‘Belirti vermesini beklemeyin’

Kolon kanserinin belirti vermeden uzun süre sessiz kaldığı bir dönem olduğunu vurgulayan Genel Cerrah Prof. Dr. Salim Demirci, “Bu nedenle belirti vermesini beklemeden düzenli kontrolden geçmek önemli" dedi.

‘Belirti vermesini beklemeyin’

İSTANBUL - Kalınbağırsak kanserinin en sık rastlanan belirtisi dışkıyla birlikte kan gelmesi. Bu belirti ortaya çıkınca doktora başvuru oluyor ancak hiç belirti vermeden uzun süre sessiz kalabilen hastalıkta düzenli kontrol büyük önem taşıyor.

Kalınbağırsak kanserleriyle ilgili yanlış bilgilerin hastalığın geç teşhisine neden olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Salim Demirci, bu konuda merak edilen ve sık sorulan soruları şöyle yanıtlıyor:

Kalınbağırsak kanseri nasıl oluşuyor?
Kalın bağırsak kanserlerinin çoğu poliplerden gelişiyor, polipten kansere kadar geçen dönemde arada uzun bir süre var. O aşamada hastalık yakalanırsa ve polipler endoskopik olarak çıkarılırsa kanser önlenmiş oluyor. Kanserde aile hikayesi çok önemli. Ailede varsa görülme riski de artıyor. Kırmızı etten, yağdan zengin beslenme kolon kanseri için en büyük risk faktörünü oluşturuyor. Bu nedenle sebze ve meyveden zengin, kırmızı etin az olduğu diyet öneriliyor.

Hastalığın belirtileri neler?
Hastalık sindirim sisteminin neredeyse en sık rastlanana kanseridir. Neredeyse diyorum çünkü ülkemizin belli yerlerinde kalınbağırsak kanseri, belli yerlerinde ise mide kanseri daha sık görülüyor. Hastalığın sıklığı kuzey Amerika ve Avrupa kadar olmasa da ülkemizde de az değildir. Kalınbağırsak 1-1,5 metre uzunluğunda bir organdır. Anatomik olarak bakıldığında soldan sağa dolanıp anüste sonlanıyor. Hastalığın en uyarıcı belirtisi dışkıyla beraber kan çıkması, dışkılama alışkanlıklarının değişmesi, kabızlık, dışkılayıp rahatlayamamadır. Ağrılı dışkılama, karın ağrısı, kansızlık, sol taraf kolon kanserinin belirtileridir. Sağ taraf kalınbağırsak kanserinin belirtileri daha siliktir. Bunlar arasında tümör nedeniyle oluşan uzun süreli kan kaybına bağlı halsizlik, dermansızlık, ileriki dönemde bağırsak geçişinin engellenmesine bağlı, gaz şikayeti, şişkinlik, ağrı oluşmasıdır.

Erken tanı için neler yapılıyor?
Dünya Örgütü'nün erken tanı önerileri var. Bunlara göre, 40 yaşından sonra yapılan kolonoskopi en hassas test olarak görülüyor. Kolonoskopi teknolojinin gelişmesi sayesinde artık daha kolay, ağrısız ve daha kısa sürede yapılabiliyor. Hastalar kolonoskopiden ağrılı ve uzun süren bir işlem olduğunu düşünerek korkuyorlar, ancak artık işlem günümüzde daha konforlu bir şekilde uygulanabiliyor. Kolonoskopi 40 yaşından sonra herkese, ama ailede birden fazla kişide kalınbağırsak kanseri veya polip varsa 20 yaşından itibaren yapılması öneriliyor.

Tedavide hangi yöntemler kullanılıyor?
Tedavinin başarısında erken tanı büyük önem taşıyor. Eğer kanser metastaz yapmamışsa, hastalığın cerrahi ve bazen buna ek olarak yardımcı tedavilerin eklenmesi ile tam tedavisi mümkündür. Metastaz varsa da uygun tedaviyle şifa mümkün olabiliyor. Kalınbağırsak kanserinin en sık metastaz yaptığı organ karaciğerdir. Kalınbağırsak kanserinin metastazları da cerrahi veya başka yöntemlerle tedavi edilebiliyor. Kalınbağırsak kanseriyle ilgili onkolojik gelişmeler de fazla. Çünkü yeni ilaçlar tedavide kullanılmaya başladı. Bu nedenle metastaz yapsa bile güncel onkolojik tedavilerle kronik bir hastalık gibi seyredebiliyor.

En çok metastazın olduğu karaciğer kanserinde durum ne?
Karaciğer kanseri bakımından yüksek riski bölgeler var. Dünyada karaciğer kanserinden her yıl bir milyona yakın insan kaybediliyor. Bu organın primer kanserleri en çok Uzakdoğu ve Afrika'da görülüyor, Türkiye orta riskli ülkeler arasında sayılır. Bunun da nedeni ülkemizde hepatit B ve hepatit C virüsü yaygınlığının fazla olmasından kaynaklanıyor. Hepatit B ve C hastaları, taşıyıcılar ve başka nedenlerle sirozu olan hastalar karaciğer kanseri gelişimi açısından ultrasonografi ve bazı kan testleri ile aralıklı olarak taranmalıdır.

Sayfa Yükleniyor...