Türkiye'nin CPT listesine ret

Türk hükümetinin Avrupa İşkence ve Kötü Muameleyi Önleme Komitesi (CPT) üyeliği için Avrupa Konseyi'ne önerdiği isimler, kriterlere uymadığı için reddedildi.

Türk hükümetinin Avrupa İşkence ve Kötü Muameleyi Önleme Komitesi (CPT) üyeliği için Avrupa Konseyi'ne önerdiği isimler reddedildi.

Avrupa kıtası genelinde tutukluluk, gözaltı ve cezaevlerinin durumu konusunda devletlerarası referans organ olan CPT'nin yeni Türk üyesinin bu ay Strasbourg'da seçilmesi gerekiyordu. Ancak Türk hükümetinin, Adalet bakanlığı aracılığıyla, Komite'nin seçimini yapacak olan Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'ne (AKPM) sunduğu 3 kişilik liste, "kriterlere uymadıkları gerekçesiyle" reddedildi. AKPM, Türk hükümetinden kriterlere uygun yeni bir liste istedi.

AKPM'nin listeyi reddetmesinin başklıca nedeninin, önerilen isimlerin aday olarak belirleniş biçimlerinin saydamlık içinde yapılmamış olması ve CPT üyeliği yapacak kapasiteye sahip olmamalarından kaynaklandığı öğrenildi. Adayların, Dışişleri bakanlığı ile birlikte CPT ile doğrudan muhatap olan Adalet bakanlığında çalışan memurlardan oluşmasının da listenin geri çevrilmesinde rol oynadığı söyleniyor.

AKPM, CPT üyelerinin seçimi konusunda 2007 yılında bir karar almış, kararda, ulusal planda saydamlık içinde belirlenmeyen, cinsiyet eşitiliği ilkesine uymayan ve CPT üyeliği yapacak kapasiteye sahip olmayan adaylardan oluşacak listelerin geri çevrileceği belirtilmişti.

CPT'nin temel belgesi olan 1987 tarihli İşkence ve İnsanlık Dışı veya Aşağılayıcı Muamele ve Cezaların Önlenmesine İlişkin Avrupa Sözleşmesi, CPT üyelerinin bağımsız ve tarafsız uzmanlardan oluşmasını öngörüyor. Sözleşme uyarınca CPT heyetleri gözetim merkezlerine sınırsız erişim ve buralarda herhangi bir kısıtlamaya tabi olmaksızın dolaşma ve denetim hakkına sahipler. CPT'nin temel ilkelerini ise işbirliği ve gizlilik oluşturuyor. CPT'nin üye devletler hakkındaki raporları devletlerin işbirliği ve onayıyla yayımlanabiliyor. Ancak bir devlet işbirliğini reddederse CPT bir kamu açıklaması yapabiliyor.

CPT'nin şu anda Türkiye hakkında gündemindeki en önemli madde Abdullah Öcalan'ın tutukluluk koşulları. CPT, 2000 yılından bu yana Öcalan'ın "tecrit" koşullarına son verilmesini ve başka tutuklularla temas içinde olabileceği bir ortamın yaratılmasını istiyor. Türk hükümeti de CPT'nin bu uyarıları çerçevesinde Öcalan'ın tecrit koşulları sorununa çözüm bulunacağı konusunda geçtiğimiz aylarda CPT'ye güvence verdi. Bu çerçevede İmralı adasına yeni mahkumların yerleştirilmesi gündemde. CPT'nin bu konuda sonbahar ayları ya da gelecek yıl başlarında bir karar alması bekleniyor. Öcalan'ın tecrit durumuna son verilmemesi halinde CPT'nin bir kamu açıklaması yaparak Ankara'yı kınayabileceği belirtiliyor.

Sayfa Yükleniyor...