ABD gizli belgelerinde 12 Eylül: İşadamlarının çoğu havaya uçuyor

ABD'nin 12 Eylül askeri darbesine ilişkin gizli belgeleri yayımlanmaya devam ediliyor. ABD'nin İstanbul Başkonsolosu Houghton darbeye ilişkin şu görüşü dile getiriyor: "İşadamlarının çoğu havalara uçuyor, birkaç aydın dışında itiraz eden yok."

ABD gizli belgelerinde 12 Eylül: İşadamlarının çoğu havaya uçuyor

İngiliz yayın kuruluşu BBC'nin Türkçe servisinin ulaştığı ABD'nin 12 Eylül askeri darbesine ilişkin gizli belgelerinin ikinci bölümü yayımlandı.

İkinci bölümde dönemin İstanbul Başkonsolosu'nun darbeye ve gündelik hayata ilişkin izlenimleri yer alıyor. Belgelerde İstanbul Başkonsolosu Robert Houghton darbeye ilişkin, "İşadamlarının çoğu havalara uçuyor, birkaç aydın dışında itiraz eden yok" yorumunu yapıyor.

Amerika Birleşik Devletleri'nin 12 Eylül gizli belgelerinin ikinci bölümü yayımlandı.

Bu bölümde, dönemin İstanbul Başkonsolosu Robert Houghton'ın Amerikan Dışişleri Bakanlığı'na gönderdiği gizli diplomatik notlar yer alıyor.

Houghton 27 Eylül 1980'de Washington'a yazdığı notta, şiddet olaylarında kaydadeğer azalma görüldüğünü iletiyor. Yazı, "Ordunun yönetime el koymasının ardından İstanbul daha rahatlamış ve mutlu" başlığını taşıyor.

Görüştüğü kişilerin genel olarak darbeyi onaylar tavır içinde oluduğunu belirten Başkonsolos Houghton, iş dünyasının bundan sonra ekonominin iyiye gitmesini beklediğine işaret ediyor.

Houghton yazdığı notta şu görüşleri dile getiriyor: "İş adamlarının çoğu neredeyse havalara uçuyor. Bu havaya uçma halinin nedenini geçmişteki terör olaylarının sonlanması ve belirsizliğin ortadan kalkması kadar geleceğe yönelik vaat edici bir ortamın ortaya çıkması da oluşturuyor. İşadamları için grev, iş yavaşlatma, terör tehditleri, döviz ve emtia sıkıntısı gibi durumlar gündelik hale gelmişti."

Houghton, iş dünyasının özellikle Turgut Özal'ın başbakan yardımcısı olarak atanmasından büyük memnuniyet duyduğunu belirtiyor.

Dönemin İstanbul sıkıyönetim komutanı orgeneral Necdet Üruğ'u "Makul, sert, etkin bir yönetici ve lider" olarak tanımlıyor.

"İSTİKLAL CADDESİ CANLANDI"

Amerikan Başkonsolosu Robertç Houghton'un sokağa ilişkin izlenimleri ise hayli ilginç. Houghton sokakla ilgili şunları söylüyor:

"İstanbul'daki insanlar, artık geçmişe kıyasla çok daha disiplinli davranıyor. Halen çoğunluk olmasa da, daha fazla kişi kırmızı ışıkta duruyor. Ayrıca insanların genel görünümü de iyileşmiş gibi görünüyor. Cunta öncesi döneme kıyasla, daha fazla insan artık İstiklal caddesinde yürürken pahalı görünen paltolar giymeye ve hatta mücevher takmaya başladı."

"HALK ASKERİ İKTİDARDA İSTEMİYOR"

Başkonsolos Houghton 14 Eylül tarihli notta "halk askeri yönetimin iktidarda kalmasını ne bekliyor ne istiyor" ifadesini kullanıyor.

Halkın beklentisi, "Askeri yönetimin güçlü bir sivil hükümetin ülkeyi yönetmesini sağlayacak kurumsal ve siyasi çerçeveyi oluşturması" olarak ifade ediliyor.

"İŞKENCE YAPILDIĞINDAN EMİNLER"

Amerikalı Başkonsolos, darbeye en büyük muhalefetin aydınlardan ve sendikacılardan geldiğini yazıyor. 24 Eylül tarihli notta, bir grup sanatçı, müzisyen, oyun yazarı ve oyuncunun kaygılarını aktarıyor. O notta, "Bilgi almak için sorgularda işkence yapıldığından eminler" yazıyor.

Sayfa Yükleniyor...