Mübarek gitti ordu mu geldi?

Mısır’daki halk isyanı, 18. gününde amacına ulaştı ve 30 yıldır ülkeyi yöneten Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek görevini bıraktı. Ülke yönetiminin Yüskek Ordu Konseyi’ne devredilmesi, halk devrimine gölge düşürür mü?

Mısır’da Hüsnü Mübarek dönemi bitti.


30 yıldır ülkeyi yöneten Mübarek, halk isyanın 18. gününde görevi bıraktığını açıklarken, yönetim Yüksek Ordu Konseyi’ne geçti. 'Halk isyanı ordu darbesiyle mi sonuçlandı?' soruları akla gelirken, Kahire’den bir ses "Bu öncekilere benzer bir el koyma değil" sesi yükseldi.

Mübarek’in görevi bırakmasının ardından, yönetimin orduya geçmesi NTV yayıında değerlendirildi.

(NOT: Programdan kısa süre sonra Mısır ordusu sözcüsünden açıklama geldi. Mübarek’e saygılarını sunan sözcü, ölenler için üzgün olduklarını önlerindeki süreçte nasıl hareket edeceklarini planladıklarını söyledi. Sözcünün en önemli mesajı ise, "Ordu halkın meşruiyetine alternatif değildir" oldu.)

Oğuz Haksever sordu, Amerikan Kahire Üniversitesi’nden Prof. Mustafa El Sadi, gazeteciler Sami Kohen ve Cengiz Çandar yanıtladı. Soru, yönetimin orduya geçmesini ne anlama geldiğiydi.

EL SADİ: BU BAŞKA BİR ŞEY
"Bence bu Ortadoğu’da 1960’larda, 1970’lerde de başka coğrafyalarda olduğu gibi yönetime el koyma değil. Bu, silahlı güçlerin daha demokratik bir rejime geçişte gözetmen olması. Olağanüstü halin kaldırılması, özgür seçimlerin gerçekleştirimesi, gerekli tüm değişikliklerin yapılması ele alınacaktır.

Bence ordu burada garantör rolünde olacak ki Mısır daha demokratik bir hükümete geçiş yapabilsin. Bence bu Mısır’daki devrimci ruhun ortaya çıkardığı bir durum. Genç kesimler süreci gerçekleştirdiler ve barışçıl bir devrim yaptılar. Yapılacak en radikal şey Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na yürümek ve el koymaktı. Ordu da, bu sürece geçilmemes için devreye girdi ve halk da bunu kabul edecektir.

Askeri bir süreç yaşanacağını ve Yüskek Ordu Konseyi’nin uzun süre yönetimde kalacağını düşünmüyorum."

SAMİ KOHEN: ZOR BİR DÖNEM
"Burada ilk etapta önemli olan Mübarek’in gitmiş olması. Bu halkın gücünü gösteriyor. Dün akşam, eylüle kadar iktidarda kalacağını, bir takım yetkilerini paylaşacağını söyledi ama bugünkü müthiş halk hareketi karşıısnda doğru olanı yaptı. İstifası halk hareketinin amacıydı. Hareketin içinde her çeşit insan var. İlk amaç da Mübarek’in gitmesiydi ve bu oldu.

'Şimdi ne olacak?' derseniz, zor bir dönem başlıyor ve geçiş kolay olmayacak. Askeri bir rejim var. Kaçınılmaz olarak var çünkü burada organisazyonlar yok, biri gidince bir başkası gelemiyor. Köklü ve anayasal değişiklikler yapılması gerekiyor. Bunları kim yapacak; bir lider de yok, umarım eylül ayına kadar geçiş döneminde ordu, muhalefetle ve halk hareketinin önderleriyle diyalog kurarak bu işi başarırı. Ordu bunu yaparak seçime giderse, o zaman demokratik rejim için gerekli ortam yaratılır. Ama yarından itibaern zor bir geçiş dönemi başlıyor."

ÇANDAR: BİLDİĞİMİZ DARBE DEĞİL
"Bu bizim Türkiye’de bildiğimiz tür bir darbe değil. Zaten Mısır’da net bir şekilde ordu ve yönetimin sınırları ayrılmış değil. Mübarek asker kökenli ve başkomutandı. Temel kurumların orduya dayandığı bir yapıdan bahsediyoruz..."

Sayfa Yükleniyor...