Türk, Amerikalı, Alman, İngiliz kızlar birarada resim sanatının inceliklerini öğrenmenin ve birlikte bir şeyler üretmenin tadını çıkartıyordu.
Bu çocukları biraraya getiren Bogaziçi İş ve Meslek Sahibi Kadınlar Derneği'nin başkanı Deniz Yeker amaçlarını şöyle antatıyor: "Kadın temasıyla farklı etnik kökenlerden, farklı sosyal ve kültürel kesimlerden genç kızlarımızı biraraya getirip kaynaşmalarını hedefliyoruz." Henüz resim tekniklerini geliştirme aşamasında olan öğrenciler daha sonra "kadın" temalı resimler yapacak.
Neden sadece "kadın" temalı resimler? Deniz Yeker'den dinleyelim:
"Kadını 10 yıl veya 20 yıl sonre nerede gördüklerine dair önemli bir gösterge olacak ve bu da bizim çalışmalarımıza yön vermiş olacak." Bir diğer amaç kızların kendilerini toplumda nasıl gördüklerini ve yeni neslin kadını, kendilerini gelecekte nerde görmek istediklerini belirlemek. Yeker, bu konuda kız çocuklarının bakışının önemli olduğunu vurguluyor. Çocukların düşüncelerini daha direkt olarak ifade edebildiğine dikkat çekiyor ve bu sayede daha çarpıcı sonuçlara ulaşmayı amaçladıklarını söylüyor.
Yeker şöyle devam ediyor: "Belki kendilerini evinin kadını, çocuklarına bakan bir anne olarak, belki evde örgü örüp kocasını bekleyen bir kadın olarak görecekler. Veya çok başarılı bir iş kadını, siyasetçi olarak kendilerini tasvir edecekler. Belki kadının toplumda uğradığı şiddet onları da korkutmuş olacak veya onlar da buna isyan eden resimler ortaya koyacaklar. Hepsinin farklı bakış açılarını görme şansımız olacak."
Boğaziçi İş ve Meslek Sahibi Kadınlar Derneği (BPW) bu kursları üç farklı atölyede veriyor. Bizim İstinye'de konuk olduğumuz atölyede sevimli ve sıcak bir atmosfer vardı. Çocuklar röportaj verecek olmanın ve etraflarında çekim yapılacak olmasının heyecanını yaşadılar. Hepsi güleryüzle karşıladı bizi. Evet heyecanlıydılar ama bu kısa sürdü. Çok da fazla ilgilenmediler bir süre sonra olup bitenle çünkü kendilerini yaptıkları resme o kadar kaptırmışlardı ki... Resimler, tuvaller, boyalar... Bir sürü obje atölyeyi doldurmuştu ama hepsi de bir düzen içindeydi. Bütün çocuklar yıllardır kendilerini bu işe vermiş sanatçıların ciddiyetiyle çalışıyordu. Bir yandan da yüzlerinde güzel bir şeyler üretmenin mutluluğu vardı.
Kursun yabancı asıllı öğrencilerinden Maya, farklı kültürlerden insanlarla birarada bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi bize: "Farklı kültürlerden arkadaşlarla çalışmanın zevkini yaşıyorum.Yeni insanlar tanıdım bu sayede, farklı kültürlerle tanıştım. Şu aralar beğendiğim kadın sanatçıların resimlerini yapmayı deniyorum ve beraber çalışmaktan dolayı mutluğum." Amerika'dan gelen Caroline de bize hayacanla Georgia O'Keef'in resimlerini nasıl başarıyla uyarladığını gösterdi. Yine Kraliçe Elizabeth'in Deniz tarafından uyarlanan gençlik resmi de görülmeye değerdi.
'Hayat zaten zor...'
Aslında kursun eğitmenlerinden Sabine, Hamburg'da 4 yıl güzel sanatlar eğitimi aldıktan sonra 1995'te İstanbul'a geliyor. Sabine burda da heykeltraş eğitimi alıyor. Daha sonra Türk bir gençle tanışıyor ve evlenip İstanbul'a yerleşiyor. O yıllardan beni resim dersleri veren Sabine, çocukların hem eğitim almasından hem de eğlenmelerinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Sabine, "hayat zaten zor" diyor ve bu sırada böyle güzel yetenekler ve hobiler kazanmak, severek yapacak bir uğraş bulmak çok pozitif bir şey" diyor. Kursun bir başka eğitmeni Ayda İlkel de "gençlerle olmak çok güzel, çok açıklar, her şeyi öğrenmek istiyorlar, ayrıca biz de onlardan bir şeyler öğreniyoruz" diyor. İlkel, çocukların okullarından, derslerinden arda kalan zamanlarda kursa devam edebeldiğini hatırlatarak kısa zamanda kaydettikleri aşamaya dikkat çekiyor.
Kurslarda tamamlanacak resimler önümüzdeki yıl Ekim ayında biri Avrupa, biri Asya yakasında olmak üzere 2 farklı alanda sergilenecek. Sergiden elde edilecek gelirle de ihtiyaç sahibi kız çocuklarına yardım yapılacak. Böylece çocuklar aynı yaşlardaki arkadaşlarına da yardım etmiş olacak. Sergi tarihine daha yaklaşık bir yıl var ama çocukların, genç kızların daha şimdiden yaptıkları resimlere bakaıldığı zaman ortaya çıkacak sergiyi heyecanla beklememek mümkün değil.
- Etiketler :
- Haberler
