Erdoğan: Sen krediye muhtaçsın

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Terör sorununu çözmek için AK Parti'ye yeni kredi veriyoruz” açıklamasına tepki gösteren Başbakan Erdoğan, “Sen nereye kredi vereceksin, sen krediye muhtaçsın” dedi.

Erdoğan: Sen krediye muhtaçsın

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gabon, Nijer ve Senegal'i kapsayan Afrika turu öncesinde Atatürk Havalimanı’nda basın toplantısı düzenledi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İmralı ile yaşanan sürece ilişkin bir soru üzerine Erdoğan, ''Bu yeni başlamış bir süreç değil. Bizim buradaki gayretimiz, terörle mücadelede başarılı olabilmektir. Huzur ve refahı tam manasıyla ülkemizin dört bir köşesine getirebilmektir'' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, olayın kendileri açısından ''devlet'' ve ''siyaset'' ayağı olduğunu kaydederek, şunları söyledi:

''Bunu bilmeyenler, anlamayanlar var. Siyasetle, hükümetle veya hükümet etmeyle devleti yönetmeyle devlet mekanizmalarının çalıştırmasını arasındaki inceliği ayırt edemeyen siyasetçiler var. Biz burada bu inceliği koruyarak bir yol takip ediyoruz. Burada da daha önce başladığımız bir süreci devam ettirmenin gayreti içerisindeyiz.

Bu konuyla ilgili yurt içi ve yurtdışında daha önce hükümet ederken, siyasetin enstrümanları vardır ve bu enstrümanlarını da kullanır. O da nedir? Devletin mekanizmaları içerisindeki enstrümanlardır. Bu konuda da en önemli enstrüman her zaman için istihbarat teşkilatıdır. İstihbarat teşkilatı özellikle yürütmenin en önemli ayağıdır; bunu da içeride ve dışarıda en ideal şekilde kullanmanın gayreti içerisinde olmuştur. Bu, dünyanın her yerinde böyledir. Sadece terörle mücadelede kullanmaz, asayişte de kullanır. Çok farklı etkili olmak istediği alanlarda da kullanır. Bizler de şu anda bu adımı attık, atıyoruz ve atacağız.''

Bu esnada gelişmeler yaşandığını belirten Erdoğan, ''Bu gelişmeler esnasında dikkat edilirse bizler, şu anda siyasetçi olarak böyle bir görüşmenin içinde olmadık, olmuyoruz'' dedi.

Erdoğan, bir yolculuğunda ''Terörle mücadele ederiz, siyasetçiyle müzakere ederiz'' ifadesini kullandığını aktarırken, müzakereyle görüşmelerin farklı şeyler olduğunu kaydederek, ''Görüşmeleri yaparsınız. Görüşmeler esnasındaki gelişmelere göre de adımınızı atarsınız'' diye konuştu.

‘ŞU ANDA OSLO GÖRÜŞMESİ YOK’
Daha önce ''Oslo olayı'' olduğunu ancak şu anda gündemlerinde Oslo'nun bulunmadığını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Gelecekte buna benzer farklı gelişmeler olabilir mi? Olabilir. Önünü kapamanın da bir anlamı yok. Oslo olmaz da başka bir yer olur. Biliyorsunuz Avrupa, bölücü terör örgütünün siyasi ayağıdır, kendi içinde siyasi ayağıdır. Onlar şu anda İmralı'ya karşı farklı yaklaşmaktadır, daha farklı yaklaşmaktadır. Bu hassasiyetleri, incelikleri görmemiz lazım.

‘MEDYA VE STK’LARDAN DESTEK GELMİYOR’
Eğer bu hassasiyetleri, bu incelikleri iyi görecek olursak ve burada ülkemizdeki gerek sivil toplum kuruluşları olsun gerek yazılı görsel medya olsun eğer burada el ele verebilirsek başarılı oluruz. Ama şu ana kadar olduğu gibi el ele vermemekte direnirsek, biz hala el ele vermiş değiliz onu söyleyeyim, ne yazılı görsel medyadan gerekli desteği alıyoruz ne sivil toplum kuruluşlarından... Bölücü terör örgütüyle böyle mücadele olmaz. Bu konuda herkesin üzerine düşeni yapması gerekir. Biz şu anda hükümet olarak üzerimize düşeni yapıyoruz.''

