'AKP BDP'nin oylarından rahatsız'

ntvmsnbc’nin sorularını yanıtlayan  ünlü siyaset bilimci Noam Chomsky,  "AKP'nin, doğu bölgelerde BDP’nin beklenilenin üstünde oy almasından rahatsız olduğunu düşünüyorum" dedi.

'AKP BDP'nin oylarından rahatsız'

Düşünce Özgürlüğü Buluşması için İstanbul’a gelen ünlü siyaset bilimci Noam Chomsky, ntvmsnbc’nin sorularını yanıtladı.

Düşünce ve ifade özgürlüğü için medyanın önemini vurgulayan Chomsky, demokratik olduğunu iddia eden ülkelerde bile düşünce ve ifade özgürlüğünün sorun olmaya devam ettiğini söyledi. Chomsky, Türkiye’de de ifade özgürlüğü açısından gelişmeler yaşandığını ama hala bir çok problem olduğunu vurguladı.

Sizce düşünce özgürlüğünün önündeki en büyük sorunlar neler?
Düşünce özgürlüğü gerekli ve doğuştan varolan bir haktır. Eğer topluma ulaşmanıza izin verilmiyorsa düşünce özgürlüğünün hiç bir anlamı yok. Mesela Amerika Birleşik Devletleri gibi düşünce özgürlüğünün önünde çok büyük engeller yok ama burada bile düşünce özgürlüğü bir sorun teşkil ediyor. İfade özgürlüğü doğrudan medya ve medya etkisi ile bağlantılı. Medyanın ifade özgürlüğü yüksek düzeyde var deniliyor ama siz medyayı şovenist bir kültür içinde kendi istediğiniz gibi biçimlendirirseniz, ifade özgürlüğünü limitlerseniz, böyle bir özgürlükten bahsetmenin anlamı olmaz

Şu anda dünyada genel bir medya algısından bahsedebilir miyiz?
Artık genel bir medya algısından bahsedemeyiz. Mesela Çin’de ciddi bir sansür var. Ama Amerika Birleşik Devletleri’nde de medya üzerinde hiç bir yaptırım olmamasına rağmen medya kendi isteğiyle otosansür uyguluyor. Bu bana George Orwell’ın Hayvan Çiftliği romanını anımsatıyor. Orada Orwell’ın eleştirdiği ülke İngiltere’ydi ama şu an bu durumu birçok gelişmiş ülkenin medyası ile bağlantılayabiliriz. Eğer insanların söylemenizi istemeyeceğini düşündüdüğünüz şeyleri söylemiyorsanız bu bir otosansürdür. Bunun örneklerine her gün gazetelerde rastlayabilirsiniz. Mesela New York Times’da bir köşe yazısında değil bir muhabirin yaptığı bir haberde Amerika’nın Irak’ı işgali bir demokratikleştirme eylemi olarak veriliyor. Oysa haberin yapması gereken olayları anlatmaktır ki, ABD’nin Irak’ta yaptığı da bir işgaldir. Benzer örnekleri küresel ısınma ve bunun medyada ele alınışı üzerinden de verebiliriz. Daha sonra bazı olaylar üzerine toplumun yeterince tepki göstermediği söyleniyor. Eğer basın insanlara sadece görmesini istediklerini gösteriyorsa, toplumun ne düşünmesini beklersiniz ki?

Türkiye’ye birçok kez geldiniz, Türkiye’de düşünce özgürlüğünü de yakından izliyorsunuz. Bu gelişinizde izlenimleriniz neler?
Türkiye'de hala ifade özgürlüğüne ilişkin baskılar var ama öte yandan ilerleme de var. Özellikle son yerel seçimlerin ardından iktidar partisinin, doğu bölgelerde BDP’nin beklenilenin üstünde oy almasından rahatsız olduğunu düşünüyorum. Doğu illerde yüzlerce kişi gözaltına alınıyor, davalar açılıyor. Örneğin gelecek hafta Diyarbakır’da 150 kişinin davası var. Bence bu ifade ve düşünce özgürlüğüne karşı baskının bir göstergesidir. Burada size İsmail Beşikçi örneğini verebilirim. İsmail Beşikçi, bunları yazılarında dile getirdiği için yıllardır hapiste.

'AKP BDP'nin oylarından rahatsız' - 1 Noam Chomsky Beyoğlu'ndaki küresel ısınmayla ilgili eyleme de katıldı.

Sizce Kürt sorununun çözümü nasıl olabilir?
Kürt sorunu küresel bir sorundur. Suriye, Irak ve İran ve Türkiye'de Kürtler var o yüzden bölgesel bir çözüm bulmak gerekiyor. Oysa her ülke Kürt sorununun kendi problemi olduğunu söylüyor. Ancak Türkiye'de son zamanlarda bir ilerleme var, en azından artık Kürtçe yayın yapan bir kanal var ki, buraya en son geldiğimde bu çok büyük bir problemdi. Eskiden devlete karşı büyük bir korku vardı ama artık böyle olduğunu da düşünmüyorum. Kürt sorununun çözümünde hala bir çok problem mevcut ama son 2-3 yıldır bir çok ilerlemede var. Bu sürecin devam etmesi sorunun çözülmesi açısından çok önemli. Türkiye Kürtlerin kültürel haklarının tanınması ve terör nedeniyle zorunlu göç eden insanlarında da topraklarında geri dönmesi gerektiğini düşünüyorum. Çözüm ancak diyalog ile ilerleyebilir.

İsrail –Filistin sorununu da yıllardır yakından takip ediyorsunuz. Geçtiğimiz aylarda ise İsrail’i eleştiren söylemleriniz nedeniyle İsrail’e giremediniz. Sizce İsrail – Filistin arasındaki çözüm nasıl olabilir, barış görüşmelerinden umutlu musunuz?
Bana göre ABD 35 yıldır emperyalist bir güç olarak İsrail ile birlikte barış sürecinin önünde duruyor. İsrail ve Filistin arasındaki ilişkilere direk olarak yön veren bir tutum içinde. Bir doğal bir arabulucunun tarafsız olması gerekir. Ama ABD için böyle diyemeyiz. 35 yıldır ABD ve İsrail, bölgede barışın önünde bir engel olarak duruyorlar. ABD, her görüşmede İsrail’in tarafını tutuyor. Buna yakın zamanda gerçekleşen bir örnek verebiliriz. ABD Başkanı Barack Obama, İsrail’in yeni yerleşim birimleri inşa etmesini açık olarak destekliyor. Başkan böyle bir tutum takınırken, ABD’nin iki taraf arasında nasıl adil davranmasını beklersiniz ki...

Sayfa Yükleniyor...