Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, BM Genel Kurulu'nda konuştu. Davutoğlu konuşmasında Hz. Muhammed'i aşağılayan karikatür ve filme değindi.
Dine karşı işlenen suçların da nefret suçları kapsamına alınması gerektiğini dile getiren Davutoğlu, "İslamafobi yeni bir ırkçılık haline geldi" dedi.
Davutoğlu konuyla ilgili şunları söyledi:
"Hz. Muhammed'e (SAV) karşı yapılan saldırılardan bahsedeceğim. İnsanları birbirine düşürmeyi hedefleyen saldırılardı bunlar. Burada İslam'ın ve başka dinlerin değerlerini korumalıyız. Her türlü ayrımcılık ortadan kaldırılmalıdır. Maalesef İslamafobi yeni bir ırkçılık haline geldi. Bu kesinlikle ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez.
Özgürlük sorumluluk demektir. İslamafobinin amacı Müslümanlar'dan hayali ve soyut bir düşman yaratmaktadır. Ama hiçbir saldırı İslam'ın yüzünü karartamayacaktır. Dinlere hakaret edilmesine karşı herkesin bir şeyler yapması gerekiyor. Dine karşı işlenen suçlar, nefret suçları kapsamına alınmalı.
Hem ifade özgürlüğü hem de başka bir kişinin hakarete uğramasını engelleyecek bir denge sağlamalıyız. Bir araya gelerek nefret suçlarına ve dine karşı işlenen suçlara karşı bir belge hazırlamalıyız."
'ŞİMDİ DEĞİLSE NE ZAMAN'
Davutoğlu, konuşmasında BM'yi; Filistin, Azerbaycan, Suriye, Kıbrıs ve Myanmar'da devam eden krizlerde etkisiz kalmakla eleştirdi.
Kurumun harekete geçme konusunda başarısız olduğunu kaydeden Dışişleri Bakanı, 'Eğer temel insan hakları, siyasi güç hesapları için kurban ediliyor hatta BM Güvenlik Konseyi'ndeki bazı ülkeler arasında pazarlık konusu yapılıyor ve feragat dahi edilebiliyorsa evrensel insan hakları ve güvenlik nasıl sağlanabilir Şimdi değilse ne zaman birlik ve beraberlik içinde hareket edeceğiz Birleşmiş Milletler değilse, kim bize önderlik edecek'' ifadelerini kullandı.
'TERÖRİZME KARŞI BİRLİK YOK'
Davutoğlu, teröristlerin acımasızca saldırmaya ve masum insanların canlarını almaya devam etmesine karşın, ''terörizm'' melanetine karşı da halen etkin bir uluslararası işbirliği ve dayanışmanın gösterilmediğini belirterek, şöyle konuştu:
''Bugün aynı zamanda, bazı devletler de devlet terörü uygulamakta ve bizzat korumak zorunda oldukları masum vatandaşlarının hayatlarına kıymaktadır. Ancak bunun cezasıyla yüzleşmemektedirler. Suriye'de, Somali'de, Filistin'de, Afganistan'da, Myanmar'da ve başka birçok yerde yaşayan insanların haklarını kendimizinkiyle eşit görmediğimiz takdirde, nasıl özgürlük ve adaletten bahsedebiliriz ''
'BM ÖZÜR DİLEYECEK'
Davutoğlu, öncesinde ise İngiliz yayın kuruluşu BBC muhabiri Jeremy Bowen'un sorularını yanıtladı. Röportajda Davutoğlu'nun eleştirilerinin hedefinde BM vardı.
BM'yi sorunu çözmede yetersiz kalmakla suçlayan Davutoğlu, "Korkarım ki birkaç yıl sonra bir başka Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Suriye'ye gidip yaşananlara tepkisiz kalındığı için özür dilemek zorunda kalacak" diye konuştu.
'DAHA BÜYÜK RİSKLERLE KARŞILAŞILACAK'
Suriye topraklarında oluşturulacak tampon bölgenin, Beşşar Esad'a sivilleri öldürmeyi durdurması konusunda bir uyarı olacağını belirten Davutoğlu, "Eğer bugün bu saldırılardan kaçan kadınlar ve çocuklar için bazı kararlar verilmezse, gelecekte çok daha büyük risklerle karşı karşıya kalırız" dedi.
'TÜRKİYE'DE 90 BİN SIĞINMACI VAR'
Suriye'nin komşusu Türkiye'nin de yaşanan savaşa bölgedeki her ülke kadar maruz kaldığını dile getiren Davutoğlu, Suriye'deki iç savaş nedeniyle Türkiye'ye 120 bin sığınmacının giriş yaptığını ve bunlardan 90 bininin kamplarda yaşadığını söyledi.
BBC'YE YALANLAMA
Davutoğlu, sonrasında yaptığı açıklamada ise röportajda söylediği ifade edilen 'Suriye'de güvenli bölge için savaş riski göze alınmalı' sözlerinin gerçeği yansıtmadığını bildirdi.
Davutoglu, "Mülakatta Suriye'de savaş riski alınmalı şeklinde bir ifadem olmadı. Türkiye olarak bu konudaki tutumumuz net. Suriye'de bugün ciddi bir insanlık dramı yaşanıyor ve bu dram her geçen gün daha da derinleşiyor" dedi.
Bunun üzerine İngiliz yayın kuruluşu BBC de haberi düzelterek tekrar yayınladı.
- Etiketler :
- Haberler