‘KILIÇDAROĞLU KREDİYE MUHTAÇ’
Bir gazetecinin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ''Biz geçmişteki bütün hatalara karşın olarak Adalet Kalkınma Partisi'ne yeni bir kredi açıyoruz. Çözün terör sorununu'' sözlerini nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine Erdoğan, ''Anamuhalefet partisi diyor ki: 'Kredi veriyoruz'. Kendisi muhtac-ı himmet bir dede, nerede kaldı gayrıya himmet ede... Sen nereye kredi vereceksin, sen krediye muhtaçsın. Hangi krediyi vereceksin 'Bu işin çözüm yeri Meclis'tir' diyor. Meclis'te bununla ilgili bugüne kadar çok bilgiler verildi. Fakat yenilen pehlivan güreşe doymamış. Bunlar, buna doymuyor'' dedi.

‘BEN TALİMAT VERDİM, SEN DE VER’
Başbakan Erdoğan, kendilerinin de ''Onların kabul edip etmemesi önemli değil. Buyurun biz beraber yapalım bu işi'' dediklerini aktararak, kendisinin ''Bakın 3 arkadaşım benim yanımda, 3 arkadaşınız da sizin yanınızda. Ben şu anda arkadaşlarıma talimatı veriyorum'' dediğini söyledi.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Ama dürüst olması lazım, dürüst değil, sıkıntı burada. Televizyonlarda maalesef hala doğru olmayan, gerçeği yansıtmayan konuşmalar yapıyor. İnsanı bu üzüyor. Dürüstsen, bak bugün tekrar bu basın toplantısında söylüyorum, samimiysen, o ziyarette benim yanımda Başbakan Yardımcım (Beşir Atalay) var idi, Ömer Bey (Çelik) yanımızdaydı, Grup Başkanvekilim Mahir Ünal Bey yanımdaydı. Kendileri 3 arkadaşıyla geldi. Ben 3 arkadaşımı görevlendirdim, şu anda bu arkadaşlarım yine görevli. Kendisi de bu 3 arkadaşını görevlendiriyorsa, hemen çalışmaya başlasınlar, ne yapacaksak, ne yapabilirsek beraber yapalım. Yasal düzenleme yapacaksak yasal düzenleme, beraber atmamız gereken adımlar varsa, adımlar atalım. Bu konuda iktidar bu adımları atmıyorsa bunları konuşma hakkın var. Ama iktidar konuşulup da ortaya konan veyahut da yapılan bir sözleşmenin gereğini yerine getirmiyorsa o zaman sözleşmeyi çıkarırsın. Bazen sözleşmeyi de yanlış okuyorlar, son bütçe müzakerelerinde olduğu gibi. Burada da yanlış okumalar yapabilir.

Bakın bu kadar açık konuşuyorum. Kendi yardımcısı Akif Hamzaçebi, 'Bu hemen olmaz, şöyle 2-3 ay bize bu işte müsaade edin' dediler. Ondan sonra 3 ayı devirdik. Buna rağmen yine söylüyorum, eğer samimiyse, dürüstse, versin 3 arkadaşına talimatı, ben 3 arkadaşıma, hepinizi şahit tutarak, talimatı veriyorum. Bu çalışmayı başlatalım. Daha başka bir şey olabilir mi? Cumhuriyeti'nin başbakanı bu sözü veriyor size. Başbakan yardımcım yanımda, genel başkan yardımcım yanımda, grup başkanvekili arkadaşım aynı şekilde, hepsi hazır. Buyursunlar bu çalışmayı yapalım.''

