Iraklı Kürtlerle barış coğrafyası kurmak

Uluslararası Kriz Grubu'nun son raporunda, "Iraklı Kürtler Türkiye'ye katılmak istiyor" iddiası yer aldı. NTV Haber  Müdürü Mete Çubukçu, iddiayı değerlendirdi.

Uluslararası Kriz Grubu'nun Irak Kürdistan’ı ile ilgili son raporuna göre, Iraklı Kürtler Türkiye'ye katılmak istiyor. Raporda, Musul eyaletini de kapsayan bir bölgenin Türkiye’ye bağlanmasının kendileri açısından en avantajlı senaryo olduğu söylenmiş.


Bu senaryo 1930’lu yıllarda bazı aşiretler tarafından dile getirilmiş, Özal döneminde de tartışılmıştı. Zaman zaman dile gelen bu talep ya da zihin jimnastiği yeni bir şey değil ama zamanlaması açısından önemli. Çünkü, geçen hafta Irak Bölgesel Kürt Parlamentosu anayasa taslağını kabul etti. Bu taslağa göre Kürt halkının kendi kaderini tayin etme hakkı gizli tutuluyor ve Kerkük Kürt Bölgesinde gösteriliyor. Aynı şekilde "tartışmalı sınır bölgeleri" olarak tabir edilen Hanekin gibi bölgeler de Kürt bölgesi sınırları içinde gösteriliyor. Haritada Hanekin olunca işin içine Musul kent merkezi olmasa da, Musul eyaleti de giriyor.

IRAKLI KÜRTLERİN YÜZÜ TÜRKİYE’YE DÖNÜK
Bölgeden aldığımız haberler bu taslağın hem Irak, hem çevre ülkeler, hem de ABD tarafından tepki aldığı. Bu yüzden 25 Temmuz’da yapılacak seçimlerde taslak halk oyuna sunulmayacak. Ama Kürtler bu taslakla niyetlerini beyan etmiş durumdalar.

Iraklı Kürtlerin tabii ki böyle bir irade beyan etme hakları var. Ama ne kadar gerçekçi olduğu tartışılır. Söylenen şu: Irak Kürt yönetimi Türkiye’den gelecek tepkileri minimize etmek için Türkiye ile konfederasyon formülünü dile getirdi.

Geçen sene Erbil’de KDP’nin en üst düzey yönetimi olan Politbüro Divan Başkanı Dr. Fuat Hüseyin ile görüşürken Türkiye ile ilişkileri geliştirmek istediklerini, Sünnilerin Arap ülkelerine, Şiilerin ise yüzlerini İran’a çevirdiğini söylemiş, kendilerine tarihi, duygusal, coğrafi ve çıkarları açısından en yakın ülke olarak Türkiye’ye gördüklerini ifade etmişti. “Oysa Türkiye bunu anlamak istemiyor” demişti. Kriz grubunun raporu da Kürt siyasilerin sohbetlerde söylediklerinin resmileştirilmiş bir belgesi niteliğinde.

BARZANİ KONFEDERASYONA SICAK BAKIYOR
Irak Kürdistan’ından bazı konuları yazmak hala kolay değil, ama işte konuşulanlar:

Bölgenin Türkiye’ye bağlanması ile ilgili resmi bir görüş yok. Ancak, Barzani’nin kafasındakiler biliniyor. Nitekim, Mesud Barzani kişisel sohbetlerinde çevresine bu görüşü dile getiriyor, ileride Türkiye’yle bir konfederasyona sıcak bakıyor. Molla Mustafa Barzani’nin ‘biz Osmanlı çocuklarıyız. Bizi Türkiye himayesi altına alsın’ sözleri hatırlatılıyor.

Bölgesel Başbakan Neçirvan Barzani şaka yollu da olsa "Irak yönetimi petrol payından bize yüzde 17 bile vermiyor. Türkiye gelsin bizim petrolü çıkarsın, taşısın, geliri yarı yarıya paylaşalım" diyor. Ayrıca, gelecekte muhtemel bir entegrasyonla ilgili yasal düzenlemelerde zaten var. Irak anayasasının 110. maddesi merkezi hükümetin yetkileri ve bölge yönetimlerinin yetkilerini anlatıyor. Bölge yönetimleri diğer ülkelerle ekonomik, insani, kültürel ilişkiler kurabilir deniyor. Bu madde yani entegrasyon, Irak’ın parçalanması durumunda hayata geçirilebilir” deniyor.

BARIŞ ÇOĞRAFYASI KURULABİLİR
Irak Başbakan Yardımcısı ve KYB’nin önemli ismi (muhtemelen Kürt bölgesinin de müstakbel başbakanı) Behram Salih’e dayandırılan rapordaki satırlar düşünülmesi gereken, ama reel politik açısından gerçekçi olmayan bir tespit taşıyor. Çünkü ABD bölgeden çekildikten sonra Kürtlerin dayanabileceği ülke Türkiye ve Türkiye ile ilişkilerin olabildiğince gelişmesi gerekiyor. İlişkiler de şu sıralar gayet iyi. Yoksa 'Misak-i Milli'nin yeniden canlandırılması, Türkiye’nin böyle bir girişime öncülük etmesi Arap dünyası ve İran’la olan ilişkileri çok zora sokar. Ama ideal olanı önyargıların kırılıp ekonomik, siyasi ilişkilerin en üst düzeye taşınması, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Kürtlerin soydaşlarının yaşadığı bir bölgeyle barışçıl ilişkilerin kurulması. Bu durum fiili sınırı zaten görünmez kılabilir. Bir Iraklı Kürdün cümleleriyle: “En hayırlısı Türkiye’nin kendi Kürtleriyle barışarak Iraklı Kürtlerle yakın ilişki kurması ve yeni bir barış coğrafyası yaratması” gibi görünüyor.

Sayfa Yükleniyor...