Devlet kurumlarının Rumlar tarafından görülmemiş biçimde aşağılandığını dile getiren Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas, kendisine “çamaşırcı kadının oğlu" ve "katil” sıfatlarının yakıştırıldığını belirtti.
Partisi komünist AKEL’in yayın organı Haravgi gazetesine 2013 yılı Mart ayında sona erecek 5 yıllık iktidar dönemini değerlendiren Hristofyas, çok ağır eleştirilere hedef olmaktan yakındı.
Ülkesinin yıllık gelir toplamından daha fazla borçlanma gerektiren ekonomik krize neden olduğu için eleştirilen Hristofyas, “Haksız ve çok sert eleştirilere maruz kaldığım için acı duyuyorum. Daha önce hiçbir başkan bu kadar saldırıya uğramadı. Çamaşırcı kadının oğlu, hatta bana katil bile dediler” dedi.
Bir demokrasi için, kurumların küçümsenmesinden daha kötü bir gelişme olmadığını savunan Hristofyas, şahsına yönelik saldırılarla makamının hedef alındığını söyledi.
'BASİRETSİZLİKTEN BATMADIK'
Ülke ekonomisinin hükümetin tedbirsizliğinden veya basiretsizliğinden batmadığını savunan Hristofyas, Rum bankalarının Yunanistan’dan aldığı tahviller nedeniyle Avrupa Birliği Destek Mekanizması’na başvurmak zorunda kaldıklarını yineledi.
Rum lider, kredi bulamayınca AB ve IMF'nin ağır şartlarına boyun eğmek zorunda kaldıklarını söyledi.
'KREDİ BULAMIYORUZ'
Rum lider Hristofyas, IMF ve Avrupa Birliği merkez bankasından kurulu troykanın şart koştuğu ağır tasarruf tedbirlerinden kaçmak için bazı ülkeler nezdinde çareler aradıklarını ancak kredi alamadıklarını söyledi.
'MÜCADELESİZ HAYATIN ANLAMI YOK'
Başkanlık görevini bıraktıktan sonra sıradan bir vatandaş olacağını dile getiren Hristofyas, “Bir ömür boyu halkımız ve vatanımız için mücadele ettik, son nefesimize kadar yine böyle yapacağız. Bizim için mücadelesiz hayatın bir anlamı yoktur” ifadesini kullandı.
'KÖKENİMLE ONUR DUYUYORUM'
Siyasi rakipleri yüzünden başkanlık mevkiinden karışık duygularla ayrıldığını belirten Hristofyas şöyle konuştu:
“Başardıkları tek şey başkanlık kurumunu aşağılamak oldu. Ve maalesef bu sürekli devam etti. Bana karşı duydukları sınıfsal, ideolojik, siyasi ve toplumsal kin, katil olduğumu söyleyecek noktaya getirdi. Başkan’ın ‘çamaşırcı kadının oğlu olduğunu’ söyleyenler de bunlardır. Sanki devlet başkanlığı köklü aileler, zenginler ve kurulu düzen içinmiş gibi. Mütevazı bir kökenim olmasından onur duyuyorum.”
Rum kesiminde solu temsil eden AKEL’in lideri olarak başkan seçilmesini hazmedemeyen çevreler olduğunu öne süren Hristofyas “Beni ve sol ideolojiyi yıpratmak için her fırsatı kullandılar. Talihsiz çıktık çünkü tarihin en kötü krizinde kapitalizmi yönetmemiz gerekti. Ancak tarihin bizi haklı çıkaracağına inanıyorum çünkü yaptığımız iş hem büyüktü hem de çeşitli alanlarda yenilikçiydi. Bu nedenle memnuniyet duyuyorum” dedi.
'SİYASİ DESTEK İÇİN İSRAİL'LE YAKINLAŞTIK'
Doğalgaz arama çalışmalarına da değinen Hristofyas, Türkiye’nin tepkisini tahmin ederek çok dikkatli davrandıklarını anlattı. Hristofyas siyasi destek için önce İsrail’le yakınlaştıklarını jeopolitik dengeler açısından da Amerikan petrol şirketiyle anlaşma imzaladıklarını söyledi.
Rum lider Hristofyas, “Sondaj kararı aldığımızda bütün olasılıkları sessizce değerlendirdik. Siyasi ve diplomatik açıdan kendimizi tahkim ettirmek çeşitli ülkelerle temaslar yaptık. İzlediğimiz ciddi politika sayesinde uluslararası topluluğu ikna etmeyi başarmakla kalmadık onu, egemenlik haklarımızı kullanma konusunda yanımıza çektik. Türkiye’nin tepki göstererek bölgede gerilim yaratma çabalarının uluslararası unsur tarafından reddedilmesi ve kınanması, izlediğimiz politikanın sonucudur” dedi.
Rum lider Hristofyas, Kıbrıs'ta doğalgaz çıkarmak için İsrail'le yakınlaştıklarını, jeopolitik dengeler açısından da Amerikan petrol şirketini tercih ettiklerini söyledi.
'DOĞALGAZ TEK ÇIKIŞ YOLU'
Hristofyas doğalgazın halkın içinde bulunduğu ekonomik krizden tek çıkış yolu olduğunu ileri sürdü. Troyka ile müzakerelerde doğalgazı kredi anlaşmasının dışında tutarak başarı elde ettiklerini savunan Hristofyas, troykanın doğalgazdan elde edilecek geliri kredi geri ödemelerinde kullanmak istediğini söyledi.
Hrsitofyas “IMF ve Avrupa Birliği’yle sıkı pazarlık ederek yetkilileri doğalgaz gelirlerinin bir kısmının altyapı yatırımlarına, diğer kısmının gelecek nesillere, kalanının da kredi taksitlerine gitmesine razı ettik” dedi.
'SORUMLULUK TÜRK TARAFINDA'
Hristofyas, görevi süresince başlıca isteğinin Kıbrıs sorununu çözmek olduğunu ancak başarısızlığın sorumlusunun tamamen Türk tarafı olduğunu iddia etti.
'FAŞİZMDEN ÇOK ÇEKTİK'
Rumlarda kin ve fanatizmin halen geçerli olduğunu itiraf eden Hristofyas, “Türkiye’yi Kıbrıs’a getiren EOKA-B’nin faşizminden çok çektik. Geçmişe takılıp kalmakta ısrar edenlerin artık bunu aşması, tavırlarını bugüne ve yarına uyarlaması gerekir” dedi.
İçinde bulundukları ekonomik krizi 1974 Yunan darbesi ve sonrasındaki Barış Harekatı dönemine benzeten Hristofyas, yeni yılın tıpkı savaş dönemindeki kadar zor olacağını ifade etti.
Hristofyas, “Ekonomik krizin etkileri özellikle işsizler, düşük gelirliler ve emekliler için hissedilir olacak. Ancak halk olarak zorlukları aşabileceğimizi, ayağa kalkabileceğimizi 1974’te gösterdik… Şimdi de yapabiliriz, yeter ki yükü sırt sırta vererek paylaşalım. Yeter ki dayanışma, insanlık ve çalışkanlık gibi bizi niteleyen değerlere geri dönelim” diye konuştu.
- Etiketler :
- Haberler