Yeni değil, devam eden bir süreç olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu: ''Arkadaşlar bakın ben başka bir şey söylüyorum, siz başka bir şey söylüyorsunuz. Ben yeni bir süreçten bahsetmiyorum. Niye buna yeni bir süreç diyorsunuz. Başlamış, devam ediyor. Dolayısıyla devam eden süreç içerisinde de diyorum ki, eğer dürüst, samimi davranacaklarsa bizim ekibimiz hazırdır. Hazırlıklıdır. Bunu da söylüyorum. Buyursunlar yapalım. Meclis bugüne kadar defaatle bu konuyla ilgili bilgilendirilmiştir. Başbakan Yardımcımın bilgilendirmesi olmuştur, Dışişleri Bakanımın bilgilendirmesi olmuştur. İçeriyle dışarıyla ilgili olarak bunlar hep yapılmıştır.

Bununla ilgili kapalı oturum da yaptık yine Meclis'te. Hatta bundan dolayı da rahatsız oldular. Niye kapalı oturum 'Her şeyi rahat konuşalım' diye kapalı oturum yapıyoruz. Bunlar yapıldı. Dolayısıyla şu anda yeni bir süreç söz konusu değil, devam eder bir süreç var.''

‘GENEL AF SÖZKONUSU DEĞİL’
Erdoğan, 4. Yargı Paketi ile ilgili çalışmaların da devam ettiğini belirterek, “Şunu çok açık net söyleyeyim; teröre bulaşmış olanları bağışlayan böyle genel bir af asla söz konusu değildir. Bunun da bilinmesini istiyorum. Örneğin İmralı için ev hapsi gibi şeyler uydurulup duruluyor. Asla böyle bir şey söz konusu değildir. Yani AK Parti'nin iktidarında böyle bir şey olamaz” dedi.

Erdoğan, provokatif eylemlerin her zaman olduğunu ve her zaman da olabileceğini belirterek, ''İlla da böyle bir süreçte bu olur diye bir şey yok. Hiç böyle bir sürecin olmadığı yerlerde de provokatif eylemler olur. Bunlar her zaman olabilir. Ona göre de gerekli hazırlığınızı yapacaksınız. Bunları en az zayiatla atlatacaksınız. Olay budur'' dedi.

‘UYGULAMADA GÖRÜRSÜNÜZ’
Erdoğan, başka bir gazetecinin ''Görüşmeler çerçevesinde İmralı'dan gelen somut talepler var mı'' sorusu üzerine, ''Arkadaşlar her şeyi ben sizinle paylaşamam. Paylaşacağım şeyleri ifade ettim zaten. Paylaşacaklarım var, paylaşamayacaklarım var. Ama bunların birçoğunu da uygulamada görürsünüz. Paylaşılmaz ama uygulanır'' dedi.

Bir soru üzerine Suriye’yle ilgili değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, ölü sayısının 60 bine, sığınmacı sayısının ise 230 bine kadar yükseldiğini dile getirdi.

Suriyeli sığınmacılara destek vermeye devam edeceklerini belirten Erdoğan, ''Şu ana kadar yaptığımız harcama, 450-500 milyon doları neredeyse buldu. Biz açık kapı politikasıyla da bu desteğimizi vermeye devem ediyoruz, devam edeceğiz” dedi.

Suriye Devlet Başkanı Esad’ın açıklama yapacağının hatırlatılması üzerine Erdoğan, “Kendisinin hala 2014'te 'Ben kendimi devlet başkanlığına aday gösteriyorum' gibi bugün onun basın toplantısını yapacak olması falan bu işi çözer diye düşünmüyorum. Bunun da nihai kararını biz değil, bunun nihai kararını zaten şu anda Suriye'de bu mücadeleyi sürdüren Suriye halkı verecektir. Suriye halkının vereceği böyle bir karara, irade beyanına, bizim müdahale yetkimiz yoktur. Kimsenin de böyle bir müdahale yetkisinin olmaması gerekir diye düşünüyorum.''

Sayfa Yükleniyor...