"Bir Fikir Olarak Avrupa" toplantıları

İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emre Gönen, "AB Berlin Duvarı'nın çökmesiyle yeni bir dünya oluştuğunu anladı ancak bunun AB tarafından yönetilebilecek bir gelişme olduğu konusunda kararsızdı" dedi.

"Bir Fikir Olarak Avrupa" toplantıları

Gönen, Başbakanlık Kamu Diplomasisi ve İstanbul Şehir Üniversitesinin iş birliğiyle üniversitenin Altunizade'deki Doğu Kampüsü'nde düzenlenen "Bir Fikir Olarak Avrupa" başlıklı toplantıları kapsamında yaptığı konuşmada Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin Başbakan Adnan Menderes döneminde başladığını söyledi.

NATO ve Avrupa Konseyi gibi bir çok kuruluşa üye olan Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne ise tam üye yapılmamasının şaşırtıcı olduğunu vurgulayan Gönen, AB ile 1963'te Ankara Anlaşması'nın imzalandığını hatırlattı.

Uzun zamana yayılan anlaşmalardan verim alınamadığını aktaran Gönen, AB sürecinde de verim alınamamasının da uzun zamana yayılmasından dolayı olduğunu kaydetti.

AB'nin genişlemesinin esas olarak 1986'da bittiğini belirten Gönen, AB'nin 1993 Kopenhag Zirvesi'nde Avrupa kıtasında toprağı olan her ülkenin birliğe üye olabileceği kararını aldığını dile getirdi. Gönen, "AB Berlin Duvarı'nın çökmesiyle yeni bir oluştuğunu anladı ancak bunun AB tarafından yönetilebilecek bir gelişme olduğu konusunda kararsızdı" diye konuştu.

"ÜLKELERİN ÇOĞU ASGARİ STANDARTLARINI YERİNE GETİREMİYOR"

Türkiye'nin daha iyi çalışmalar yaparak süreçte daha iyi bir noktaya muhtemelen gelebileceğini anlatan Gönen, bu çalışmaların ardından ise üyelik konusunda net bir şey söylemenin çok zor olduğunu söyledi.

Gönen, şunları kaydetti:

"12 üye ülke için hazırlanan bir sistem şu anda 28 üye ülkeyi kapsıyor. O 12 ülke için hazırlanan sistemi daha esnek bir şekilde reforme etmek mümkün olabilir miydi? AB onu yapamadı. Bir anda çok yüksek standartlarda istediğiniz sistem diğer yanda öngörüyle üyelik kapısını açtığınız çok sayıda ülke. Bu ülkelerin çoğu asgari standartlarını yerine getiremiyor."

Gönen Türkiye'nin 2000'li yılların başında AB adaylığının hukuken olduğunu ancak siyaseten ise olmadığını kaydetti.

Sayfa Yükleniyor...