Gazze'de ofisleri bombalanan gazeteciler, İsrail'in basına savaş açtığını söyledi

İsrail tarafından Gazze'de yıkılan basın ofislerinin temsilcileri, Tel Aviv yönetiminin medya mensuplarına savaş açtığını, ihlallerini dünyaya duyuran tüm sesleri susturma politikası uyguladığını ifade ediyor.

Gazze'de ofisleri bombalanan gazeteciler, İsrail'in basına savaş açtığını söyledi

İsrail ordusunun, dün Gazze Şeridi'nde içinde ABD merkezli haber ajansı Associated Press (AP) ile Katar merkezli Al Jazeera televizyon kanalının ofislerinin olduğu binanın vurulacağı uyarısında bulunmasından bir süre sonra savaş uçakları yüksek katlı binayı yerle bir etti.

Al Jazeera'nın Gazze Muhabiri Vail ed-Dahduh, İsrail ordusunun bina sakinlerine bir saatlik süre tanıdığını söylemişti. Ayrıca Al Jazeera televizyonu yaptığı yayında söz konusu bina sahibi ile İsrail istihbaratından bir subayın telefon görüşmesini ekranlara yansıtmıştı.

Doktor muayenehaneleri, avukatlık büroları ve konutların da bulunduğu binada Gazze'deki birçok bölgeye internet hizmeti sağlayan kuleler de yer alıyordu.

Gazze'de ofisleri bulunan medya kuruluşlarının muhabirleri ve temsilcileri, binaya yönelik saldırıya ilişkin açıklama yaptı.

Gazze'de ofisleri bombalanan gazeteciler, İsrail'in basına savaş açtığını söyledi - 1

"GAZETECİLERE AÇIK BİR TEHDİT"

Al Jazeera'nın Gazze muhabirlerinden Hişam Zakkut, basın ofislerinin bulunduğu binanın bombalanmasının Filistinli gazetecilere bir tehdit mesajı içerdiğini dile getirdi.

Zakkut, "Ofisimizin bulunduğu binayı ve basın bürolarının bulunduğu diğer binaları hedef almak, İsrail ordusundan Filistinli gazetecilere net bir mesaj ve açık bir tehdittir." dedi.

Gazze'deki bombalanma görüntüsünün tüm dünyaya nakledilmesinin İsrail'i zor durumda bıraktığını aktaran Zakkut, bombardımana rağmen Gazze'de, Filistin topraklarında ve İsrail'de olup biten gerçekleri ortaya çıkarmaya devam edeceklerini vurguladı.

Zakkut, İsrail istihbaratının, ekipmanları binadan çıkarmak için kendilerine yeterli zaman vermeyi reddettiğini söyleyerek, şunları aktardı:

"Binayı tahliye etmemiz için uyarı yapıldığında, bazı arkadaşlarımız canlı yayına bağlı halde binayı terk etmek zorunda kaldı. Ekipmanlarımızı dahi alamadık. Ama buna rağmen olayları veriyoruz ve gerçeği anlatmamıza engel olamayacaklar, devam edeceğiz."

Gazze'de ofisleri bombalanan gazeteciler, İsrail'in basına savaş açtığını söyledi - 2

"HERKES HEDEF ALINMADAN ÖNCE BİNADAN AYRILMAK İÇİN KOŞUYORDU"

AP muhabiri Faris el-Gul da İsrail'in "coğrafi koordinatlar" hakkındaki bilgisine rağmen ajansın ofisinin bulunduğu binayı hedef almasına şaşırdığını ifade etti.

Binanın hedef alınacağı bilgisinin geldiği ve tahliyenin başladığı ilk dakikanın şok edici ve dehşet verici olduğunu söyleyen Gul, "Herkes hedef alınmadan önce binadan ayrılmak için çığlık atıyor ve koşuyordu." diye konuştu.

Gul, İsrail'in binanın boşaltması için verdiği sürenin, medya çalışanlarına kişisel araç ve gereçlerini ve belgeleri kurtarmalarına imkan vermediğini aktararak, "Zaman çok kısıtlıydı. Endişeli ve tedirgin haldeydik. O anda kurtarılması gereken en önemli şeyler dışında her şeyden vazgeçtik." ifadelerini kullandı.

Binanın vurulacağını duyunca Gazze Şeridi'nin dışında yaşayan eşi, kızı ve dostlarından gelen hediye ve bazı anıları kurtarmanın aklına geldiğini söyleyen Gul ancak onları da kurtaramadığını dile getirdi.

Gazze'de ofisleri bombalanan gazeteciler, İsrail'in basına savaş açtığını söyledi - 3

İSRAİL GAZZE'NİN SESİNİ ENGELLEMEYE ÇALIŞIYOR

El-Meyadin Medya Şirketi Müdürü Mervan el-Gul da yerel ve uluslararası medya kuruluşlarını hedef almak suretiyle İsrail'in "terörizm" politikasını uyguladığını belirterek, "İsrail, basın mensuplarına savaş açtı." dedi.

Şirketinin, foto muhabirliği ve habercilik alanında medya hizmetleri verdiğini aktaran Gul, binanın tamamının sivil konut, medya ve sendika bürolarını içerdiğini ve herhangi bir askeri amaçla kullanılmadığına dikkati çekti.

İsrail'in bu şekilde "Gazze Şeridi'nin ses ve görüntüsünü engellemeye" çalıştığını vurgulayan Gul, çatışmalar sırasında gazetecilerin korunmasını sağlayan uluslararası norm ve yasaları ihlal eden İsrail politikasını herkesin reddetmesi gerektiğini kaydetti.

İlk belirlemelere göre kendi zararlarının 20 bin dolar civarında olduğunu söyleyen Gul, İsrail'in basın kuruluşlarına tahliye için verdiği sürenin kısa olduğunu ve pahalı ekipman ve cihazları tahliye etmelerine izin verilmediğini belirtti.

Gul, "İsrail hedefine ve terörüne" rağmen şirketinin hizmetlerini sunmaya devam edeceğini söyledi.

"GAZZE'DEKİ TÜM MEDYA ARAÇLARI HEDEF HALİNE GELDİ"

Özel medya kuruluşu Esirler Radyosu Müdürü Rabah Merzuk da binanın vurulmasının suç eylemi olduğunu belirtti.

Radyonun Filistin halkının acılarını ve beklentilerini, İsrail'in özellikle Filistinli tutuklulara karşı ihlallerini yansıttığını aktaran Merzuk, "İsrail'in, ihlallerini dünyaya duyuran ve Filistinlilerin gerçeğini yansıtan sesleri susturma politikası olduğu açık." diye konuştu.

Merzuk, "Gazze'deki yerli, yabancı, uluslararası tüm medya organları hedef haline geldi. Bugün Filistin halkının yanında duran herkes hedefe dönüştü." ifadelerini kullandı.

Radyonun toparlanacağını ve yakında yeniden yayına başlayacağını aktaran Merzuk, şunları kaydetti:

"Basın mensuplarına yönelik ihlalleri belgeleyen tüm kurumlara İsrail'in özellikle Filistinli habercileri kasıtlı olarak hedef aldığını vurguluyoruz."

GAZZE'DE MEDYA BİNASININ VURULMA ANI

  • Etiketler :
  • Haberler -
  • Siyaset
  • Dünya
  • İsrail
  • Dış Politika

Sayfa Yükleniyor...