Atalay: Millet mihenktaşı, Meclis çatı

Diyarbakır’a giden İçişleri Bakanı Beşir Atalay, hedeflerinin terörün bitmesi ve demokrasi şemsiyesinin gelişmesi olduğunu belirterek, “Demokratik açılımda millet mihenk taşıdır. Meclis ise çatı olacaktır” dedi.

Demokratik açılım çalışmaları kapsamında Diyarbakır’a giden İçişleri Bakanı Beşir Atalay, sivil toplum kuruluşlarıyla yapacağı toplantı öncesinde açıklama yaptı.

Bakan Atalay, şunları söyledi:

“Mümkün olduğunca herkesin görüşünü almaya çalışıyoruz. Partiler, sivil toplum kuruluşları, kamuoyu yoklamalarıyla vatandaşlarımızın görüşlerini almaya çalışıyoruz. Diyarbakır ve bölgede sivil toplum kuruluşları ile vatandaşlarımızı ziyaret edeceğim. Onların görüşlerini alacağım.

Biz açılım sürecinde kararlıyız, bu samimi bir çalışmadır. Bu süreçte hiçbir ayrıntıyı ihmal etmeyen bir çalışma içindeyiz. Gelin herkes bu taşın altına elini koysun. Bu, AK Parti’nin ya da hükümetin sorunu değil, herkesin sorunudur. Partiler, düşünen insanlar, sivil toplum kuruluşları ve TBMM bu sorunla ilgilinemeyecek de neyle ilgilinecek? İçinde kan, endişe olan bir konuyu görüşmeyecek de neyi görüşecek?

Hepimize büyük sorumluluk düşüyor. AK Parti’nin hedefi, kardeşçe huzurlu yaşamaktır. Bu ülke güzel, zengin hepimize yeter. İnsanlar huzurlu bir yaşam istiyor. Güvenlik sorunu oldukça özel yatırımı çekemiyoruz, isterseniz her teşviği verin. Güneydoğu, yatırım için en cazip, en fazla yatırım çekecek bölge, tek eksiği güvenliktir.

İçerideki sorunlarımızı çözersek daha büyüyeceğiz. İki özel ana hedef var. Bir ’de terör bitsin. Bunun için atılacak adımları atıyoruz. Bölge ülkeriyle de görüşme olacak. Kuzey Irak'la da görüşüyoruz. İkincisi ise demokrasi şemsiyesinin gelişmesidir. Bu paket değil, 7 yıl önce başlattığımız hareketin devamıdır.

Yoğun desteğe ihtiyacımız var. Millet mihenk taşıdır. Meclis, çatı olacaktır. Bu yürüyor ve yürüyecektir. Bu kararlılğı gösterin ve bize destek verin.”

Atalay, şunları söyledi: ''Burada inisiyatif kullandık. Bu konuda Meclisin de büyük desteğini aldık. Yürüttüğümüz çalışma da, bizim ta başından beri yaptığımız çalışmaların, 'deki gelişmelerin bir başka safhası, devamı, ama bunu, biraz daha bir ivme olarak değerlendiriyoruz. Belki daha ileri bir adım, daha ileri kardeşlik atmosferini geliştirme çalışması olarak niteleyebiliriz. Çalışmadan mümkün olabildiğince toplumun her kesiminin görüşünü ve katılımını almaya çalışıyoruz. Başbakan ve hükümetimiz bu çalışmanın koordinasyonunu bana verdi. Ben de mümkün olabildiğince bugüne kadar yapılan çalışmaları ve değerlendirmeleri gözden geçirdim. Büyük bir ekiple bunları çalışıyoruz. Türkiye'de bugüne kadar kim ne demiş, nereye gelmişiz, bunları değerlendiriyoruz, hem de herkesin görüşünü almaya çalışıyoruz. Türkiye'nin her kesiminden özel bu konuda görüşü olan uzmanların görüşünü alıyoruz. Bu çerçevede başta Diyarbakır ve bölgede bazı şehirlere gideceğiz. Burada sivil toplum kuruluşlarını, vatandaşları, cadde ve sokaklarda vatandaşları ziyaret edeceğim ve onların görüşünü almaya çalışacağım.''

'GELİN BUNLARI BİTİRELİM'
Atalay, geniş bir mutabakatı aradıklarını ifade ederek, Hükümet olarak bunun inisiyatifini yürüttüklerini ve sorumluluğun kendilerine düştüğünü söyledi. Kararlı olduklarını ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da çeşitli açıklamalarında bunun görüldüğünü vurgulayan Atalay, çok detaylı, çok kapsamlı, hiç bir ayrıntıyı ihmal etmeyen bir titizlik içinde çalışma yürüttüklerini ifade etti.

Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Samimi, kararlı ve cesaretli bir çalışma. Biz hükümet olarak bu kararlılığımızı ortaya koyuyoruz, ama bunun devamında da bir çağrı yapıyoruz; gelin, herkes bu taşın altına elini koysun. Bu sadece AK Parti ya da bizim hükümetimizin sorunu değil, bu, ülkemizde yaşayan herkesin sorunu, her kuruluş ve partinin sorunu. Siyasi partiler, düşünen insanlar, sivil toplum kuruluşları, hükümetler ve tabii neticede en tepede TBMM, bu sorunla ilgilenmeyecek bunu masaya yatırmayacak da neyle ilgilenecek? İçinde kan, gözyaşı, huzursuzluk, kavga, korku ve endişe olan bir konuyu masaya yatırmayacak da neyi görüşecek? Gelin bunları bitirelim. Herkese sorumluluk düşüyor. Tabii sizlere çok sorumluluk düşüyor. Aklı başında makul, düşünen herkese sorumluluk düşüyor. Biz de bu çağrıyı yapıyoruz.''

