35 sezon önce Luis Aragones ve Javier Irureta gibi sonraki yılların iki flaş teknik direktörünü futbolcu olarak barındıran Atletico Madrid, Avrupa şampiyonluğunun kıyısından dönmüştü. Bu yolda da Galatasaray’ı elemişti. Kadere bakın ki bunca yıl sonra yeniden yan yana onlar.
Atletico’da yıldız namına adam çok. Agüero 2010 Dünya Kupası’nda bir diğer Hobbit, Messi ile birlikte sağa sola kıvrılacak. Maradona’nın torununun babası olmak gibi bir onura da sahip. Bu çocuğun sadece Galatasaray savunmasına değil dünyadaki herhangi bir savunmaya neler yapacağını düşünmek bile işkenceye teşebbüsten içeri tıktırır adamı. Minik Arjantinli’nin yanında İspanya’da gol krallığı kazanmış Diego Forlan var. Agüero Hobbit’se Forlan da Aragorn.
İspanyol takımında sadece bu iki futbolcu yok tabii ki! Arjantin Milli Takımı’nın kaptanı Maxi Rodriguez, Portekiz’in açık yetiştirme geleneğinin seçkin ürünlerinden Simao, Arsenal’e transfer rekoru kırarak gitmiş Reyes, sert ve korkutucu savunmacı Ujfalusi hep başa bela adamlar. Peki diyeceksiniz takım bu kadar iyi de niçin ligde ve Avrupa’da dökülüyorlar?
Belki sezona yanlış bir tercihle başladıkları içindir. Geçen sezon ortasında takımın başına geçici olarak getirilen eski kaleci, kalıcı hale gelince takımda düşüş başladı. Yerine gelen Quique Sanches Flores de domuz gribiyle mi uğraşsın takıma çekidüzen mi versin arada kaldı. İspanyol teknik adamın savunma kafası daha fazla çalışıyor. Kısacası 2 ay sonraki Atletico önemli. Güçlü ve konsantre bir Atletico, eğer çizgi savunmasını ayarlayamayan Galatasaray önüne çıkarsa vay halimize! Ama dedim ya 2 ay var.
Fenerbahçe, Fransa Ligi’nde son 3 maçta 12 gol atan Lille karşısına çıkıyor. Onlarla da 2 ay sonra oynanacağı için şimdilik paniğe kapılmanın bir anlamı yok. Atletico’nun aksine Lille, iyi bir takım. Öyle dudak uçuklatacak yıldızları bulunmuyor. Fildişi Sahili’nden Gervinho ön plana çıkıyor. Cabaye, Tulio gibi futbolcular tehlikeli. Ama yıldızlar değil, inatçılıkları başrolde.
Sarı-lacivertliler bu son haftalarda gördüğümüz performansı düzeltmek zorunda. Kolay pozisyon verecek bir Fenerbahçe daha ilk maçta kupaya havlu atabilir. Ocak’ta transfer yapılmazsa hemen her sezon Avrupa arenasına çıkan Lille karşısında hüsran yaşanabilir.
Sonrası mı? Galatasaray turu geçerse Everton-Sporting Lizbon galibiyle oynayacak. Fenerbahçe ise Liverpool-Unirea galibiyle. Şimdilik bu takımları düşünmek yanlış olur. Takımlarımız önce rakiplerini elesinler. Onlara konsantre olmak gerek. Sonrasını düşünmek konsantrasyon kaybına neden olur ki Atletico da Lille de bu durumdan yararlanabilecek takımlar.
- Etiketler :
- Haberler
