Ofis içi ve ofisler arası iletişimin en etkili ve daha da önemlisi en ucuz yöntemi olan e-mail, doğru zamanda doğru şekilde kullanıldığında hayat kurtaran; ancak ufak bir dalgınlıkta, yanlış bir “reply to all”da dahi, koca bir kariyeri saniyeler içinde bitirme gücüne sahip ölümcül bir silahtır. Taşıdığı “yazılı belge” sıfatıyla günü geldiğinde hesap defteri gibi muhakkak karşınıza dikilecek, günahınızı sevabınızı bir bir ortaya dökecek olan bu silahın etkili kullanım alanlarından bir kaçını sizin için derledik
- Kendi firmanızı, sesinizin tanınacağı endişesi duymadan yine kendi firmanıza şikayet edebilme özgürlüğü sağlar ("Bunu telefondan da yapabilirim" diyeni alnından öperim).
- Olası bir ihtilafta "Hayır biz böyle bir şey konuşmamıştık, bana öyle bir bilgi gelmedi." diye çamura yatabilecek kişi ve kurumlara karşı elinizde kapı gibi bir belge olur. Böyle bir durumda karşı tarafın kullanacağı “E-mail’i görmedim, herhalde spam’a düşmüş” gibi mazeretler ortamdaki üçüncü şahıslar tarafından “hee tabii tabii” tepkisiyle karşılanır, ciddiye alınmaz.
- Çok sinirlendiğiniz durumlarda konuşurken edebileceğiniz küfürlerin önüne geçer (ağızdan bir şekilde çıkıyor da, insan yazarken utanıyor yine). Ayrıca düşüncelerinizi derli toplu ifade ederek çok daha usturuplu bir şekilde laf sokmanıza yardımcı olur.
- "Bankadayım, işim biraz uzayacak." dediğiniz müdürünüzden aslında arkadaşlarınızla bir kafede goygoy halinde olduğunuzu gizlemenin en güzel yoludur. ( Adam her aradığında fondaki bangır bangır Küba müziklerinden kaçarak tuvalete sığınmak yerine, mail atın gitsin.)
- İşe gitmemek için hasta sesi çıkartmaya çalışmak yerine, atacağınız kısa bir maille o günü tatil ilan edebilirsiniz.
- Altınızda çalışan ve yan masanızda oturan elemana seslenmek yerine mail atarak onu hayattan soğutabilirsiniz. (Biliyoruz ki hayat sizin için bazen çok sıkıcı.)
- Faturasını ödemediğiniz hattınızın aramalara kapandığını gizlemenin en şahane yoludur. (Tabi maaşı ilk 15 günde yediniz yine...)
- Her mailinizin altında "senior specialist" yazısını görmenizi sağlayarak size saçma mutluluklar yaşatır.
- Telefonu kapatırken, insanlara "sent from iphone" diyemeyeceğinizden, o kadar para sayıp iphone aldığınızı belli etmenizi sağlar.
- Normal şartlarda karşı tarafın anlaması için en az 5 kere anlatmanız gereken bir konuda konuşarak kendinizi yoracağınıza mail atın gitsin. Anlayana kadar okusun, bırakın o debelensin.
- 3000 kişilik firmada yılbaşını, bayramı kutlamak için herkesi öpmeye kalkmak büyük ihtimalle sapık zannedilip güvenlik nezaretinde kapı dışarı edillmenizle sonuçlanacaktır. Hadi diyelim firma böyle şeyleri bile normal karşılayan geniş mezhepli bir organizasyon olsun. Yine de o kadar insanı öperken yüz felci geçirmeniz ya da enfeksiyon kapmanız büyük bir olasılık. E-mail sağlığınızın dostudur.
- "Abi Kate Upton'ın yaptığını gördün mü?" cümlesini görsellerle desteklemenizi sağlar.
- Bilgisayar başında şakada şukada tuşlara basan biri, çevresinde “kesin çok önemli bir şey yapıyor, birazdan şirketi kurtaracak sanırım” hissi uyandırdığından, e-mail’de dün akşam izlediğiniz dizinin senaryosunu eksiksiz bir şekilde arkadaşınıza aktarıyor olsanız bile yine de size "en çok o çalışıyor" görünümü katar. Prim yaptırır.
- Turkcell Profesyoneller Kulübü üyesiyseniz, gün içinde telefon etmekle falan uğraşmadan tek bir e-mail’le bir çok işinizi halletmenize yardımcı olur. Sadece Profesyoneller Kulübü üyelerine özel, e-posta müşteri hizmetlerinde size uygun tarife seçeneklerinden, fatura detaylarınıza, kulüp avantajlarınıza kadar aklınıza takılan her konuyu mail yoluyla kısa sürede çözebilirseniz.Bu süper hizmetten yararlanmak için tek yapmanız gereken profesyoneller@turkcell.com.tr’ye mail atmak.
Detaylı bilgi için tıklayın
- Etiketler :
- Haberler