'İNSANIMIZ ARTIK HUZURU ÖZLÜYOR'
Atalay, AK Parti ve hükümet olarak hiç bir geri plan ve hedeflerinin olmadığını, Türkiye'de hep beraber bütün özgürlüklerle, kardeşçe, huzurla yaşanmasını istediklerini ifade ederek, bu ülkenin güzel ve zengin olduğunu, herkese yeteceğini belirtti.

''İnsanımız artık huzuru özlüyor, normal hayat istiyor. Özellikle bölgemiz, 'yatırım gelsin, işsizlik azalsın' istiyor'' diyen Atalay, kamu, devlet ve hükümet olarak elden gelen her şeyin yapıldığını ifade etti. Kırsal kalkınma, bölge kalkınması ve insanların daha rahat yaşaması için hükümet olarak ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını, ancak güvenlik sorunu nedeniyle özel yatırımı çekemediklerini dile getiren Atalay, şunları kaydetti: ''İsterseniz her teşviki verin. Biz bu konuları arkadaşlarımızla uzun uzun çalıştık, bu süreç içerisinde. Ekonomiden sorumlu ekiple bu boyutları da çalışıyoruz. Ama hangi tedbiri alırsanız alın güvenlik konusunda endişeler çözülmedikçe özel yatırımı getiremiyorsunuz. Ama arkadaşlarımız şunu da ekliyor: Şu anda Türkiye'nin pek çok kesimi, bir kısmı yatırıma doymuş, bir kısmında da yatırım şartları biraz daha ağır. Ama bölgemiz, özellikle Güneydoğu yatırım için en uygun ve cazip bölge. İklimi, suyu, teşviki, iş gücü, çevreye ihracat potansiyeli, enerji kaynaklarına yakınlığıyla en fazla yatırım çekecek bölge, ama tek eksiği güvenlik. Biz bunları sağlamak istiyoruz. Ülkemizin her köşesinde vatandaşlarımız huzurla, kardeşlik ve dayanışma içerisinde makul bir gelirle çoluk çocuğuyla rahatça yaşasın istiyoruz.''

'SORUNLARIMIZI ÇÖZERSEK DAHA ÇOK BÜYÜYECEĞİZ'
Atalay, Türkiye'nin giderek büyüdüğünü, bunu siyasi bir ifade olarak kullanmadığını, bütün boyutları ve içinde hissederek samimiyetle söylediğini belirterek, Türkiye'nin güçlü, uluslararası kanalda giderek sözünün değeri, gücü ve önemi artan bir ülke olduğunu anlattı.

Türkiye'nin uluslararası alanda güçlü bir aktör olduğunu, daha birkaç gün önce dünyanın bütün finans çevrelerinin katıldığı bir toplantıyı yaptıklarını aktaran Atalay, ''Türkiye böyle bir ülke. Bir bakıyorsunuz genç, dinamik Başbakanımız dünyanın en ileri ülkelerinin karar mekanizmaları olan G-20'ler içinde, bir bakıyorsunuz Birleşmiş Milletler'de önemli bir konuşma yapıyor. Biz işte böyle bir liderlikle, öyle bir ülke haline geliyoruz. Bunun kıymetini bilelim. İçerdeki sorunlarımızı çözersek daha çok büyüyeceğiz'' dedi.

İKİ ANA HEDEF
Demokratik açılım çalışmalarında ''iki özel ana hedef'' bulunduğunu bildiren İçişleri Bakanı Beşir Atalay, şöyle konuştu: ''Türkiye'de terör bitsin, terör endişesi ve korkusu kalmasın. Bunun için atılacak adımları atıyoruz. Bunun pek çok boyutu var. Diplomatik ve bölge ülkeleriyle görüşmeler var. Önümüzdeki hafta yoğun bir şekilde böyle geçecek. Dış seyahatler ve toplantılar var. Hepsiyle yoğun irtibatlarımız var. Bunun içinde Kuzey Irak da dahil. İçeride ise demokrasi şemsiyesinin genişlemesi... Türkiye daha açık bir toplum oldu. Türkiye herkesin daha özgür, insan haklarının giderek genişlediği bir ülke oldu. Bu 7 yılda çok adımlar atıldı. Buna yeni halkalar ekleniyor. Biz bunun için paket falan düşünmüyoruz, 7 yıl önce başlattığımız sürecinin bir devamı olarak düşünüyoruz. Bu süreç devam ediyor. Bu yeni bir ivme. Gelişen psikolojiyi daha iyi değerlendirmek ve daha ileri adımlar atmak istiyoruz, ama burada yoğun bir desteğe ihtiyacımız var. Sizlerin, bütün vatandaşların, bölge insanının, bütün siyasi partilerimizin ve tabii Meclisimiz. Biz bu konuyu 2 kademede büyük destek arayarak sürdürmek istiyoruz: Milletin desteği; millet mihenk taşı, millet dayanağımız. İki, milletin temsilcisi olan Meclis. Meclis bunda çatı olacak. Konuyu orada değerlendireceğiz. Meclisin desteğini istiyoruz."

Sayfa Yükleniyor...