Başbakan'dan CHP'nin Danıştay başvurusuna ilişkin açıklama

Başbakan Yıldırım, CHP'nin referandumla ilgili Danıştay'a başvurma kararına ilişkin "Milletin zamanını israf etmenin anlamı yok" dedi.

Başbakan'dan CHP'nin Danıştay başvurusuna ilişkin açıklama

Başbakan Binali Yıldırım'dan CHP'nin referandum sonuçlarına ilişkin Danıştay'a yaptığı başvuruyla ilgili açıklama yaptı.

Hacı Bayram Camisi'nde kıldığı Cuma namazının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yıldırım, konuyla ilgili soruya şu yanıtı verdi:

"Millete gittik. Kararı millet verdi. Milletin kararını mahkemelerde şikayetle düzeltmek, demokrasinin bir yolu değildir. Ama tabii ki itiraz hakkını herkes, sadece Cumhuriyet Halk Partisi değil, herkes kullanma durumundadır. Kullanmak isterse buna diyecek bir şeyimiz yoktur. Ama millet sözünü söylemiştir. Yüzde 51,4'le 25 milyon 200 bine yakın vatandaşımız 'evet' oyu vermiş, 23 milyon civarında vatandaşımız ise 'hayır' demiştir. 'Evet' sonucu böylece tecelli etmiştir."

Bu meselenin milletin iradesine kararına rıza göstermemek, demokrasiye gerektiği kadar inanmamak anlamına geldiğini dile getiren Binali Yıldırım, çözümü başka mecralarda, başka yerlerde arama anlamına geldiğini ve bunun beyhude gayretler olduğunu söyledi.

"MİLLETİN ZAMANINI İSRAF ETMENİN ANLAMI YOK"

Milletin zamanını daha fazla israf etmenin bir anlamı olmadığına işaret eden Başbakan Yıldırım, "Esasen Yüksek Seçim Kurulu, yapılan her seçimle ilgili itirazları karara bağlar ve mesele biter. Seçimler konusunda, Yüksek Seçim Kurulu'nun verdiği karar kesindir. Bunun üzerine herhangi bir yargı yolu yoktur. Ama buna rağmen gidebilirler mi? Evet, gayet tabii gidebilirler. İstedikleri yere gidebilirler. Neticede, milletin kararının üzerine hiçbir mahkeme bir karar ihdas edemez" dedi.

"ANAMUHALEFET PARTİSİNE YAKIŞMAZ"

"Sayın Baykal bir açıklama yaptı, 'maç henüz bitmedi, ofsayttan gol attınız ama ikinci devre var." hatırlatması üzerine Yıldırım, "Yenilen pehlivan güreşe doymaz. Onlar eğer öyle bir yol benimsiyorsa bu demokratik bir yol değildir. Milletin kararını sindirmemek, içselleştirmemek anlamına gelir. Bu da anamuhalefet partisine yakışmaz" diye konuştu.

"HERKES AYRI TELDEN ÇALIYOR"

Yıldırım, CHP'de son sözü kimin söylediğini anlamadığını belirterek, "Bugünlerde anamuhalefet partisinde herkes ayrı bir telden çalıyor. Tam bir kakofoni hakim" dedi.

"TÜRKİYE GEREKEN KARŞILIĞI VERİR"

ABD ile yapılan görüşmeler hatırlatılarak "Rakka ve Münbiç operasyonlarında YPG kullanılırsa 'nin B planı nedir?" sorusu üzerine Yıldırım, Türkiye'nin hem içeride hem dışarıda birliğine, beraberliğine kardeşliğine kasteden bütün terör örgütleriyle amansız mücadelesinin devam ettiğini belirtti.

Bölgede başlatılan operasyonlarda bugüne kadar 30 teröristin etkisiz hale getirildiğini ve operasyonların devam ettiğini bildiren Yıldırım, Şırnak'taki saha aramaları sırasında 2 üsteğmenin şehit olduğunu ve karşılığının hemen verildiğini söyledi.

