Ünlü yazar ve çevirmenler İstanbul'da buluştu

Uluslararası Yazarlar ve Çevirmenler Kongresi (WALTIC), Bilgi Üniversitesinin ev sahipliğinde İstanbul'da başladı.

Üniversitenin Dolapdere'deki yerleşkesinde düzenlenen kongrenin açılışında konuşan Kongre Başkanı Bülent Somay, kongrenin iki yılda bir farklı ülkelerde düzenlendiğini belirterek, Türkiye'de ilk kez yapıldığını, bu ilki Türkiye'ye yaşatmaktan mutluluk duyduklarını söyledi.

Somay, kongrenin üç ana teması bulunduğunu, bunlardan birincisinin uluslararası yazarlık olduğunu, bunun da farklı kültürlerin edebi ve yazınsal ürünlerinin sınırlar ötesi dolaşımının sağlanması olarak yorumlandığını ifade etti.

Bu anlamda kültürel çevirinin ön plana çıktığını belirten Somay, bunun sadece bir dilden diğer dile basitçe çeviri değil, kültürler arasında çeviri yapmak anlamı taşıdığını kaydetti.

İkinci amacın, klasik bir tema olan ifade özgürlüğü olarak belirlendiğini anlatan Somay, ''Dünyanın büyük bir bölümünde hala fikir özgürlüğü tam anlamıyla uygulanabilmiş değil. Hala çeşitli gerekçeler ve nedenlerle hükümetler ifade özgürlüğüne sınırlar koyuyor. Yazılı basında olmasa internette koyuyor. Bu sorunu herhalde bir 20-30 yıl daha tartışmaya devam edeceğiz'' diye konuştu.

Somay, kongrede üçüncü olarak yazar hakları ve entelektüel mülkiyet sorunun ele alınacağını, bu sorunun son 10 yıldır artarak büyüdüğünü belirterek, internet ve dijital paylaşımın gelişmesiyle  sadece yazarların değil, müzisyenlerin ve sinemacıların ürünlerinin de dijital ortamda paylaşılabilir hale geldiğini söyledi.

Bu sorunun da yazarların geçinebilirlik durumlarını tehlikeye soktuğunu dile getiren Somay, şöyle konuştu:

''Bunu yasakçılık ve sansürle engellemeye kalktığınız zaman maalesef hükümetlerle işbirliği yaparak internet üzerinde paylaşım yapmayı sınırlamak gibi bir tehlikeyle karşı karşıya kalıyoruz. Bu hiçbirimizin istediği bir şey değil. Öte yandan, internette sınırsız özgürlük dediğimiz zaman yazdığımız şiirin, kitabın, bestelediğimiz müziğin ya da çektiğimiz filmin haklarını elimizden kaybediyoruz. O zaman nasıl geçineceğiz? Böyle bir açmazımız var. Bu konuda net bir cevabımız da yok, kimsenin olduğunu da sanmıyorum. Zaten bu tür kongreler de bunları tartışabilmek için yapılıyor.''

Kongrede ağırlıklı olarak kültürel çeviri konusunun ele alınacağını ifade eden Somay, Türkiye'nin bir çeviri toplumu olduğunu, 1923 yılında sıfırdan başlayarak yeni bir kültür inşa edildiğini, bu nedenle Türk toplumunun temelinin çeviri kültürüne dayandığını kaydetti.

Somay, yeni bir kültür kuran Türkiye'nin, işe dünya klasiklerinin çevirisiyle başladığını, bu nedenle toplumda çeviri dilinin konuşulduğunu vurgulayarak, son 70-80 yılda bir taraftan da Türk toplumunun kendi edebiyatını oluşturmaya çalıştığını ama yine de Türkiye'nin çeviri üzerinde gelişen bir kültür açmazı olduğunu ifade etti.

Son 30 yılda İngilizcenin dünya dili haline gelmesiyle çeviri dilinin tüm dünya için büyük bir önem kazandığına dikkati çeken Somay, kongrenin bu konuyu da gündeme getirmeyi amaçladığını söyledi.

''TAMAMEN ÖZGÜR BİR TOPLUM YARATMALIYIZ''
İsveç Yazarlar Birliği Başkanı Mats Söderlund da kongrenin amacının, dünyanın birçok ülkesinden yazarları ve çevirmenleri sınırlar olmadan bir araya getirmek, birlikte çalışmalarına olanak sağlamak olduğunu belirterek, öne çıkarılacak en önemli maddenin ise fikir özgürlüğü olacağını kaydetti.

Söderlund, gelinen noktada dijital ortamda telif haklarının peşine düşmenin çok zor olduğunu vurgulayarak, her şeyin dijital ortamda bir anda dünyaya yayıldığını, bu durumun yazarları zor durumda bıraktığını, bu konunun üzerinde hassasiyetle durulması gerektiğini dile getirdi.

Türkiye'de fikir özgürlüğü açısından bazı sorunlar bulunduğunu öne süren Söderlund, ''Türkiye'de tam anlamıyla fikir özgürlüğü yok demiyorum ama insanlar faklı düşünceleri dile getirmekte zorlanıyor. Bizde de bu sorun vardı ama 30 yıl önce buna son verdik. Tamamen özgür bir toplum yaratmak için bunların hepsinden kurtulmamız lazım'' dedi.

''Kültürel çeviri'', ''ifade özgürlüğü'' ve ''yazar hakları'' gibi konuların da ele alınacağı kongrede, ''yayıncılık ve dağıtım metotları'', ''sürgün öyküleri'', ''sivil toplum kuruluşlarının edebiyat ve kültür üzerindeki etkisi'', ''kadın ve şiir'', ''çatışma bölgelerinde yazarın rolü'' gibi başlıklarda bildiriler sunulacak.

İsveç Yazarlar Birliğinin girişimiyle ilk kez 2008 yılında Stockholm'de düzenlenen kongrede, 90 ülkeden 600 katılımcı bir araya gelmişti. Bu yılki katılımcı ülkeler arasında İzlanda, Hindistan, İran, İrlanda, İsrail, İtalya, Kırgızistan, Malawi, Norveç, Pakistan, Filistin, Romanya, Sırbistan, İsveç, Suriye, Uganda, Amerika ve Özbekistan bulunuyor.  

Ko Un, Renata Salecl, Maureen Freely ve Olov Hyllinmark gibi önemli yazarların katıldığı kongre, 5 Eylüle kadar devam edecek.

Sayfa Yükleniyor...