Haftanın filmleri (12 Şubat 2016)

Bu hafta 3'ü yerli, 7 film beyazperdede izleyiciyle buluşacak.

Haftanın filmleri (12 Şubat 2016)
Orkan ŞANCI

ZOR BİR FİLM..
“DANİMARKALI KIZ”

Çekimleri başladığından bu yana merak edilen bir film “Danimarkalı Kız”. Sıra dışı bir konusu var: Danimarkalı ressam Einar Wegener’in tarihin bilinen ilk cinsiyet değiştirme ameliyatlarından birisini geçirip kadın olması üzerine kurulu. Kendisini kadın gibi hisseden, yine bir ressam olan eşi Getta’ya kadın olarak poz veren, sonunda gerçek kimliğini keşfeden bir insanın macerası bu. Gerçek bir aşk öyküsüne dayanan David Ebershoff imzalı romandan uyarlanan filmin yönetmeni Oscarlı Tom Hooper. Başrollerde, geçen yılın Oscar kazanan aktörü Eddie Redmayne ve bu yılın Oscar adayı Alicia Vikander var. Redmayne, altın heykelciğe uzanması halinde bunu başaran, yani peşpeşe 2 Oscar kazanan üçüncü aktör olarak tarihe geçecek (diğerleri Spencer Tracy ve Tom Hanks). Ne var ki; Leonardo

Di Caprio’nun şansı daha fazla görülüyor. Ama bu, Redmayne’in performansına, dahası filmin bütününün başarılı olmasına gölge düşüremiyor. 4 dalda Oscar adaylığı elde eden film belki beklendiği kadar sansasyon yaratmadı ama iyi oynanmış, iyi çekilmiş, zor bir hikayeyi olabildiğince çarpıcı biçimde anlatabilmiş bir yapıt. Sinemaseverler kaçırmamalı diye düşünüyoruz. (5 üzerinden 4 puan)

FARKLI BİR KAHRAMAN!..
“DEADPOOL” 

Çizgi roman ve hatta video oyunu severlerin zaten uzun süredir bildiği “Deadpool” yaramaz, arsız, ahlaksız, asla ölmeyen bir anti-kahraman. Yine Marvel evreninin Örümcek Adam gibi serileriyle kendince dalga geçen, aslında konsept olarak süper kahraman’lıkla dalga geçen bir macera bu. Wade Wilson, bir gün ölümcül bir hastalığa yakalandığını öğrenir. Çığır açacağı vaat edilen bir tedavi yöntemini kabul eder. Sonunda mutant hücreleriyle doldurulan vücudu yenilmez olur ama yüzü de bakılamaz hale gelir. O artık Deadpool’dur. Başrolde, filmin çoğunu kostümün ardında oynasa da başarılı bir iş çıkaran Ryan Reynolds var. Kahramanımız, biraz klişe olacak belki ama, sevdiği kızı kötü adamlardan kurtarmaya çalışır. Hayranları tarafından büyük merakla beklenen filmin gayet eğlenceli bulunduğunu ve ilk uzun metrajında yönetmen Tim Miller’ın övgülerle karşılandığını belirtelim. Ama alışıldık süper kahraman filmlerinden birini izlemeyi bekleyenler biraz şaşırabilir. (5 üzerinden 4 puan)

ÖLÜM ACISI AŞILABİLİR Mİ?
“SESSİZ ÇIĞLIK”

Kariyerinde “Reprise” ve “Oslo, 31 August” gibi esaslı filmler bulunan genç sinemacı Joachim Trier, yine insan odaklı, bu kez özellikle ölüm üzerine düşündüren bir işe imza atmış.

Ünlü bir savaş fotoğrafçısı olan eşini trafik kazasında kaybeden bir adam ile birbirinden kopuk iki oğlunun yeniden biraraya gelebilme mücadelesi. Filmin sorusu şu: Ölüm acısı aşılabilir mi?

Başrollerde Jesse Eisenberg, Amy Ryan, Gabriel Byrne ve Isabelle Huppert var. Sinemayla ciddi düşünenlerin kaçırmaması gereken filmlerden biri. (5 üzerinden 4 puan)

AŞK SEÇER, KALP UYAR...
“AŞKIN SEÇİMİ”

“Sevgi Fırtınası”, “Denizden Gelen Mektup” gibi sayısız romanı sinemaya uyarlanan aşk romanları yazarı Nicholas Sparks’ı seviyorsanız bu filmi de seveceksiniz. Orijinal ismiyle

“The Choice” yine onun kitabından uyarlanmış. Film şunu söylüyor: İlişkilerde seçimi kendimizin yaptığını sanırız oysa asıl seçimi aşk’ın kendisi yapar. Sevgililer Günü hafta sonuna özellikle denk getirilen filmin hangi kitleye hitap ettiğini anlamışsınızdır. Kadınlara karşı cazibesini kullanmaya alışkın Travis ile yeni komşusu, hayatından memnun tıp öğrencisi Gabby’nin hikayesi bu. Ross Katz’ın yönettiği filmin başrollerinde Aleşandra Daddario, Benjamin Walker, Maggie Grace, Teresa Palmer ve Tom Wilkinson var. (5 üzerinden 2,5 puan)

SEVGİLİLER GÜNÜ KOKUYOR...
“DÜNYANIN EN GÜZEL KOKUSU” 

Her tarafı Sevgililer Günü kokan yerli romantik filmimizin başrollerinde Rıza Kocaoğlu ve Tuba Ünsal var. Birçok kadınla birlikte olmuş, hepsini aşk sanmış Hakan, gerçek aşkı arkadaş olarak gördüğü Derya’da bulur. Peki Derya onda ne bulur? Koku. Aşk üzerine öyle derin, felsefi sözleri olmasa da önemli bir cümlesi var filmin: Aşk başta olacak diye bir kural yok, birbirini gerçekten tanıyan iki arkadaş da sonradan pekala aşık olabilir. Yerli sinemamız adına farklı bir iş çıkarma çabası açısından tuttuğumuz filmin yönetmeni Mustafa Uğur Yağcıoğlu. 
(5 üzerinden 3 puan)

SANAL AŞKLAR, GERÇEK ACILAR.
“HESAPTA AŞK” 

Yine yerli yapım olan romantik deneme “Hesapta Aşk” ise olayın içine biraz da sosyal medyayı katmış. Sosyal ağda tanıştığı “sevgili”sini görmek için Ankara’dan İstanbul’a gitmeye karar veren Ezgi ile yakın arkadaşı Didem’in macerası bu. Filmin felsefeyi bırakın aşk üzerine bir cümlesi bile yok ama günümüzde özellikle genç neslin aşkı sanal ortamlarda aradığını anlatması açısından ilgiye değer bulunabilir. Siz yine de beklentinizi yüksek tutmayın. Ödüllü reklam yönetmeni Gönenç Uyanık’ın çektiği filmin başrollerinde Meriç Aral, Derya Şensoy, Fırat Altunmeşe var. (5 üzerinden 2 puan)

SEVGİLİLER GÜNÜ KABUSU...
“MEL-UN” 

Sevgililer Günü haftasonunda korku filmiyle vizyona girmek de cesaret istese gerek. Belki ürken sevgilinin elini tutmak için bir bahane olabilir. Filmin konusu çok orijinal: İçine cin giren genç bir kızın yaşadığı paranormal olaylar. Mustafa Kara’nın çektiği filmin başrollerinde Zehra Özarslan Çelen, Ayşen Kurç ve Fevzi Altunbulak yer alıyor. (5 üzerinden 1,5 puan)

Sayfa Yükleniyor...