Berlin’de entegrasyon atağı

Ocak ayından bu yana Berlin eyaletinde entegrasyon yürürlüğe giren yeni bir yasa ile sağlanacak. Almanya’nın ilk entegrasyon yasasına sadece muhalefetten değil iktidar partilerinden de eleştiri geldi.

Berlin’de entegrasyon atağı

Berlin, sadece başkent değil, çok kültürlü yaşamıyla, diğer kentlerin öncüsü olma niteliğini de taşıyor. Berlin’in bu öncü olma özelliğine bir yenisi daha eklendi. Bundan böyle Berlin’de yaşayan göçmenler, Ocak ayında sadece Berlin eyaletinde yürürlüğe giren bir yasanın yardımıyla entegre olacaklar. Yasanın hedefi eyalet yönetim kadrosu ile göçmenler arasında iletişimi sağlamak, göçmenlere ve onların çocuklarına içinde yaşadığı toplumun bir parçası olma şansı tanımak.

GÖÇMENLERE POZİTİF AYRIMCILIK
Bundan böyle Berlin’deki her belediyenin bir yabancılar sorumlusu olacak ve göçmenler belediyelere ait her türlü konseye temsilci gönderecek. Ayrıca kamu hizmetlerinde işe alınırken ya da terfi edilirken göçmen olmak ya da Türkçe, Arapça gibi dillere hakim olmak avantaj olarak görülecek. Yani göçmenlerin bu ayrıcalığı yasalarla korunmuş olacak.

Yasa Berlin Eyalet Meclisi’nden geçmeden önce özellikle, bu nokta çetin tartışmalara neden olmuştu. Muhafazakarlar göçmenlere yönelik bu pozitif ayrımcılığın onlara yapılmış hakaret olarak gördüklerini dile getirmişlerdi. Hatta Berlin Eyaleti’ndeki koalisyon ortağı sosyal demokratlardan da yasayı bürokratik olmakla eleştirenler olmuştu. Göçmenlerin büyük bir kısmı ise entegrasyon yasasını memnuniyetle karşıladılar.

Almanya Türk Toplumu Başkanı Kenan Kolat, göçmenlere daha fazla eğitim ve iş olanağı sağlanması talebinde bulunarak Berlin’in diğer eyaletlere örnek olmasını istedi. Kolat, dernek olarak federal düzeyde geçerli olabilecek bir yasa taslağı hazırlamayı düşündüklerini belirtti. En çok göçmenin yaşadığı eyaletlerden Kuzey Ren Vesfalya eyaleti de 2011 içinde benzer bir yasayı meclise getirecek.

SARRAZİN HALA SPD ÜYESİ
Entegrasyon yasasının başarısını zaman gösterecek, ancak entegrasyon denince Berlin’de en çok tartışılan konulardan biri, de ırkçı açıklamaları yüzünden Alman Merkez Bankası Yönetim Kurulu üyeliğinden ayrılmak zorunda kalan ThilloSarrazin’in hala Sosyal Demokrat Parti SPD üyesi olması.

Yazdığı “Almanya kendini yok ediyor” adlı kitapla milyoner olan Sarrazin ile ilgili tartışmaların yoğunlaştığı dönemde bir komisyon kuran SPD, siyasetçiyi henüz partiden ihraç edemedi Bu nedenle sosyal demokjratları sert bir dille eleştiren muhafazakarlar, SPD’yi Sarrazin sayesinde oy avcılığı yapmakla suçluyor. 2011 yılı içerisinde Almanya’nın sekiz eyaletinde, eyalet ve yerel seçim yapılacak. Kitabının yayınlanmasının ardından yapılan kamuoyu yoklamalarına göre Almanların %18’inin Sarrazin’in kuracağı partiye oy vereceği ortaya çıkmıştı.

Alman siyaset bilimcileri kitabı 1945 yılından bu yana Almanya’da en çok satılan kitap olma ünvanını elde eden Sarrazin ve kitabın içeriği hakkında yeni bir araştırma daha yaptılar. Buna göre Sarrazin’in kitabındaki verilerin hepsi doğru olmadığı gibi, okuyucuların çoğunu erkekler oluşturuyor.

Sayfa Yükleniyor...