Anayasa değişikliği paketinin tartışıldığı günlerde borsada yeni bir ralli yaşanıyor.
Hafif pozitif bir açılış yapmasının ardından alımların hızlandığı İMKB'de, dış piyasalardaki olumlu seyrin desteğiyle İMKB 100 endeksi 57 bin puanın üzerine çıkarak yaklaşık 2.5 yılın en yükseğinden kapandı.
Endeks ilk seansı yüzde 1.49 artışla 55 bin 956 puandan tamamladı. İkinci seansta da artışını sürdüren endeks gün sonunda yüzde 3.46 artışla 57 bin 44 puandan günü tamamladı. Endeks, 1 Kasım 2007 tarihinden sonra ilk kez gün sonu kapanışını 57 bin puanın üstünde gerçekleştirdi.
Endeks, bundan önce 57 bin puanın üstündeki son günlük kapanışını 57 bin 371 puanla 1 Kasım 2007 Perşembe günü yapmıştı.
Seans içinde 57 bin puan seviyeleri en son 11 Aralık 2007 günü görülürken, endeks seans içinde 57 bin puan ve üzerini ilk kez 57 bin 350 puanla 8 Ekim 2007'de, ilk gün sonu kapanışını da 57 bin 910 puanla 9 Ekim 2007'de yapmıştı.
Hükümetin anayasanın bazı maddelerini değiştirme adımlarında sona yaklaşılırken, uzlaşma sağlanamayacağı beklentilerinin siyasi riski artırma olasılığını değerlendiren analistler, kesin
gidileceği gözüyle bakılan referandumdan hükümetin elinin güçlü çıkacağı beklentisinin ağır bastığını ve mevcut demokrasi ekseninden çıkılmasına yol açacak bir gelişme olmadığı sürece hisse senetlerinin bu dönemde herhangi bir siyasi riski fiyatlamasının beklenmediğini söylüyorlar.
İMKB NEDEN ARTIYOR?
Analistlere göre, hâlâ gelişmekte olan pek çok ülke borsasına göre iskontolu olan İMKB, ABD borsalarına bağlı gelişmelere duyarlılığını sürdürüyor ve dışarıdan yeni önemli negatif bir gelişme olmadığı sürece endeks yükselişini sürdürecek görünüyor.
"Kısa vadede siyasi risklerden kaynaklanacak bir satış beklemiyorum" diyen Ekinciler Yatırım Genel Müdürü Alp Tekince, global borsalarda da genel hareketin ABD borsalarındaki gidişata bağlı olduğuna işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin hâlâ göreceli anlamda ucuzluğu var. Fiyat kazanç oranlarında Hindistan'ın bile çok altındayız..Türkiye yine yabancı sermaye çeker hale geldi. Demokrasi anlamında mevcut statüden daha kötü noktalara gidilirse sıkıntı olur. Ama yabancı yatırımcı orta vadede yargı ile ilgili meselelerin nasıl etkileyeceğini fazla umursamıyor."
Tek parti iktidarının yatırımcı için önemini vurgulayan Tekince, yatırımcı için risk sayılabilecek konularla ilgili, "Ne olabilir?...En kötü olasılıkla seçimlerde koalisyon çıksa bile kâr realizasyonu sınırlı olur. Ancak İslamcılığın etkin şekilde gündeme gelmesi ya da kurumlarda demokrasiyi tedirgin edecek gelişmelerin olması yabancı yatırımcı için sıkıntı yaratacak konular olur ama şu anda yargı ile ilgili konular yabancı yatırımcı için önemli değil" dedi.
İş Yatırım Hisse Senedi Piyasası Müdürü Orhan Veli Canlı, "Eski gerginlik geride kaldı. Bu iş referanduma doğru gidiyor ve referandumdan da evet çıkma olasılığı çok yüksek. Kamuoyu yoklamalarına göre olumlu sonuç bekleniyor. Daha önce yapılan referandumda iktidar partisinin seçmenlerinin katılımının yoğun olduğu görüldü. Bu durum kısa vadede siyasi riski düşürüyor. Yabancıların şu anda İMKB'de yaklaşık yüzde 67'lik payı var. Yabancılar için tek parti iktidarı önemli ve referandumdan çıkacak sonuç pozitif beklenti yaratıyor" dedi ve şu anda hala gelişmekte olan ülke borsaları arasına iskontolu seviyesini koruduğunu belirtti.
FinansInvest Genel Müdürü Zafer Onat ise hem global hem de iç piyasada siyasi riskin arttığını ancak piyasaların bunu bir türlü fiyatlamadığına dikkat çekerek, "Bu ortamda, İMKB'nin performansı takdire şayan. Yurtdışı piyasalarda yüksek borçluluk seviyeleri, yurtiçinde hükümet ile yargı arasındaki gerilim, Anayasa değişikliği paketi, bütün bunların fiyatlanmadığını düşünüyoruz. Risk algısı oldukça düşük seviyede olduğu için endeks zirve seviyelerine yakın. Ancak bunun sürdürülebilir olduğunu düşünmüyorum, ciddi düzeltme bekliyorum" dedi.
- Etiketler :
- Haberler
