İran'ın dini lideri Hamaney, merakla beklenen cuma hutbesinde seçimlere hile karıştırıldığı iddialarını yalanladı ve halka itidal çağrısı yaptı.
Tahran Üniversitesi'ndeki cuma hutbesinde on binlerce kişiye hitap eden İran'ın dini lideri Ayettulah Ali Hamaney, 1979 İslam devriminin ardından seçimlere en büyük katılımın gercekleştiğine dikkat çekti.
Hamaney, İran halkının ülkelerinin geleceklerine duydukları güvenle sandık başına giderek devrime duydukları güveni gösterdiklerini belirtti.
İran dini lideri şöyle konuştu:
"Demokrasiye güven olmasaydı seçimlere katılım oranı bu kadar yüksek olmazdı. İran'ın düşmanları seçimlerin güvenirliliğini sarsmaya çalıştı. Halkımız bu tuzağa düşmesin. Seçimler şeffaf bir ortamda gerçekleştirildi, tüm adaylar İslam devrimine bağlı ve ülkeye hizmet etmiş sadık kişiler."
Hamaney, bu sözleriyle kendi otoritesinin ve İslam devriminin tehdit altında olduğu yönündeki yorumlara cevap vermiş oldu.
Ayetullah Hamaney, eski Cumhurbaşkanı Haşimi Rafsancani'nin otoritesini sorguladığı yönündeki iddialara da cevap vererek "Rafsancani'yle görüş ayrılıklarımız olması doğal ama o da İslam devrimine bağlı" dedi.
Üst düzey yetkililer arasında görüş ayrılıkları olabileceğini ama rejimde çatlak olmadığını söyleyen dini lider Hamaney, kendi iç ve dış politikasının Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'a yakın olduğunu söyleyerek Ahmedinejad'a verdiği desteği bir kez daha dile getirdi. Hamaney, "Ahmedinejad'a karşı yalan belge sunuldu" diye konuştu.
Seçimlere hile karıştırıldığını yönündeki iddialara da cevap veren Hamaney, "İslam devriminde kimse halkın oylarını manipule edemez. Tüm oylar İslam devrimi için kullanıldı. 11 milyon oy farkı hile olamaz" dedi.
KAOS ÇIKARSA, SORUMLUSU PROTESTOCULAR
Hamaney sözlerini şöyle sürdürdü:
"Seçimler tüm dünyaya dini demokrasimizi gösterdi. İran'ın düşmanları seçimleri sorgulayarak İslam devriminin meşruiyetini hedef aldı ve devrimi sorgulatmak istiyorlar. Dış güçler seçimlere şüphe düşürüyor."
İran dini liderinin adaylara ve özellikle de Musevi'ye mesajları vardı:
"Adaylar aşırılığa kaçmamalı, dökülen kandan adaylar sorumlu olur. Seçim sonucu sandıkta çıkar, sokakta değil. Sokak eylemleri kabul edilemez ve sona erdirilmeli. Adayların sonuçlara itiraz etme hakkı bulunuyor ancak bu yasal yollardan gerçekleştirilmeli. Rejim, sokak gösterileri nedeniyle adayların yasadışı taleplerini kabul etmeyecektir."
Hamaney ülkede çıkabilecek kaostan protestocuları sorumlu tutacaklarını da vurguladı.
SESSİZ YÜRÜYÜŞE İZİN ÇIKMADI
Öte yandan yarın yapılması planlanan 'sessiz protesto' yürüyüşü için henüz izin alınamadığı belirtildi.
Cumhurbaşkanı adaylarından Mir Hüseyin Musevi'nin seçim bürosunun, İnkılab ve Azadi meydanları arasındaki güzergahın gösteri için tahsis edilmesi talebine henüz cevap verilmediği kaydedildi.
Tahran Valiliği, itirazların yasalar çerçevesinde yapılması gerektiğini, hukuki yollar varken çözümün sokakta aranmasının bir anlam ifade etmediğini açıkladı.
Seçim sonuçlarına itiraz amacıyla pazartesinden beri yapılan dört büyük 'sessiz protesto' yürüyüşleri için de izin alınmamıştı.
Önceden ilan edilmemesine rağmen on binlerce kişinin kilometrelerce alanda saatlerce süren eyleminde polise rastlanmamıştı.
Gösteri ve yürüyüş kanununa göre, kamu malına zarar verilmediği ve halkın güvenliği tehdit edilmediği sürece izinsiz de olsa halkın gösteri yapmasına polisin müdahale etme yetkisi bulunmuyor.
Öte yandan, Uluslararası Af Örgütü, İran'da seçimlerin ardından başkent Tahran'da düzenlenen protesto gösterilerinde ölü sayısını 10'a düşürdü.
İlk olarak Tahran'daki gösterilerdeki ölü sayısının 15 olduğunu iddia eden Af Örgütü bir sonraki açıklamasında, İran devlet radyosunca 7 olarak duyurulan ölü sayısının kendi tespitlerine
göre 10 olduğunu belirtildi.
Merkezi İngiltere'nin başkenti Londra'da bulunan örgütün sözcüsü daha önce yaptığı açıklamada, 15 kişinin öldüğünü, ölenlerden beşinin öğrenci olup olmadığının anlaşılamadığını belirtmişti.
- Etiketler :
- Haberler
