Ergenekon terör örgütüne üye olduğu iddiasıyla tutuklanan Prof. Dr. Yalçın Küçük'ün savcılıkta ve mahkemede verdiği ifadesinde ilginç ayrıntılar var. Prof. Küçük, savcılıktaki sorgusunda Tuncay Güney'i tanımadığını, Ergenekon diye bir örgütün de olmadığını söyledi.
Küçük şu ifadeyi verdi:
"Benim kanaatime göre Ergenekon terör örgütü yoktur. Ergenekon belgeleri denilen dökümanı polis sorgusunda ilk defa duydum. Doğru bulmadım, ciddiye de almadım. Hiçbir terör örgütü ile ilişkim yoktur. Zaman aşımına uğramış isnatlar suç olarak sunuluyor."
Küçük, sorgusunda terör örgütünün başı Abdullah Öcalan ile görüştüğü iddiasını doğruladı. Prof. Küçük'ün ifadesi şöyle:
"Abdullah Öcalan'a Türkiye'ye gelip teslim olmasını söylediğim doğrudur. 1989 ve 1992 yıllarında iki kez Suriye ve Bekaa Vadisi'ne gittim. Kitaplar yazdım ancak Paris'ten gittiğimi hatırlamıyorum. Ben Bekaa'dayken Doğu Perinçek'in kendisiyle görüşmek istediğini söyleyerek fikrimi sordu. Ben susarak bu soruya cevap vermedim."
Prof. Yalçın Küçük'ün ifadesinde Tansu Çiller'in başbakanlığı döneminde Abdullah Öcalan'ın yakalanması planlarıyla ilgili bölüm en çarpıcı ayrıntı olarak dikkat çekiyor:
"Abdullah Öcalan'a yönelik bir operasyonda bana haber verildiği doğrudur. Bunu ismini açıklamak istemediğim ancak güvendiğim bir arkadaşım söyledi. 1995 seçimleri öncesinde Tansu Çiller'in MİT içerisinde operasyonu Sönmez Köksal'a kabul ettirerek, Mehmet Eymür grubuna Abdullah Öcalan'ın yurtdışında yakalanıp getirilmesi talimatını verdiğini, Öcalan'ın yakalanıp getirildiğinde bir kafes içerisine konularak seçim meydanlarında siyasi propaganda amacıyla kullanılacağını söyledi. Ben o tarihte Fransa'da bulunuyordum. Kürtlerin devam ettiği bir kahvede bu konuyu ortalık yerde konuştum. Amacım duyulmasıydı, konu bu şekilde olmuştur."
Yalçın Küçük, iddianameye bazı basın organlarının hedef göstermesi sonucu dahil edildiğini öne sürdü.
- Etiketler :
- Haberler
