18. Milli Eğitim Şurası'nda KPSS tartışması

MEB Personel Genel Müdürü Yalçın, öğretmen adaylarının katıldığı KPSS'de mutlaka özel alan bilgisinin de ölçülmesi gerektiğini belirtti: "Bunun üzerinde çalışıyoruz, ancak 1739 ve 657 sayılı yasalardaki bazı maddeleri değiştirmek gerek.''

18. Milli Eğitim Şurası'nda KPSS tartışması

''Eğitimde 2023 Vizyonu'' konusunun ele alındığı 18. Milli Şurası'nda, öğretmen yetiştirilmesi konusundaki sorunlar ve çözüm önerileri tartışıldı.        

Katılımcılar öğretmen yetiştirilmesi konusunda, ''KPSS'de öğretmen adaylarının özel alan bilgilerinin ölçülmemesi, MEB ile YÖK'ün yeterince koordineli çalışmaması ve orta ve uzun vadeli planlama yapılamaması, Öğretmen Yetiştirme Milli Komitesi'nin etkin çalıştırılamaması, öğretmen yetiştiren kurumlarda öğretmenlik uygulamasıyla ilgili ders saatlerinin giderek azalması'' gibi sorunları tespit etti.
       
''146 AYRI ALANDA SINAV YAPMAK ZOR''
Komisyonda en çok tartışılan konulardan biri öğretmen adaylarının katıldığı KPSS oldu.

Komisyonlara katılanlardan bir kısmı KPSS'nin kaldırılmasını isterken, bir kısmı da kaldırılmaması ancak rehabilite edilmesi gerektiğini savundu. Kaldırılması gerektiğini savunanlar öğrencilerin alanlarıyla ilgili soru yöneltilmediğini ve ölçme değerlendirmenin gerçekçi olmadığını dile getirdi.        

Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü Necmettin Yalçın, KPSS'nin son dönemde kamuoyunda sorgulanmaya başlandığını belirterek, ''KPSS'deki sınav ağırlığının yüzde 30'unun Genel Yetenek, yüzde 30'unun Genel Kültür, yüzde 40'ının eğitim bilimleri sorularından oluşması bir sorun olarak görülüyor'' dedi.        

KPSS'DE YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİNDEKİLERİN BAŞARISI NEDEN DAHA YÜKSEK? Yapılan bir araştırmaya göre, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim fakültesini giren öğrencilerin puanlarının yüksek olduğunun, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'ne giren öğrencilerin ise daha düşük olduğunu anlatan Yalçın, ''Ancak KPSS'de Yüzüncü Yıl Üniversitesindekilerin başarısı daha yüksek. Bunun nedeninin ciddi olarak araştırılması gerekiyor'' diye konuştu.        

Yalçın, şunları söyledi:       

''Bize sorun olarak iletilen ve Bakanlık olarak üzerinde çalıştığımız bir konu, KPSS'nin alan itibarıyla değerlendirilmesinin istenmesi. Fakat bu çok kolay bir çalışma değil. Neden? Çünkü 146 alan var.

Yoğun olarak öğretmen istihdamını yapmış olduğumuz alanların sayısı 50'nin üzerindedir. Her alanı kapsayacak şekilde bir sınavın yapılmasının maliyet ve değerlendirme noktasında zorluğu gözardı edilemez. Ancak mutlaka KPSS'deki yükseköğretim kurumlarından mezun olan öğrencilerimizin alanlarına yönelik olarak alan bilgisinin ağırlıklı olarak ölçülmesinin gereği vardır. Çünkü farklı alanlardan mezun olan öğrencilerimiz, Müzik, Beden Eğitimi gibi; sorulan soruların kendi alanlarıyla ilişkili olmadığını ve bu değerlendirmelerin 4 yıllık süreç içerisindeki alan bilgisini ölçmediğini söylüyor. Bu konunun hem YÖK, ÖSYM tarafından hem de Bakanlık tarafından masaya yatırılma gereği vardır.

Biz şu anda bunun üzerinde çalışma yapıyoruz ancak 1739 sayılı ve 657 sayılı yasalardaki bazı maddeleri değiştirme gereği vardır. Bu nedenle de KPSS son dönemlerde özellikle, alan bilgisini ağırlıklı olarak ölçmediği için bu alanlardan mezun olan öğrencilerimizin şikayetleri yoğunlaştığı için mutlaka gündeme alınması lazım.''
       
''YASANIN ÇIKMASI ZOR GÖRÜNÜYOR''
Sözleşmeli öğretmenlik ile ilgili eleştirileri de yanıtlayan Yalçın, bunun bir istihdam şekli olduğunu söyledi. Yalçın, MEB'de 69 bin 200 sözleşmeli öğretmenin görev yaptığını belirterek, AB ülkelerinin çoğunda, ABD'de sözleşmeli statüde çalışan personel bulunduğunu kaydetti.

Sözleşmeli personelin verimliliğinin yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıktığını anlatan Yalçın, sözleşmeli öğretmenlerin de KPSS puanlarına göre istihdam edildiğini belirtti.        

Yalçın, Bakanlığın, mevcut sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçirilmesine ilişkin bir kanun taslağı hazırlayarak Başbakanlığa sunduğunu ifade ederek, ''Ancak bunun yasalaşması zor görünüyor'' diye konuştu.

Sayfa Yükleniyor...