Ankara asker talebine soğuk

ABD'nin Türkiye'den Afganistan için asker talebinde bulunmasının ardından, dışişleri bakanlığından bir açıklama geldi. Asker talebine sıcak bakılmadığı üstü kapalı ifadelerle açıklamada yer aldı.

ABD'nin, Afganistan için 'den asker isteğini Ankara'ya iletmesinin ardından, konuya ilişkin dün akşam saatlerinde dışişleri bakanlığından yazılı bir açıklama geldi.

Açıklamada, ABD Başkanı Obama'nın asker gönderme kararının, Afganistan ve bölgesinde kalıcı barışı ve istikrarı sağlamaya yönelik çabalar bakımından hayırlı olması dileği yer aldı.

Üstü kapalı olarak Ankara'nın muharip asker göndermeye sıcak bakmadığı mesajının yer aldığı açıklamada, 'nin katkılarının artarak sürmekte olduğu vurgusu yer aldı. 31 Ekim 2009'da ikinci kez üstlenilen Kabil Bölge Komutanlığı görevinin, bu alandaki gayretlerin en yeni ve somut göstergesi olduğuna dikkat çekildi.

Dikkat çeken bir başka nokta da, Afganistan'daki sorunların salt askeri yöntemlerle çözülemeyeceğinin Türkiye'nin üzerinde hassasiyetle durduğu ve vurguladığı bir konu olduğunun vurguulanması oldu. Açıklamada, bunun bugün uluslararası toplumun bütün üyeleri tarafından da kabul edildiği belirtildi.

GÖNÜL: ORADAKİLER MUHARİP GÜÇ
Konuyla ilgili Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül'den bir açıklama geldi.

Gönül, Fransa'nın Ankara Büyükelçiliği'nin bir etkinliğinde basın mensuplarının ABD'nin Afganistan için ek asker talebini hatırlatması üzerine, Türkiye'nin zaten halihazırda bu konudaki desteğinin sürdüğünü, bölgedeki eğitim timi sayısının birden dörde çıkartıldığını, son bir ay içinde 958 kişilik takviye yapıldığını ve şu anda Afganistan'da 1750 Türk askeri bulunduğunu anlattı.

Bakan Gönül, Türk askerlerinin operasyonlarda yer alması ve sıcak çatışmaya girmesi konusundaki rezervlerinin sürdüğünü de belirterek, oradaki Türk askerlerinin de muharip güç olduğunu, sonuçta Türkiye'nin bu ülkeye işçi ya da sağlıkçı göndermediğini kaydetti.

Bu konunun NATO dışişleri bakanlarının 3-4 Aralık'taki Brüksel toplantısında ele alınacağını söyleyen Gönül, görüşmelerin sürdüğünü ifade etti.



Dışişleri Bakanlığı, ABD Başkanı Barack Obama'nın Afganistan'da 30 bin ek asker konuşlandırma, daha etkili sivil nitelikli stratejiler uygulama ve Pakistan'la etkin ortaklık içinde hareket etme kararının, Afganistan ve bölgesinde kalıcı barış ve istikrarı sağlamaya yönelik çabalar bakımından hayırlı olmasını diledi.

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, uzun ve zorlu seçim sürecini geride bırakan Afganistan'ın, karşı karşıya bulunduğu sorunlara, yerel liderlik ve sahiplenmeyi arttırmak suretiyle, milli birlik ve bütünlük içinde kalıcı çözümler geliştirmesinin istendiği belirtilerek, Afganistan'ın geleceğinin Afganların öncülüğünde ve sahipliğinde belirleneceği vurgulandı.

Bu süreçte Afgan Cumhurbaşkanı ve hükümetinin kararlı gayretleri kadar, uluslararası toplumun da desteğini arttırarak sürdürmesinin önem taşıdığının belirtildiği açıklamada, dost ve müttefik ABD'nin uluslararası toplumun katkılarını artırma çabasının da Türkiye'nin savunduğu yaklaşımla uyum halinde olduğu ifade edildi. Açıklamada, uluslararası toplumun bu çağrıya kulak vermesi ve katkılarını artırması istendi.

Türkiye'nin Atatürk zamanından bu yana sağlam ilişkilerinin bulunduğu ve halen en kapsamlı sürdürülebilir kalkınma yardımını yaptığı Afganistan'a yönelik taahhüdünün uzun vadeli olduğunu belirten Dışişleri Bakanlığı, bu çerçevede katkıların artırılarak sürdürüldüğünü bildirdi.

