Musevi meydan okudu, Hamaney'i suçladı

Reformcu Musevi hükümete meydan okudu, dini lider Hamaney'i eleştirdi; bu bir ilk.

İran'da, reformcuların seçimi kaybeden cumhurbaşkanı adayı Mir Hüseyin Musevi, Tahran sokaklarını savaş alanına çeviren çatışmaların ardından bir dizi açıklama yaptı.

Musevi, hükümetin sansürü nedeniyle doğrulanamasa da bazı kaynaklara göre 19 kişinin öldüğü dünkü çatışmaların ardından, dini liderlik görevine geldiği 1989'dan bu yana 'dokunulmaz' olan Hamaney'i eleştirdi.


Yandaşlarına Tahran'ın güneybatısındaki Ceyhun semtinden seslenen, tutuklanması durumunda ülke çapında grev yapılmasını isteyen; 'Şehitliğe hazırım, yolumda yürümeye devam edeceğim" diyen Musevi, Hamaney'i de, isim vermeden internet sitesinden suçladı: ''İslam Cumhuriyeti'nin cumhuriyetçi özelliğini tehdit etmekte ve yeni siyasal bir sistem dayatmayı amaçlamakta.''

AFP'ye göre, Musevi'nin bu açıklaması, yayımlandıktan yaklaşık 1 saat sonra internet sitesinden geri çekildi. Açıklama, kısa süre sonra aynı biçimde yeniden yayımlandı. Sitede, Musevi'nin açıklamasının neden geri çekildiğine ve yeniden yayımlandığına ilişkin bilgi verilmedi.

Hamaney'in dini liderlik görevine geldiği 1989'dan bu yana hiçbir İranlı siyasi, dini lideri bu biçimde eleştirmeye cesaret edememişti.

HÜKÜMETE MEYDAN OKUDU
Ayrıca Mir Hüseyin Musevi'den hükümete meydan okuyan bir açıklama da geldi.

Fars Haber Ajansı’na göre, açıklamasında rejime karşı olmadığını söyleyen Musevi, hükümetin yasal gösterilere izin vermemeyi sürdürmesi halinde ise bunun sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalacağını belirtti.

Musevi ne olursa olsun destekçilerinin yanında olmayı sürdüreceğini vurguladı.

TAHRAN SOKAKLARI SAVAŞ ALANINA DÖNDÜ
İran polisinin "seçim sonuçlarının protesto edileceği eylemlere müsamaha gösterilmeyecek" açıklaması yapmasına rağmen reformcular sokaklara çıktı.

Reformcu aday Musevi'nin çağrı yapmamasına rağmen, yandaşları Tahran Üniversitesi yakınlarında toplandı.

Polis, birkaç bin kişilik gruba gözyaşartıcı gaz ve tazyikli suyla müdahale etti. Musevi yandaşlarının Tahran'ın güneyinde Ahmedinejad'ı destekleyenlerin merkezini ateşe vermesi üzerine de taraflar arasında çatışma çıktı.

HUMEYNİ'NİN MEZARINA SALDIRI GİRİŞİMİ
Öte yandan olaylar öncesi, bomba yüklü araçla İran İslam Cumhuriyetinin kurucusu Ayetullah Humeyni’nin mezarının bulunduğu alana girmek isteyen bir kişi, son anda güvenlik güçleri tarafından fark edildi.

Bunun üzerine araçtan inerek mezarın olduğu tarafa doğru koşan saldırgan, mezara ulaşamadan üzerindeki bombayı patlattı.



Tahran'daki olayları NTV'ye değerlendiren Eski Dışişleri Bakanı İlter Türkmen, ülkedeki rejimin uzun süre devam etme şansının kalmadığını ifade etti.

Seçimlerin yenilenmesi konusunda, "Böyle bir ihtimal olduğunu düşünmüyorum. Bu aynı zamanda teslimiyet anlamına gelecektir. Yani rejim, 'sokağa teslim olduk' şeklinde algılanacağını düşünüyor" diyen Türkmen, "Şah'ın devrildiği günlerde de bu tür olaylar yaşanmıştı. Ancak o gün ile bugün arasında büyük bir fark var. O zaman İran ordusu Şah'a sadık kalmamıştı. Mollalar, bundan ders çıkardığı için kendilerine bağlı bir yapı oluşturdular. Neredeyse milli ordu kadar güçlü bir muhafız gücü yarattılar. Mutlaka sokakta hakimiyeti sağlayacaklardır. Bu süre zarfında ne kadar kan dökülür onu kestirmek oldukça zor" şeklinde konuştu.

Olaya bir de rejim açısından bakmak gerektiğini belirten Türkmen, "Bu rejimin uzun süre daha devam etme ihtimali zayıf. Tabi ki 1-2 seneden bahsetmiyorum ama 10-15 sene içinde rejim sarsılacaktır. Yetişen yeni kuşaklar, küreselleşen , içe kapanıklığı geride bırakan bir İran var artık. Bu hareketin bir başlangıç olduğunu söylemek mümkün ama bu uzun bir süreç olacak" ifadelerini kullandı.

"Bu olaylar bekleniyordu. Özellikle kadınlarda bugünkü rejime bir isyan var" diyen Türkmen sözlerini şöyle tamamladı: "Burada bir çelişki de var. Bu rejim kadınlara okuma yazma imkanını artırdı. Kadınlar da daha liberal oldu. Dikkat ederseniz bizdeki gibi türban takmıyorlar; saçları gözüküyor. Bu kafa tutma sembolü olmaya başladı. İran'ın eğitimli bir gençliği, birikimli insanları ve bunlara dışarıdan büyük bir destek var..."




İran Emniyet Genel Müdür Vekili Ahmet Rıza Radan, seçim sonuçlarına itiraz için yapılan gösterilerin neden olduğu maddi ve manevi zararlar hakkında bilgi verdi.

Sonuçların ilanından bugüne dek 400 polisin yaralandığını belirten Radan, ayrıca 700 bina, 300 banka, 300 özel araç ile 300 işyerinin tahrip edildiğini söyledi.

Radan, izinsiz gösterilerin halkın günlük yaşamını olumsuz etkilediğini ve şu ana dek 10 bin şikayet aldıklarını bildirdi.

Tahran Acil Servisi de son 1 haftaki olaylarda yaralananların hastanelere nakledilmesinde 50 ambülansın görev yaptığını açıkladı.

İran Devlet Televizyonu, korsan gösterilerin ilk 3 gününde meydana gelen olaylarda 8 kişinin yaşamını yitirdiğini duyurmuştu.

Seçim sonuçlarına itiraz için pazartesi, salı, çarşamba ve perşembe günleri onbinlerce kişinin katıldığı ''sessiz protesto'' eylemi ve yürüyüşünde herhangi bir gerginlik çıkmamıştı.

Cumhurbaşkanlığı seçimini yitiren Mir Hüseyin Musevi'nin seçim ofisi, seçimlerin ilanından sonraki ilk 3 günde korsan gösteri yaparak can ve mal kaybına neden olan kişi ve gruplarla bir ilgisi olmadığını açıklamış, yaşamlarını yitirenlerin anısına yas ilan etmişti.

Bu arada bugün yapılması planlanan gösterinin iptalinden haberdar olmayan bir grubun İnkılab Alanı'nda toplandığı bildirildi.

İran Devlet Televizyonu, polisin uyarısına karşın izinsiz gösteriyi sürdürmek isteyenlerin gözaltına alınmalarıyla ilgili görüntülerini yayımladı.

Sayfa Yükleniyor...