‘İran’da sonucu katılım oranı belirler’

İran’da, Ahmedinejad ile eski başbakanlardan Musevi arasında geçmesi beklenen Cumhurbaşkanlığı seçimi bugün yapılacak.

4 adayın yarışacağı seçimle ilgili Canlı Gaste’ye konuşan eski tahran büyükelçisi Volkan Vural, sonucu katılım unsurunun belirleyeceğini, ilk turda sürpriz olmadığı takdirde sonuç alınamayacağını, kazanması durumunda Musevi’nin Batı tarafından daha iyi algılanacak bir söylem geliştireceğini düşündüğünü söyledi.

Vural’ın açıklamaları şöyle:

İran’daki seçimleri, ülkenin kendi şartları içinde düşünmek lazım. Bir kere bütün adaylar bir kurul tarafından inceleniyor ve İslami rejime uygun adaylar kabul ediliyor. 4 isim dışında adaylar da vardı ancak bunlar kabul edilmedi.

Bu yarışta reformistler ve daha muhafazakar bir cenah mücadele edecek. Muhafazakar kanadın adayları şu anki Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile benim de yakın dostum olan eski Devrim Muhafızları Komutanı Muhsin Rızai. Eski başbakan Mir Hüseyin Musevi ile Mehdi Kerrubi ise reformistlerin adayları.

İki aday ön plana çıkıyor; Ahmedinejad ve şahsen çok iyi tanıdığım Musevi. Yarış bu ikisi arasında geçecek. Sonucu ne tayin eder derseniz, bence katılım unsuru belirleyici olacak. Seçime katılımın yüksek olması, adaylardan birine daha ön plana çıkaracaktır.

İki turlu seçim olacak ve kazanmak için yüzde 50’nin üzerine çıkmak gerekecek. Ama ben bunun olacağını zannetmiyor; gerçekleşirse de sürpriz olur. İkinci turda ne olacağını ise ilk turun sonuçları belirler. Eski Başbakan Musevi, öyle görülüyor ki gençlerin ve daha çok kentli kadınların oylarını alacak. Ahmedinejad ise kırsal ve daha muhafazkar kesimlerin oylarını toplayacak. Katılım artarsa Musevi’nin şansı da artar diye düşünüyorum.

Kazanırsa, Musevi’nin gündemi Ahmedinejad’dan farklı olacaktır. Yalnızlık içinde olan ülkede, petrol fiyatlarının düşmesiyle de sıkıntı çekiliyor. İşsizlik artmış durumda. Nüfusun aşağı yukarı yüzde 70’i 30 yaşın altında. Musevi her şeyden önce ekonomik açılımlara önem verecektir; Irak savaşı sırasında da yoksulları koruyan politikalar uygulamıştı.

Musevi’nin zaferi durumunda, ABD ile ilişkilerde ben bir yumuşama bekliyorum. Ama şunu da belirtmek gerekir ki, İran’da güç dengeleri çok dağılmış durumdadır. Rejim içerisinde radikal değişiklikler yapmak çok zordur. Ama ben en azından, Ahmedinejad’dan farklı olarak Musevi’nin, Batı tarafından daha iyi algılanacak mesajlar vereceğini düşünüyorum.