Türkiye'nin güvenlik ve istikrara yönelik askeri nitelikli katkılarının 2001 yılından bu yana kesintisiz sürdüğünün vurgulandığı açıklamada, 31 Ekim 2009'da ikinci kez üstlenilen Kabil Bölge Komutanlığı görevinin, bu alandaki gayretlerin en yeni ve somut göstergesi olduğuna dikkat çekildi.

Bu çerçevede Türkiye'nin konuşlu kuvvet miktarının iki misline çıkarıldığı, Afgan güvenlik güçlerinin eğitimi alanındaki çabaların artırılması gayesiyle konunun yeniden değerlendirme altına alındığı kaydedildi.

Afganistan'daki sorunların salt askeri yöntemlerle çözülemeyeceğinin Türkiye'nin üzerinde hassasiyetle durduğu ve vurguladığı bir konu olduğunun belirtildiği açıklamada, bunun bugün uluslararası toplumun bütün üyeleri tarafından da kabul edildiği belirtildi.

Afganistan'da beşeri ve kurumsal kapasitenin ve sosyo-ekonomik kalkınmanın geliştirilmesine yönelik gayretlerin kalıcı barış ve istikrar açısından elzem olduğunu bildiren Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin bu alandaki çabalarını da önemli ölçüde artırdığını kaydetti.

Türkiye'nin insani yardım ve sivil nitelikli diğer katkılarının Afganistan'ın zengin sosyal ve kültürel dokusunu ayrım gözetmeden kucaklayacak nitelikte olduğu ve ülkenin birçok vilayetinde sürdürüldüğü belirtilirken, sağlık, eğitim, beşeri ve kurumsal kapasitenin geliştirilmesinin öncelik verilen başlıca alanlar olduğu vurgulandı.

Kasım 2006'dan bu yana yürüttüğü başarılı çalışmalarla Afganların ve uluslararası toplumun takdirini toplayan Vardak İl İmar ekibinin, gayretlerin daha geniş halk kitlelerine ulaşmasını sağladığına dikkat çekilen açıklamada, önümüzdeki dönemde, yeni bir İl İmar ekibi kurarak faaliyetlerin daha da yaygınlaştırılmasının kararlaştırıldığı bildirildi.

Çabaların diplomatik alanda da yoğunlaştırıldığı belirtilirken, Afganistan'ın uzun vadede uluslararası topluma bağımlılık duymadan kendine yeterli hale gelmesinin, ancak sağlam temellere dayalı bir bölgesel diyalog ve işbirliği dokusunun oluşturulmasıyla mümkün olduğu kaydedildi.

Türkiye'nin, Nisan 2007'de başlatılan, Cumhurbaşkanları düzeyindeki Türkiye, Afganistan ve Pakistan üçlü zirve süreciyle bu alanda da anlamlı ve sonuca yönelik gayret içinde olduğunun vurgulandığı açıklamada, bugüne kadar, sonuncusu 1 Nisan 2009'da olmak üzere, üç kez yapılan üçlü zirve sürecinin, en kısa sürede yapılacak yeni bir zirveyle devam ettirileceği belirtildi.

Öte yandan, Türkiye'nin ev sahipliğinde Afganistan, komşuları ve bazı gözlemcilerin iştirakiyle yapılacak bölgesel zirvenin hazırlıklarının başlatıldığı bildirildi.

İSEDAK Ekonomi Zirvesi'nin yanı sıra, İstanbul'da 9 Kasım 2009'da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün ev sahipliğinde Afganistan, İSEDAK katılımcısı komşuları ve bazı gözlemcilerin katılımıyla düzenlenen gayrıresmi istişare toplantısının, bölgesel sürecin geliştirilmesine yönelik hazırlıklar bakımından önemli bir aşama teşkil ettiği vurgulandı. Türkiye'nin ev sahipliğinde düzenlenecek Afganistan konusunda 4. Bölgesel Ekonomik İşbirliği Konferansı'nın (RECCA) bölgesel sürece önümüzdeki dönemde yapılacak başlıca katkılardan bir diğerini teşkil ettiği, Türkiye'nin bölge ülkeleri arasında kurumsal temellere dayalı işbirliğinin gelişimine katkıda bulunduğu bildirildi.

Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, bu vesileyle, Türkiye'nin uluslararası toplumun Afganistan ve bölgesinde barış, istikrar ve işbirliğinin sağlam temellere dayalı olarak kalıcı şekilde tesis edilmesine yönelik sivil ve güvenlik gayretlerini, Afgan makamlarıyla ve BM'nin koordinasyonunda kendi arasında azami eş güdüm içinde sürdürmesinin önemine olan inanç yinelendi.

Sayfa Yükleniyor...