Yıldırım, "Oradaki terör yuvaları darmadağın edildi. Bu mücadele devam edecek. Türkiye'nin sınırlarının dışında da tehdit var olduğu müddetçe, bu tehdit kimden gelirse gelsin, Türkiye bunların hepsine gereken karşılığı verir. Önemli olan ülkemizin güvenliğidir, milletimizin can ve mal emniyetidir. Hudutlarımızın güvenliğidir. Bunu Türkiye her şart altında sağlayacak güçtedir" ifadelerini kullandı.

"BİZİM DEĞİL ABD'NİN KARARI"

DAEŞ'e karşı mücadelede ABD ile tavırlarının çok açık ve net olduğunun altını çizen Yıldırım, şöyle konuştu:

"Nasıl iş birliği yapacağımız her seviyede kendilerine aktarılmıştır. Dolayısıyla bu şartlar altında karar bizim değil, karar Amerika Birleşik Devletleri'nin kararı olacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımız, 16-17 Mayıs gibi yeni başkan Trump'la bu konuda kapsamlı bir görüşme yapacak ve ona göre hareket edilecektir. Şu esnada varsayımları esas alarak bir kanaat oluşturmak bir şey söylemek yanlış olur. Yanlış olmayan tek şey Türkiye'nin içeride ve dışarıda zarar verecek kim varsa arkasında kimin olduğuna olmadığına bakmadan gereğinin yapılacağıdır. Bunun bilinmesi gerekir."

"BUGÜNLERDE ATAMALARI YAPACAĞIZ"

OHAL Komisyonuyla ilgili bir soruyu da yanıtlayan Yıldırım, "Kamudan ilişiği kesilenler, açığa alınan FETÖ dolayısıyla bölücü terör örgütüyle iltisakları dolayısıyla bunların itirazlarını karara bağlamak üzere KHK kapsamında kanun çıkarıldı. Buraya 7 kişinin ataması yapılacak, bunlarla ilgili gerekli güvenlik araştırmaları yapıldı ve bugünlerde bu atamaları yapacağız." bilgisini verdi.

Başbakan Yıldırım, bugüne kadar bakanlıklara, valiliklere ve başbakanlığa yapılan müracaatların yeni baştan bu itiraz komisyonunca ele alınacağını, titiz bir çalışmayla itirazların karara bağlanacağını aktardı.

Komisyonun, kanunla kurulduğunu yineleyen Yıldırım, şunları söyledi:

"Şimdiye kadar da itirazlar oldu, iadeler oldu. İade talepleri reddedilenler oldu. Ne fark var diye vatandaşlar merak edebilir, onu söyleyeyim, fark şudur; bu komisyon kanunla kurulmuş bir komisyondur ve dolayısıyla hakimlerden ve değişik kurumlardan atanan üyelerden oluşacaktır. Bu komisyonun verdiği kararla birlikte, iade kararı verirse zaten yanlışlık düzeltmiş olacak. Ancak idarenin verdiği kararın doğru olduğunu tespit etmesi halinde şikayet sahibine, yargıya müracaat yolu açılacak. Yargı yolu açılacak ve yargı nihai kararı vermiş olacaktır."

Başbakan Binali Yıldırım, OHAL dolayısıyla şu anda idari tasarruflarda yargı yolunun kapalı olduğunu da anımsattı.

"KONGRE İÇİN ÇALIŞMALAR BAŞLADI"

AK Parti'nin kongre sürecine yönelik soru üzerine Yıldırım, dünkü MYK, MKYK ve genişletilmiş il başkanları toplantılarının rutin ve daha önceden planlanmış toplantılar olduğunu anlattı. Bu toplantılarda halk oylaması sonucunu kapsamlı olarak değerlendirdiklerini ifade eden Yıldırım, "Partimizin kongre süreci devam ediyor dolayısıyla bu süreçte gerekli kongreleri yapacağız, olay budur" dedi.

"Bir olağanüstü kongre de masada mı?" sorusuna Yıldırım, "Söylediğim çok açık, partimiz yetkili kurulları kongre takvimiyle ilgili çalışmaları başlatmıştır, bundan sonra da ne karar verecekse ona göre icra edilecek" karşılığını verdi.

Sayfa Yükleniyor...