Binali Yıldırım: Silivri'ye 450 tekne kapasiteli yat limanı yapılacak

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, Cumhur İttifakı'nın Silivri Belediye Başkan Adayı Volkan Yılmaz ile birlikte Silivri sahilindeki balıkçı esnafını ziyaret etti.

Bir balık tezgahındaki balıkları inceleyen Yıldırım, deniz ve çiftlik levreğini basın mensuplarına gösterdi. Balıkçı esnafıyla selamlaşarak fotoğraf çektiren Yıldırım, daha sonra sohbet etmek için bir süre burada oturdu.

Bu sırada Behram Kamiloğlu adlı bir vatandaş, 2007 yılında Silivri'de birlikte çektirdikleri çerçeve içindeki fotoğrafı Yıldırım'a gösterdi. Yıldırım, Kamiloğlu'nun ricası üzerine fotoğrafı imzaladı.

Çayların geç gelmesi üzerine Yıldırım'ın, "Çayı Dursun'a mı söylediniz?" demesi, gülüşmelere neden oldu. Yıldırım, kalktığı sırada gelen çayını ayaküstü içti.

Yıldırım, daha sonra AK Parti İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca, Cumhur İttifakı Silivri Belediye Başkan Adayı Volkan Yılmaz, AK Parti Silivri İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu ve MHP Silivri İlçe Başkanı Zafer Yalçın ile Silivri seçim ofisinin açılışını gerçekleştirdi.

"SİLİVRİ BU DURUMU HAK ETMİYOR"

Yıldırım, seçim çalışmaları kapsamında daha sonra Silivri İşadamları Derneği, memleket dernekleri ve muhtarlarla Mega Saray Düğün Salonu'nda bir araya geldi.

Burada yaptığı konuşmada Silivri'ye ilişkin gözlemlerini aktaran Yıldırım, sabah Silivri'nin sokaklarını ve sahili gezdiğini, ilçenin bu durumu hak etmediğini söyledi.

Silivri'nin içine adeta umutsuzluğun çöktüğünü gördüğünü ama yeni bir umut ve dönemin Volkan Yılmaz ile geldiğini ifade eden Yıldırım, şöyle konuştu:

"Sahil düzenlemesini gördük. Darmadağın sokaklarda tabiri caizse merkep düşse başı yarılır. Tökezledik, zor toparladık. Dolayısıyla belediye başkanının görevi, bulunduğu ilçedeki insanları mutlu etmek, onların dertleriyle dertlenmek, çözüm üretmek, onları korkutmak değil. Neden korkutuyorsun kardeşim? Silivri'de korkacak ne var? Silivri'de herkes birlikte yaşıyor. Hepimiz ay yıldızlı bayrağın altında bağımsız olarak, toprağımızla, vatanımızla, milletimizle, devletimizle, hür ve bağımsız olarak yaşıyoruz. Silivri, 15 Temmuz gecesi meydanlara inmedi mi? İndiniz. Alçaklara dersini vermediniz mi? Verdiniz."

Silivri'nin, 858 kilometrekare alanıyla İstanbul'un tüm büyüklüğünün yüzde 16'sını oluşturduğunu, arazi olarak İstanbul'un ikinci büyük ilçesi olduğunu anlatan Yıldırım, "Nüfus oranıyla 36. ilçesi. Bu ilçenin en büyük avantajı. İstanbul sıralamasında kültür tesisleri bakımından 35, spor tesislerinde 10, sosyal tesis 4, yeşil alanda 11. sırada geliyor" dedi.

"İNSANLARDAN KAÇARAK HİÇBİR SORUNU ÇÖZEMEZSİNİZ"

Geçen 10 senelerin Silivri için kayıp yıllar olduğunu ifade eden Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti:

"Kararı sizler vereceksiniz ama gelecek belediye başkanı sizinle beraber yönetecek ilçeyi. Sizin aranızdan çıkıp sonra aranıza katılmayan başkanlarla geleceği inşa edemezsiniz. Mutlaka dokunacak, gönül belediyeciliğinin adı seçilmeden de seçildikten sonra da o şehirde yaşayan insanlarla iç içe olmak demektir. İnsanlardan kaçarak hiç bir sorunu çözemezsiniz.

