Ekümenik sıfatını tanıyın!

Avrupa Konseyi'nin anayasal konulardaki referans organı Venedik Komisyonu, Türkiye'yi dini azınlıkların tüzel kişiliği ve Fener Rum Patrikhanesi'nin "ekümenik" sıfatını tanımaya çağırdı.

Ekümenik sıfatını tanıyın!

Venedik Komisyonu'nun, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin talebi üzerine, Türkiye'de Müslüman olmayan dini azınlıkların tüzel kişilik sorunu ve Fener Rum Patrikhanesi'nin "ekümenik" sıfatını kullanma hakkı konularında hazırladığı görüş raporuna NTV ulaştı.

Venedik Komisyonu, Müslüman azınlıkların tüzel kişilik sahibi olamaması konusunda Türkiye'de yürürlükteki yasal mevzuatın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin din ve örgütlenme özgürlüğüyle ilgili maddelerine aykırı olduğu görüşünü dile getirdi. Türkiye'nin laiklik ilkesini gerekçe göstererek söz konusu topluluklara bu hakkı tanımadığını kaydeden Komisyon, Avrupa'da ise birçok laik devletin dini topluluklara tüzel kişilik için yasal çerçeve sunduğunu hatırlattı. Bu konuda Fransa'yı örnek gösteren Komisyon, bu ülkenin dini topluluklara "kültürel dernek" olarak kaydolma olanağı tanıdığını belirtti.

AİHM gözünde din özgürlüğünün sadece bireysel değil aynı zamanda kollektif bir boyutu olduğunu da not eden Venedik Komisyonu, bu nedenle dini toplulukların da bu özgürlüğün birer öznesi olduklarına vurguda bulundu. Komisyon bu nedenlerden ötürü, din özgürlüğüyle ilgili temel hakkın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve AİHM gözünde dini toplulukların tüzel kişilik sahibi olabilmelerini de kapsadığını belirterek, bu hakkın dini topluluklara tanınmamasının hiçbir ömeşru temeli olamayacağını vurguladı.

Venedik Komisyonu, görüş raporunda "İstanbul Ortodoks Patrikhanesi" olarak tanımladığı Fener Rum Patrikhanesi'nin "ekümenik" sıfatını kullanma hakkına ise engel olunmaması gerektiğini belirtti. Patrikhane'nin "ekümenik" olup olmadığına Venedik Komisyonu'nun değil Patrikhane'nin kendisinin karar vermesi gerektiğini belirten Komisyon, Yargıtay'ın bu konuda, Patrikhane'nin "ekümenik" olmadığı konusundaki hükmünü de eleştirdi. Komisyon, söz konusu hükmün, bir ulusal mahkemenin dini bir liderin dinsel statüsü konusunda görüş beyan etmesi bakımından endişe verici olduğuna ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin din özgürlüğüyle ilgili maddesini ihlal edici nitelikte olduğuna vurguda bulundu.

LOZAN'DA EKÜMENİK YAPININ KALDIRILMASI YOKTU
Lozan Antlaşması'nda Fener Rum Patrikhanesi'nin "ekümenik" yapısının kaldırılacağına dair hiçbir bulgunun yer almadığını da not eden Venedik Komisyonu, tarihi belgelerin, Ankara'nın bugün iddia ettiğinin aksine, antlaşmanın imzalandığı tarihteki Türk yetkililerin Patrikhane'nin "tüm dünyadaki Ortodoksların ruhani lideri kurum olarak İstanbul'da kalmasını kabul ettiklerini" gösterdiği ve Lozan Antlaşması'nın Patrikhane'nin "ekümenik" sıfatını kullanma hakkını kısıtlamadığı görüşünü dile getirdi.

Venedik Komisyonu, bununla birlikte, Patrikhane'ye bu sıfatı kullanma yasağı veya engellemesi getirmediği sürece, Türk resmi makamlarının, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesinde, "ekümenik" sıfatını kullanma zorunluluğu olmadığını kaydetti. Ancak Komisyon, bu hukuksal boyutun ötesine giderek, saygı ve hoşgörü göstergesi ve dinsel özgürlük fikrinin savunulması adına Ankara'ya İstanbul Ortodoks Patrikhanesi'nin "ekümenik" yapısını tanıması çağrısında bulundu.

Venedik Komisyonu, Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılmasına engel olunmasının da Avrupa İnsan Hakalrı Sözleşmesi'nin din özgürlüğüyle ilgili maddesine aykırı olacağını belirtti.

Venedik Komisyonu'nun görüş raporunun bu akşam Venedik'teki genel kurul toplantısında görüşülüp kabul edilmesi bekleniyor.

Sayfa Yükleniyor...