TEOG'da başarılı olmanın sırları

TEOG'da başarılı olmanın sırlarını ve Dost Koleji'nin başarısını Dost Koleji Genel Müdürü Muhammed Alpkent değerlendirdi.

TEOG'da başarılı olmanın sırları

’da faaliyetlerini sürdüren Dost Koleji, TEOG sınav sonuçlarında öğrencilerinin sınava girdiği 2 senede de önemli başarılar elde etti. Dost Kolejleri Genel Müdürü Muhammed Alpkent ile bu başarılarının sırlarını konuştuk. Veliler, öğrenciler ve okul yöneticileri için değerli ipuçları yakaladık.

TEOG BAŞARISI NEYE GÖRE DEĞERLENDİRİLMELİ? 

Alpkent, öncelikle TEOG başarısının neye göre değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi: “Bir okulun TEOG başarısı, okulun zaten sınavla seçip aldığı ve burslu okuttuğu birkaç öğrencisinin başarıları ile ölçülmemeli. Okulun başarısı, o okuldaki tüm öğrencilerin durumları ile değerlendirilmeli. Bu da iki sonuca bakarak olur: Tüm öğrencilerin ortalamaları ve tüm öğrencilerin “erişi” düzeyleri. Yani, doğru cevap verdikleri soru sayısı olarak nerede başlayıp nereye geldikleri.

Sözlerinin devamında Alpkent, kendi durumlarını bu kriterlere göre analiz etti: “Biz kendimizi değerlendirirken 3 kritere de bakıyoruz. Örneğin son sınavda, sınava giren 37 öğrencimizden 6’sı soruların tamamını doğru cevapladılar ki bu öğrencilerimizden hiç biri %100 burslu okumuyorlardı.

En önemli gördüğümüz genel ortalamada ise 120 üzerinden 105,2 elde ettik. Yani, en çok alan en az alan tüm öğrencilerin ortalaması bu. Erişi düzeyinde ise çok şükür %30,2 düzeyini gördük. Eylül ayında yaptığımız ilk hazır bulunuşluk sınavındaki durumlarına göre öğrencilerimizin tamamı, doğru cevaplayabildikleri soru sayılarını gerçek sınavda ortalama yüzde otuz artırdılar.”

DOST KOLEJİ'NİN BAŞARISININ 3 SIRRI 

Peki Dost Koleji bunu nasıl başardı?

Üç değerlendirme kriterinde de yüksek başarılar elde eden okulun bu başarısını, okul müdürü Serdar Şentürk şöyle açıkladı:

“Başarılar, tüm ekibin sistemli gayretlerinin meyvesi. Çocuklarımız da aileleri de bu sürece çok önemli katkı sağladılar. Bana sorarsanız, başarıyı en çok etkileyen uyguladığımız 3 yöntem oldu. Birinci olarak, her öğrencimizi titizlikle takip altına aldık. Hangi derste, hangi konuda, hangi soru grubunda takılıyor? Tek tek izledik ve nokta atışı takviyelerde bulunduk. İkinci olarak, öğrencilerimizi ve ailelerini sık sık bilgilendirdik ve psikolojik hazırlığı da ihmal etmedik. Üçüncü olarak, sınav öncesi yoğunlaştırılmış odaklı programa geçerek, çok sistemli konu tekrarları ve soru çözümleri yaptık. Böylece öğrencilerimizin konuları unutma ihtimallerini asgariye indirgedik.”

Şentürk, tüm bu uygulamaları, kısaca 3 kelimede toplayabileceğini de ifade etti. Takip, sistem, sabır. Biz de tüm velilere ve öğrencilere dikkatle takip, sistemli çalışma ve sınav sonuna kadar sabır dileriz.

Sayfa Yükleniyor...