'Ekolojik okur yazarlık'

Doğanın ilkelerini ve sınırlarını bilen, doğayla uyumlu yaşamayı ilke edinmiş öğrenciler yetiştirmek için "Ekolojik Okur Yazarlık Eğitimi"....

'Ekolojik okur yazarlık'

Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü ve TEMA Vakfı işbirliği ile geçtiğimiz yıl başlatılan ’nin ilk Ekolojik Okuryazarlık Öğretmen Eğitimi’nin ikincisi, Yalova Karaca Arboretum’da yapılan törenle başladı. Törene, MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü Mesleki Gelişimi Destekleme Grup Başkanı Nezir Ünsal, TEMA Vakfı Kurucu Onur Başkanı Hayrettin Karaca, TEMA Vakfı Genel Müdürü M. Serdar Sarıgül ve davetliler katıldı. 2. Ekolojik Okuryazarlık Öğretmen Eğitimi 6-17 Ağustos 2012 tarihleri arasında 24 ilden 40 ilköğretim okulu ve 36 ilden 60 okul öncesi olmak üzere toplam 100 öğretmenin katılımıyla yapılacak. Geçtiğimiz yıl yapılan ilk eğitime 30 ilden 64 öğretmen katılmıştı.

TEMA Vakfı'ndan "Ekolojik Okur Yazarlık" ile ilgili yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: İnsanların ve insan olmayanların yaşamının, yaşam biçimlerinin zenginliğinin ve çeşitliliğinin kendine özgü bir değeri vardır. “Yaşamsal önemi olan insani ihtiyaçları karşılamak dışında” insanların bu çeşitliliği azaltmaya hakkı yoktur. İnsanların, insan olmayan canlıların yaşamına müdahalesi gereğinden fazladır. Ekolojik etkilerimizi hafifletmek için insan nüfusunun azalması gerekse bile medeniyet gelişmeye devam edebilir, böylelikle tüketim seviyesi yerine yaşam kalitesi artar.

Eğer ekolojik okuryazar bir toplum olsaydık; sanayi devrimiyle milyonlarca yılda oluşmuş doğal döngüyü yüz yılda bozarak iklimin değişmesini hızlandırmazdık. Örneğin, ekolojik okuryazar bir şehir bölge plancısı, kentin nefes aldığı ve suyunun temizlendiği doğal yaşam alanlarını etkilemeden köprü güzergâhlarını seçer, birinci sınıf tarım arazilerini sanayi ve yerleşime açmaz. Ekolojik okuryazar bir balıkçı balıkların nesillerini devam ettirmesini sağlayacak şekilde avlanır. Ekolojik okuryazar bir belediye başkanı dere yataklarına inşaat yapılmasını onaylamaz, ekolojik okuryazar bir birey sadece ihtiyacı kadar tüketir, ekolojik okuryazar bir anne-baba çocuğunu doğayla dost ürünlerle besler.

Önümüzdeki dönemde insan ve insan olmayan canlıların yaşamı bizim ekolojik okuryazar olmamıza ve ekolojinin temel ilkelerini kavrayarak buna uygun olarak yaşamamıza bağlı olacak. İşte bunun için TEMA Vakfı, ekolojik okuryazarlığın politikacıların, iş dünyasının, her alandaki profesyonellerin en önemli becerisi olması gerektiğine ve ana okullarından üniversitelere, yetişkin ve profesyonel eğitimlerine kadar her düzeydeki eğitim programlarının önemli bir kısmını oluşturması gerektiğine inanıyor ve savunuyor.

TEMA Vakfı’nın MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü’nün destekleri ile dünyada nadir örnekleri bulunan ekolojik okuryazarlık eğitimlerine başlama amacı, çocuklarımızın doğayla yeniden ilişki kurmalarını sağlayabilecek yolları öğretmenleriyle birlikte keşfetmek. Bunun için, eğitim süresince öğretmenler, öğrencilerinin ekolojik olarak sürdürülebilir topluluklar inşa etmek ve bu toplulukların devamlılığını sağlamak için hayati önem taşıyan değerleri, bilgi ve becerileri kazanmalarına yardım edebilmeleri için güçlendirilecektir. Eğitime katılan öğretmenler, yarının yöneticilerini, karar vericilerini, meslek sahibi bireylerini yetiştiriyor olacaklar. Öğretmenlerin, öğrencilerinin ekolojik okuryazar olmalarını desteklemeleri, gelecekte alınan kararların ve atılan adımların insan-doğa çatışmasını artıran bir yönde değil doğayla uyumlu bir yaşam yönünde atılmasını sağlayacak.

Sayfa Yükleniyor...