Ev sahipliği yapacağımız 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası için hazırlıklar tüm hızıyla devam ederken, yasaklı madde kullandığı gerekçesiyle 1 yıl hak mahrumiyeti cezası alan Efes Pilsenli milli basketbolcu Kerem Gönlüm’den güzel haber geldi.
FIBA Disiplin Kurulu tarafından 1 yıl müsabakalardan men cezası yeterli bulunan tecrübeli oyuncu, bu kararla birlikte 10 Mayıs’tan itibaren takımıyla birlikte idmanlara çıkabilecek. Kerem, cezası 10 Ağustos’ta sona ereceği için davet alması durumunda bu yaz milli formayı giyebilecek. Bu, işin güzel tarafı; ancak olayların neden bu noktaya geldiğini de sorgulamamız gerekiyor.
Yaşanan üzücü olayı hatırlayalım isterseniz. Geçtiğimiz yıl Beko Basketbol Ligi'nde, Efes Pilsen ile Fenerbahçe Ülker arasındaki play-off final serisinin 5. maçından sonra yapılan idrar testinde, WADA'nın yasaklı maddelerinden “cathine” tespit edilen Kerem Gönlüm, 1 yıl müsabakalardan men cezası almıştı.
Bu olay hakkında çok fazla yazıldı çizildi ve yaşananlar da geçmişte kaldı. Benim yazımda vurgulamak istediğim nokta, bu tarz üzücü olaylarla birkez daha karşılaşmamak için sorumlu herkesin yaşananlardan ders çıkarması gerektiği.
İdrar testinde “cathine” maddesinin tespit edilmesinin ardından çok şaşkın olduğunu belirten 32 yaşındaki oyuncu, “vücutta normalde bu madde oluyor. Yediğimiz bir şeyden de çıkabiliyor. Kimse ‘Şundan oldu’ diyemiyor. Aldığım bir şey yok. Doping yapmış olsaydım çıkar ‘Yaptım’ derdim. Sonuçta o dönemde otelde kamptaydık” demişti.
Yapılan itirazlara rağmen yıldız oyuncu ceza almaktan kurtulamazken, TBF Disiplin Kurulu, cezanın gerekçesi olarak yaptığı açıklamada, “sporculara yönelik habersiz olarak yapılan doping kontrolü sırasında, eş anda numune alınan Efes Pilsenli her iki sporcuda da adli olarak yasaklı olan ve yine Doping Mevzuatı'nda da yasaklı maddeler içerisinde belirlenmiş maddeler sınıfında yer alan “cathine” maddesinin belli miktarlarda aynı anda bulunduğu, bu maddenin vücut tarafından üretilen bir madde olmadığı, dışarıdan alındığı kesin olan eksojen bir madde olduğu, ilaç olarak kullanılan bazı maddelerin vücutta metabolizma sırasında cathine oluşumuna yol açmadığı, bu maddenin tedavi amaçlı bir madde-ilaç olmadığı, sporcuların idrarlarında bulunan cathine maddesinin sporcular tarafından tek başına alındığı ve başka bir ilaç kullanımının cathine'nin tespitine yol açmadığının açıkça belirlendiği kaydedildi” ifadelerini kullanmıştı.
Kerem Gönlüm, 32 yaşında ve lacivert beyazlı kulüple 3 yıllık sözleşmesi bulunan milli bir basketbolcu. Zaten en üst seviyede basketbol oynayan bir ismin bilinçli olarak yasaklı madde kullandığını düşünmek bile mantıksız. Olayın en dikkat çekici noktası ise, aynı yasaklı maddenin Efes Pilsen’li Mario Kasun’da da tespit edilmesi. Hırvat oyuncuda, bu maddenin 5 mg eşiğinin altında olması, yıldız oyuncunun ceza almamasını sağlamıştı. Fakat burada kafaları karıştıran nokta, aynı takımdan iki oyuncuda yasaklı maddenin tespit edilmesi olmuştu.
Efes Pilsen Kulübü’nün oyuncularına bilinçli olarak yasaklı madde verdiğini söylemek çok büyük bir haksızlık olur. Ancak Avrupa’nın en önemli markalarından biri olan lacivert beyazlı ekibin, kafalarda soru işareti bırakmaması için çok daha profesyonel bir yönetim sergilemesi gerekiyor.
Geçtiğimiz yıllarda Ermal Kurtoğlu da saç dökülmesini engellemek için kullandığı ilaç nedeniyle ceza almıştı. Bu seviyedeki bir ekipte, oyuncuların hangi ilaçları kullandığı, hangi ilaçları kullanıp kullanamayacağı, neler yiyip neler yiyemeyeceği takım doktoru tarafından net bir şekilde belirlenmelidir. Bu konuda Efes Pilsen sıkıntılı bir dönem geçirdi maalesef. Aynı üzücü olayların Türk basketbolunda bir daha yaşanmaması için herkesin bu olaylardan ders çıkarması gerekiyor. Umarım bir daha bu konularda konuşmak durumunda kalmayız.
- Etiketler :
- Haberler
