Almanya'da "Türk casus" davasında söz tanıkların

Almanya'da üç kişinin Türkiye için gizli faaliyet yürüterek istihbarat toplamak suçlamasıyla yargılandığı davada tanıkların dinlenmesine başlandı.

Almanya'da "Türk casus" davasında söz tanıkların

Almanya'nın Koblenz kentinde görülen davanın ilk iki duruşmasında, tutuklu yargılanan 59 yaşındaki ana sanık Muhammed Taha Gergerlioğlu ile tutuksuz yargılanan 34 yaşındaki Türkiye kökenli Alman vatandaşı Göksel G. ve Wuppertal’de ikamet eden diğer sanık, 59 yaşındaki Ahmet Duran Y. hazır bulundu.

Duruşmanın ilk gününde Federal Savcı Bernd Steudl, 50 bin sayfadan fazla olan dava dosyasına ilişkin iddianamenin özetini okudu. Almanya Federal Savcılığı, üç sanığı Türkiye adına istihbarat toplamakla suçluyor. Ancak Federal Savcı, iddianameye temel teşkil eden ipuçları ve kanıtlara göre, Gergerlioğlu ve diğer iki sanığın Türk istihbaratı MİT için mi yoksa ona hizmet eden kişi, Türkiye hükümeti veya onun üyeleri için mi faaliyet yürüttükleri konusunda bir yargıya varamadıklarını vurguladı.

BELÇİKA'DA DÖRDÜNCÜ KİŞİ

İddianamede, hakim karşısına çıkartılan üç kişi dışında, Belçika’da yaşadığı ve adının Muhammed Ç. olduğu belirtilen bir kişinin daha Gergerlioğlu için çalıştığı bilgisine yer verildi.

Davanın ilk gününe damgasını vuran olay ise sanık Ahmet Duran Y.‘nin avukatlarının mahkemeye sunduğu itiraz dilekçesi oldu. Avukatlar, davaya temel oluşturan soruşturmanın, Ahmet Duran Y. hakkında 2013 yılında organize suç kapsamında yürütülen üç soruşturmaya dayandığını söyledi. Ancak bu kapsamda emniyet ve istihbarat teşkilatlarının elinde olduğu söylenen 4 binden fazla telefon görüşmesi kaydı ve diğer belgelerin savunma avukatlarına ayrıntısıyla iletilmediğini söyleyip sunulmasını talep etti.

Darmstadt, Wuppertal ve Bielefeld’de 2013 yılından beri yürütülen soruşturmaların içeriği ise ikinci duruşmada netlik kazandı. Duruşmanın ikinci gününde ifadesine başvurulan, Hessen Emniyet Teşkilatı Organize Suç İle Mücadele Masası komiserlerinden Wolfgang M., Ahmet Duran Y. ile ilgili uyuşturucu, kalpazanlık ve kara para aklama iddiası ile iki yıldır soruşturma yürütüldüğünü söyledi.

DAVADA DİNLENEN EN İLGİNÇ TANIK

Koblenz’deki davada ilk hafta dinlenen en ilginç tanık ise Mainz’da görevli emniyet mensubu, Türkiye kökenli polis, İslam bilimci ve Türkolog Murat Y. oldu. Murat Y., Koblenz‘deki davanın ana sanığı olan Gergerlioğlu hakkında internet ve medyada araştırma yaptığını ve bulgularına göre edindiği izlenimleri, soruşturmayı yürüten birime aktardığını söyledi. Ayrıca Murat Y., Gergerlioğlu’nun yakalandığında üzerinden çıkan notlar ve bazı telefon konuşmalarını da çevirdiğini ve orada adı geçen kavram ve kişiler konusunda da soruşturmayı yürüten birime görüş belirttiğini söyledi.

Gergerlioğlu’nun üzerinden çıkan notlarda ise ağırlıklı konunun Kürtler, KCK, PKK veya ordu mensubu kişilere ait bilgilerden oluştuğu dikkat çekti.

IŞİD KARŞITI GÖSTERİDEN FOTOĞRAF

Kürtler ve Ezidiler, Koblenz'deki davada dinlenen Aziz A. adlı, Türkiye’den gelen din görevlisi bir tanığın verdiği ifadenin de ana konusu oldu. Bu kişinin, Ağustos 2014'te Bielefeld’de Ezidiler ve Kürtlerin düzenlediği IŞİD karşıtı bir gösteriden çekilmiş bir fotoğrafı, Gergerlioğlu’nun kurduğu ileri sürülen, "Yeni İstanbul Medeniyeti“ YİM adlı, kapalı bir Whatsapp grubunda neden paylaştığı ele alındı. Bu paylaşım, Koblenz’deki davanın iddianamesinin casusluk temeline dayandırılmasında rol oynayan on maddeden birini oluşturması açısından önem taşıyor.

Aziz A. adlı din görevlisi tanığın, polisteki ifadesi ile mahkemede verdiği ifadenin farklı oluşu da dikkat çekti. Aziz A.‘nın, Gergerlioğlu hakkında yürütülen soruşturmada verdiği ilk ifadede, onun Türkiye'den bir 'makam' adına, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar için çalıştığını söylediği yer almıştı. Ancak Koblenz’de verdiği ifadede tanık, bunu sadece tahmin olarak belirttiğini kaydetti. Bu ifade, Gergerlioğlu’nun Türkiye adına çalıştığı yönündeki iddia açısında Federal Savcılık için önem taşıyordu. Davaya 16 Eylül 2015 çarşamba günü devam edilecek.

Sayfa Yükleniyor...