Silivri aslında İstanbul'un nefes aldığı bir ilçe. Yerel yönetim anlamında maalesef ciddi sıkıntılar var. E-5 yolunun iki tarafı adeta birbirinden kopmuş gibi gözüküyor. Burayı birleştirmemiz lazım. Çünkü şehir kuzeye doğru genişliyor. Bu insanların sahile inişi çok zor. Bir tane dar bir geçit var. Arttırmak lazım mı? Kim yapacak bunu? Türkiye'nin 81 vilayetinin her köşesine yollar, tüneller, havalimanları yapmış, yolları bölmüş, hayatları birleştirmiş birisi var karşınızda. Ama bir şeyi yapmadım, yolları böleriz, Türkiye'yi böldürtmeyiz. Cumhur İttifakı'nın da ruhu, özeti bu. Bölücülere karşı bir olmak, beraber olmak kardeş olmak, birlikte Türkiye olmak. Bu ülke hepimize yeter."

1770 OTOPARKLIK 10 OTOPARK PROJESİ

Silivri'nin ciddi bir sorununun da otopark sorunu olduğunu, yolların arabalarla işgal edilmiş vaziyette olduğunu ifade eden Yıldırım, "İlçe başkanımızla büyükşehir çapında çalıştık, hazırlığımızı yaptık, dersimizi çalıştık. 10 farklı yerde otopark yapacağız. 1770 araçlık otopark olacak. Bu yetiyor mu? Yetmez ama rahatlatacak." dedi.

Silivrilililerin bir kısmının tarımla uğraştığını ama yöresel ürünlerini değerlendirecekleri bir halk pazarının bulunmadığını hatırlatan Yıldırım, böyle bir projenin de ilçe belediye başkanı tarafından hayata geçirileceğini söyledi.

Küçüksinekli Göletleri'nin çöpten geçilmediğini anlatan Yıldırım, ulaşımın da ciddi bir sorun olduğunu, bu sorunu da en iyi şekilde çözeceklerini ifade etti.

Yıldırım, "Mimar Sinan'ın mirasına bile sahip çıkılmamış. 32 gözlü köprü var maalesef kaderine terk edilmiş vaziyette" dedi.

SİLİVRİ'YE 450 TEKNE KAPASİTELİ YAT LİMANI

Salondaki bir vatandaşın "tarım arazilerini alacaklar" söylemi üzerine Yıldırım, "Tarım arazilerini kimse alamaz. Tarım arazisi tarımla ilgili işlerde kullanılır. Orada da istihdama ihtiyacımız var" diye konuştu.

Silivri'ye 450 tekne kapasiteli yat limanı yapılacağını açıklayan Yıldırım, bu limanda 120 metrelik 8 adet yüzer iskele olacağını söyledi.

Yat limanının ilçeye istihdam sağlayacağını dile getiren Yıldırım, bu limandan Silivri'nin ulaşım ağının denizle de buluşturulacağını kaydetti.

Yıldırım, Silivri'nin termal suyunun da değerlendirilmesi gerektiğini ifade ederek, sağlık, dinlenme, spor alanı termal tesislerle birleştirilerek ilçenin gelir kaynaklarının arttırılacağını belirtti.

Silivri'nin bir tarım ovası haline geleceğini anlatan Yıldırım, arazi büyüklüğünde İstanbul'un yüzde 16'sına sahip olan Silivri'nin, kentin ihtiyacını karşılayan bir merkez olmasını sağlayacaklarını vurguladı.

Yıldırım, Silivri'nin Seymen Köyü'nün çiçek için çok özel bir ilgiyle ele alınacağını aktardı.

Özellikle yaz aylarında nüfusun çok arttığını, trafiğin keşmekeş haline geldiğini belirten Yıldırım, sözlerini şöyle tamamladı:

"Silivri'nin İstanbul'a bağlantısı, toplu taşımayla sık seferlerle gerçekleştirilecek. 19 kilometrelik Çatalca- Çerkezköy, 17 kilometrelik Çatalca- Kınalı yolları da Silivri'den geçiyor. Bunların yapımına başlandı. Bu yeni yollarla sadece E-5'e mahkum kalmacaksınız."

"EDİRNE-İSTANBUL HIZLI TRENİ İNŞAATI BAŞLIYOR" 

Konuşmasının ardından beraberindekilerle Çatalca'ya geçen Yıldırım, AK Parti İlçe Başkanlığı'nı ziyaret etti. Kendisini çiçek ve alkışlarla karşılayan partililer ve vatandaşlarla tek tek tokalaşan Yıldırım, vatandaşlarla bir süre sohbet etti.

Parti binasında parti teşkilatıyla görüşen Yıldırım'a çıkışta bir grup vatandaş, "Türkiye seninle gurur duyuyor", "En büyük başkan bizim başkan" şeklinde tezahürat yaptı. Bazı vatandaşlar da sevgi gösterisinde bulundukları Yıldırım ile hatıra fotoğrafı çektirdi. 

