Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın, Mari deniz üssünde 11 Temmuz'da meydana gelen ve 13 kişinin ölümüne yol açan patlamayla ilgili yarın ifade vereceği bildirildi.
Mahi gazetesi, Hristofyas'ın yarın ilk kez, patlamayla ilgili konuları araştırmak üzere oluşturulan komite önünde sorulara yanıt vereceğini yazdı.
Habere göre Hristofyas, önce komite huzuruna çıkacak ve konuşmasını yapacak, ardından da Komite Başkanı Polis Poliviu'nun sorularına yanıt verecek. Gazete, Hristofyas'ın yarın patlamada hayatını kaybedenlerin aileleriyle de karşı karşıya geleceğini kaydetti.
Bu arada, Hristofyas'ın Mari deniz üssündeki 13 kişiyi öldüren patlayıcıların tehlikeli olduğunu bildiğini gösteren belgenin ortaya çıkması üzerine siyasi partiler Rum lideri eleştiri yağmuruna tuttu.
DİSİ Basın Sözcüsü Haris Georgiadis, gün ışığına çıkan belgelerin, Hristofyas üzerinde odaklanan siyasi sorumlulukların boyutunu ortaya koyduğunu ifade etti.
DİKO Başkan Yardımcısı Nikolas Papadopulos da belgenin, yaşanan trajedinin siyasi sorumlusunun Hristofyas olduğunu gösterdiğini söyledi. Papadopulos, pazartesi günü Hristofyas'ın bu ağır sorumluluğu üstlenmesini beklediklerini belirtirken, DİKO Genel Sekreteri Kiriakos Kenevezos ise, Hristofyas'ı yalan söylemekle suçladı.
SİYASİ SORMLULUK
EDEK Basın Sözcüsü Dimitris Papadakis, gerek BM ve AB büyükelçilerin ifadelerinin, gerekse dün yayımlanan belgenin siyasi sorumlulukları açığa çıkardığını ifade etti.
EVROKO Siyasi Büro üyesi Stavros Violaris de yarın Hristofyas'ın patlamayla ilgili araştırma yapmak üzere oluşturulan tek kişilik komiteye vereceği ifadede, siyasi ve diplomatik görüşmelerdeki ilgili tüm belgelerin de eklenmesini istedi.
Çevreciler ve Ekologlar Hareketi Genel Sekreteri Yoanna Panayotu ise tek kişilik komite çerçevesinde dün ışığına çıkan belgelerin, siyasi sorumluluğun Hristofyas'ta olduğunu daha da netleştirdiğine işaret etti.
HÜKÜMET NE DİYOR?
Öte yandan Hükümet Sözcüsü Stefanos Stefanu, belgenin Hristofyas'ın Suriye ve İran'ı patlayıcıların imha edilmesine ikna etmek için çalıştığını gösterdiğini söyledi.
Belgede bahsedilen toplantının, yükle ilgili güvenlik sebeplerinden dolayı değil, yükün imhasının ileri götürülmesi için yapıldığını söyleyen Stefanu, belgedeki yer alan ifadelerde yükün tehlike durumuna ilişkin doğru değerlendirmenin yapılmadığına belgede "bazı tehlikelerden" bahsedildiğine dikkati çekti.
- Etiketler :
- Haberler
