'Türkiye'yi bekleyen riskler de var'

Türkiye'nin bölgesel bir güç olarak yükselişi ile ilgili makale yayınlayan Financial Times, "Erdoğan'ın Arap sokaklarındaki popülaritesi Hizbullah lideri Nasrallah'ı bile geride bıraktı" yorumunu yaptı.

'Türkiye'yi bekleyen riskler de var'

Financial Times Türkiye'nin bölgesel bir güç olarak yükselişi ile ilgili tam sayfa bir değerlendirme yayımladı.

Gazete, uzun zaman boyunca batının Ortadoğu'daki en güvenilir müttefiği olan Türkiye'nin başka bağlar kurarken, Batı'ya arkasını dönmemekte ısrar ettiğini yazıp, "bölgesel liderlik çabasının riskler barındırdığını" da yazdı. Türkiye'nin iç politikada sorunlar ile uğraşmak zorunda kalması, İran siyaseti nedeniyle ABD'de bazı çevrelerin Türkiye'yi güvenilmez görmeye başlaması, gazetenin bahsettiği riskler arasında.

Gazete Filistin konusundaki çıkışın Erdoğan'ı Nasrallah'tan daha popüler hale getirdiğini belirtirken, "ABD Türkiye'yi uzaklaştırmayı göze alamaz, ancak Washington'da bazı çevreler Türkiye'nin artık güvenilmez bir ortak olduğunu söylüyor" yorumunu yaptı.

Gazetenin muhabirleri Delphine Strauss ve David Gardner, yazılarına Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun bir hafta içinde Toronto, Brüksel, Bişkek ve Londra'yı, bir başka hafta içinde ise Lizbon'dan Kabil'e kadar bir bölgeyi ziyaret ettiğini belirterek başladı.

DAVUTOĞLU'NUN POLİTİKASI ATATÜRK'ÜN POLİTİKASINA BENZİYOR
Financial Times'ın yazarlarına göre göreve geldiğinden bu yana hiperaktif bir dış politika izleyen Davutoğlu'nun vizyonu büyük ölçüde sıradışı değil. Davutoğlu'nun "Sıfır sorun" doktrini ve Türkiye'nin komşularıyla yakınlaşma fikri Mustafa Kemal Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" sloganına benziyor.

Gazete, Davuoğlu'nun bu amaca ulaşmak için Balkanlar'dan Bağdat'a kadar bir bölgede çatışmalara arabuluculuk yapmak istediğini ve Ankara'nın hızla gelişen ekonomik nüfuzunu yeni dostluklar kurmak yolunda kullandığını da belirtiyor.

HEDEFLERİ İLE MÜTTEFİKLERİ ARASINDA GERGİNLİK ÇIKTI
Fakat Financial Times'ın yazarları, son birkaç ay içinde Türkiye'nin bölgesel hedefleri ile geleneksel müttefikleri arasında bir gerginliğin açığa çıktını da ifade ediyor.

Strauss ve Gardner bu gerginliğin köşe taşlarını ise şöyle sıralıyor:

"İlk olarak, Ermenistan'la sorunları çözme inisiyatifindeki başarısızlık Ankara'nın, başta ABD olmak üzere birçok ülkede, Ermeni diyasporasının desteği ile 1915 olaylarının soykırım olarak tanınması çabalarıyla mücadele etmesine neden oldu.

Ardından da Mayıs ayında Gazze'ye yönelik ambargoyu delip yardım malzemesi götürmeye çalışan ve Türk bayrağı taşıyan gemiye İsrail'in operasyonu ve dokuz Türk'ün ölmesi geldi."

ABD'YE GÖRE ESAS İŞARET İRAN İÇİN KULLANILAN OY
Ancak Financial Times'a göre ABD'nin perspektifinden bakıldığında Ankara'nın pozisyonundaki kaymanın asıl işareti, Türkiye'nin geçen ay Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde İran'a karşı yeni yaptırımlar uygulanması kararına karşı oy kullanmasıyla geldi.

Güvenlik Konseyi'ndeki oylama ve öncesinde Türkiye ile Brezilya'nın İran'la yaptığı nükleer takas anlaşmasının ardından meydana gelen siyasi fırtına, gazeteye göre, Türkiye'nin Batılı müttefikleri için öneminin bir kez daha altını çizdi."

ABD TÜRKİYE'Yİ UZAKLAŞTIRMAYI GÖZE ALAMAZ
İki bölgesel savaşa dâhil olmuş olan ABD de, böylesi bir ortamda Irak ve Afganistan'daki istikrarın güçlendirilmesinde öncülük üstlenen ortaklarından birini uzaklaştırmayı göze alamaz Financial Times'ın yazarlarına göre.

ERDOĞAN NASRALLAH'I BİLE GÖLGEDE BIRAKTI
Türkiye'nin Filistinlilerin haklarının başlıca savunucusu haline gelmesinin bir etkisi de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Hizbullah Lideri Hasan Nasrallah'ın Arap ülkelerinin sokaklarındaki prestijini bile gölgede bırakması oldu.

Gazeteye göre Türkiye'nin bölgesindeki güvenilirliğini artıran unsurlardan biri de Ankara'nın Washington'dan bağımsızlığını vurgulama isteği.

TÜRKİYE'Yİ ARTIK GÜVENİLMEZ ORTAK OLARAK GÖRÜYORLAR
Financial Times, Türkiye'nin pozisyonu ile ilgili bu olumlu değerlendirmelerin aksine, Washington'daki kimi çevrelerin Ankara'yı güvenilmez bir ortak olarak görmeye başladıklarını da aktarıyor.

TÜRKİYE DAHA ÇOK İÇ POLİTİKA İLE İLGİLENMEK ZORUNDA KALABİLİR
Gazete ayrıca, Türkiye'nin dış politikadaki maceralarını sınırlayıp, ülke içi meselelerle daha yakından ilgilenmek zorunda kalabileceğini söylüyor ve örnek olarak PKK ile çatışmaların şiddetlenmesini veriyor.

Sayfa Yükleniyor...