Yıldırım ve beraberindekiler, daha sonra yürüyerek MHP Çatalca İlçe Başkanlığı'na geçti. MHP İlçe Başkanı Mehmet Tufan Erçağ tarafından karşılanan Yıldırım, MHP İlçe Başkanlığı'nda partililerle bir süre sohbet etti. 

Binali Yıldırım, ziyaretin ardından MHP İlçe Başkanlığı önündeki seçim otobüsünden ilçe halkına hitap etti. 

Çatalca'nın ormanı, denizi ve tarihiyle öne çıktığını, İstanbul'un en büyük arazisine sahip olduğunu belirten Yıldırım, "Çatalca, İstanbul'un en büyük arazisine sahiptir. İstanbul'un en büyük ilçesinin bir eksiği var; mesut değil Çatalca. Çatalca 31 Mart'ta 'mesut' olacak mı? Mesut Bey'i Çatalca'ya belediye başkanı yapacak mıyız?" dedi. 

Yıldırım, "Mesut Bey'i seçerken beni de unutmayın" diye espri yaptı. 

"Çatalca'ya çok güzel projeler var, çok güzel hizmetler var. Benim bakanlığım zamanında planladığım Edirne-İstanbul hızlı treni, Çatalca'dan geçiyor. Hızlı tren inşaatı başlıyor, hayırlı uğurlu olsun" diyen Yıldırım'a bir grup vatandaş, "Dik dur eğilme, Çatalca seninle" sloganıyla destek verdi. Yıldırım da "Biz sadece Rabbimizin huzurunda eğiliriz, başka hiçbir yerde eğilmeyiz" dedi.

İstanbul'un olduğu gibi Çatalca'nın da ulaşımla ilgili sorunlarının bulunduğunu anlatan Yıldırım, "Bunları çözer miyiz? Türkiye'nin ulaşımını çözen İstanbul'unkini, Çatalca'nınkini çözmez mi? Çözer. Hiç merak etmeyin, o iş bizim işimiz. Çatalca'nın otopark sorunu var. Otopark sorununu da inşallah Mesut Başkan ile el ele vererek halledeceğiz" değerlendirmesinde bulundu. 

Seçimlere ittifaklar halinde gidildiğine dikkati çeken Yıldırım, şöyle devam etti: 

"Cumhur İttifakı var, Millet İttifakı var. Biz istiyoruz ki İstanbul'da da Çatalca'da da yerel sorunlar konuşulsun, yerel hizmetler konuşulsun. Genel siyasetin gürültüsü içerisinde yerel meseleler unutulmasın. Şahsım ve Çatalca'da belediye başkan adayımız, biz mümkün mertebe aday olduğumuz ilin ve ilçenin konularını görüşeceğiz. Genel siyaseti, bırakalım genel başkanlar yapsınlar. Bizim işimiz İstanbul, bizim işimiz Çatalca." 

"İSTANBUL'A GÖZÜMÜZÜN İÇİ GİBİ BAKMAMIZ LAZIM" 

İstanbul'un bir ülke olması halinde dünyanın en büyük 41'inci, Avrupa'nın ise 13. büyük ülkesi olacağının altını çizen Yıldırım, şunları kaydetti:

"İstanbul hapşırsa Türkiye nezle olur, o kadar önemli. Türkiye'nin ekonomisini ayakta tutan İstanbul. Türkiye'nin ihracatını ayakta tutan İstanbul. Türkiye'nin topladığı 100 lira verginin 50 lirasını veren şehir İstanbul. Dolayısıyla İstanbul'a gözümüzün içi gibi bakmamız lazım. İstanbul üreten, İstanbul aş, iş sağlayan, refahımıza, zenginliğimize zenginlik katan bir şehrimiz. Dolayısıyla inşallah 31 Mart'tan sonra her şey daha güzel olacak. 'Gönül Belediyeciliği' ile İstanbul ve Çatalca el ele vererek, hizmet yolunda çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz." 

AK Parti Milletvekili Tülay Kaynarca, AK Parti İlçe Başkanı Yusuf Aslan, MHP İlçe Başkanı Mehmet Tufan Erçağ, eski Milletvekili Harun Karaca, AK Parti Çatalca Belediye Başkan Adayı Mesut Ünver de selamlama konuşması yaptı. 

Yıldırım ve konuşmacılar, seçim otobüsünde el ele tutuşarak halkı selamladı ve karanfil dağıttı.

BİNALİ YILDIRIM "YEŞİLAĞ SİSTEMİ"Nİ ANLATTI