Cumhurbaşkanı Erdoğan hayır standına yaptığı ziyareti anlattı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Samsun'daki toplu açılış törenine katıldı.

Burada bir konuşma yapan Erdoğan, Samsun'a hareketi öncesinde İstanbul Sarıyer'de kurulan "hayır" standına yaptığı ziyareti anlattı.

Hacıosman'da "evet" çadırındakilerle yaptığı görüşmenin ardından "hayır" çadırına uğradığını söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

“Bu sabah gelirken 'evet' çadırına uğradım. Yanında da 'hayır' çadırı vardı. Evet çadırındakilerle görüştüm. Hayır çadırındakilere ‘niçin hayır diyorsunuz, bana şunu bir söyler misiniz’ dedim. Tabii dediler ki, ‘biz çağdaş bir Türkiye istiyoruz.’ ‘Yani şu anda’ dedim ‘çağdaş bir Türkiye yok mu? Neyiniz eksik’ dedim? Yollarınız, köprüleriniz, hızlı tren, bunlar yok mu? 14 sene önce bunlar var mıydı? Ama şimdi bunlar var. Ve maalesef tabii bakıyorsunuz söylediği lafa bakın ‘Siz Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne niye Yavuz Sultan Selim adını koydunuz?’ Dedim ki, ‘çok ayıp. Yavuz Sultan Selim Han'ın padişah olduğu zaman Osmanlı'nın toprağı 18 milyon kilometre kareydi. Böyle bir sultanın adını böyle bir köprüye koymaktan daha önemli ne olabilir? Ama olaya bakış ne? Mezhepçilik, hemen arkadan geldi. ‘Siz Alevi ve Sünnileri ayırıyorsunuz.’ Kardeşlerim biz bu ülkede ayrım yapmadık. Böyle bir ayrım varsa, Sayın Kılıçdaroğlu'nun kendisi Alevi, işte siyasi partinin başında. Neyi eksik? Ben Dersim katliamını lanetledim, o lanetleyemedi. Sayın Yıldırım lanetledi, Kılıçdaroğlu lanetleyemedi. Niye? Eğer lanetlediği zaman bir yerlere dokunacak” 

İSVİÇRE'YE PANKART TEPKİSİ

Erdoğan'ın gündeminde İsviçre'de terör örgütü yandaşlarının yaptığı gösteri de vardı. Başına silah doğrultulmuş fotoğrafının ve "Erdoğan'ı öldürün" yazısının olduğu pankartı hatırlatan Erdoğan, "Sanıyorlar ki bizi bu şekilde korkutacaklar, bu yoldan geri döndürecekler. 15 Temmuz'da F-16'larla, savaş helikopterleriyle bizi yolumuzdan döndüremediler, bunların kıytırık pankartı mı bizi yolumuzdan döndürecek" diye konuştu.

"Yaptığınız terbiyesizlik sizin sicilinizde kara bir leke olarak kalır, onun dışında biz tehditlere eyvallah etmeyiz" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Güya İsviçre bu olayla ilgili soruşturma açmış. Her şey İsviçre devletinin, hükümetinin, polisinin gözü önünde oldu. Onların polislerinin korumasıyla oldu. Bu gösteri, Alp dağlarının tepelerinde değil, İsviçre parlamentosunun önünde oldu, geçin bunları geçin. Siz kimi aldatıyorsunuz? Eğer samimiyseniz teröristleri kapı önüne koyarsınız."

"ÖNÜME GELİRSE ONAYLARIM"

İdam tartışmalarına da değinen Cumhurbaşkanı, konuyla ilgili teklifin 16 Nisan'dan sonra parlamentoya geleceğini söyledi ve "Kılıçdaroğlu ve Bahçeli evet deriz diyorlar. Sayın Yıldırım da olumlu bakıyor. Benim önüme gelirse ben onaylarım" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan diğer başlıklar şöyle:

"Fırat Kalkanı'nda DEAŞ temizlendi, PYD, YPG bunlar da temizleniyor. Şu anda Münbiç'teyiz Buralardan tehdit geldikçe bizim çekilmemiz mümkün değil diyoruz. 

16 Nisan Türkiye için yeni bir başlangıcın adıdır. Çok partili hayata geçtiğimizden bu yana 48 hükümet kuruldu. Ortalama ömrü 16 aydır. Bunların kalıcı eser bırakması mümkün mü? 

Ana muhalefet lideri BM Genel Kurulu'nda muhtarlara konuşur gibi konuştu diyor. Sen oranın adresini biliyor musun? Sen orada daha kürsüye çıkmadın. 16 bin muhtarı ağırladık, 55 bin muhtarı davet edeceğim. 

Bazıları ülke koalisyonla yönetilse ne olur diyor. Ülke 1991'den bu yana hiç koalisyon ile yönetilmemiş olsaydı kişi başı milli gelir 11 bin değil 22 bin dolar olurdu. Yeni sistemde bunlar olmayacak, engel olmayacak. Gensoru, gensoru, gensoru...

Olmayacağını bile bile gensoru veriyorlar. Neden? Parlamento çalışmasın, bunun için. Güvenoyunu artık parlamento değil, sandığın sahibi olan millet verecek. Öyle bir yalan cephesi var ki 14 yıllık başarılarımızı gölgelemek istiyorlar.

Ülkemiz bundan sonra aynı sorunları yaşamasın diye istikrar ve güven ortamını kalıcı hale getireceğiz. Gelin Kandil'in isteklerine öyle bir ders verelim ki bunlar Avrupa'ya en büyük cevap olsun. 

Şu anda Kandil Avrupa'nın solak partileriyle beraber yürüyor. Bu seçimler Avrupa'da mı yapılıyor. Avrupalı partilere ne? Durmadan çalışacağız ve sandıkları 16 Nisan'da evet ile patlatmaya var mıyız?"