Her Gün Yeni Doğmak

Yeni reklam filminde VitrA’yla her gün yeni doğmak...

Her Gün Yeni Doğmak

Yeni reklam filminde VitrA’yla her gün yeni doğmak...

Banyoyu, yıkanmanın ötesinde, bir arınma ve yaşam alanı olarak tasarlayan VitrA’nın yeni reklam filmi, izleyicilerle buluştu. Film; doğduğu toprakların seramik geleneğine ve banyo kültürüne değer katan VitrA’nın, tüketiciye sunduğu yenilikçi çözümleri ve sürdürülebilirliğe verdiği önemi vurguluyor.

Her Gün Yeni Doğmak - 1

VitrA, Her Gün Yeni Doğmak kampanyasının fikir süreci, VitrA’nın; tasarım, sürdürülebilirlik ve inovasyondan oluşan üç temel gündemine odaklanılarak yürütüldü. Çekimlerde yer alan Kızıl Geyik, VitrA’nın doğaya saygısını ve ondan aldığı ilhamı ifade ederken, markanın sürdürülebilirlik konusundaki vizyonuna duygusal bir gönderme de yaptı. Düşteki yapı ve kostümlerde kullanılan Osmanlı motifleri, VitrA’yı benzersiz kılan tasarım geleneğinin köklerini vurguladı. İnovasyon kavramı ise aynı anda hem markaya hem de tüketici deneyimine uzandı.

VitrA’nın, dünyanın dört bir yanındaki insanlara her gün yeni doğacakları, tazelenecekleri banyo deneyimleri sunan filminin özgün senaryosu, UltraRPM Reklam Ajansı tarafından hazırlandı. Kampanyada; R. Paul McMillen ve Hakkı Mısırlıoğlu liderliğinde bir ekip görev aldı.

Her Gün Yeni Doğmak - 2

Yönetmen: Chris Hartwill

“VitrA, Her Gün Yeni Doğmak” filminin yönetmeni Hartwill, banyo deneyimindeki kişisel bakım ve kendiyle baş başa kalma gibi çağrışımları; suyun yarattığı temizlenme, arınma, rahatlama etkilerini, yalın bir kurguyla bir araya getirdi. Filmin prodüksiyonunda İdris Özgül liderliğinde yaklaşık 90 kişilik bir yapım ekibi görev aldı. Mimar Zehra Uçar tarafından tasarlanan mekanda 4 gün süren çekimler sonrası, postprodüksiyon çalışmaları, Londra ve Türkiye’de 2 aya yakın sürede gerçekleştirildi.

Her Gün Yeni Doğmak - 3

Kızıl Geyik

Latince adıyla Cervus Elaphus… Bazen bir masal kahramanı, bazen de seyrettiğimiz belgeselde bir yırtıcının kurbanıydı, onunla ilişkimiz hep biraz dolaylı ve mesafeli oldu. Gerçekte, kızıl geyik, Türkiye’de doğal yaşam alanlarında, yani ormanlarda, nesli tükenme tehlikesi altında olan yüzlerce türden biri. Orman alanlarının yok edilmesi sonucunda sayıları giderek azalıyor, bugün ülkemizde, en iyimser tahminle yalnızca 1.500 civarında kızıl geyik yaşıyor.

Tasarımcı: Hüseyin Çağlayan

Filmde kullanılan kostümler dünyaca ünlü modacımız Hüseyin Çağlayan tarafından tasarlandı. Kıyafetlere, Osmanlı tarzının modern bir yorumu yansıtıldı.


Besteci: Oğuzhan Balcı

“Her gün yeni doğmak” temalı müzik, film için özel olarak bestelendi. Geleneksel ve çağdaş arasındaki kusursuz uyumu ortaya koyan özgün beste, Türk ve batı müziği enstrümanlarını, Osmanlı’dan ilham alan notalarda bir araya getirdi. Bestenin kaydında, yaylılar, klasik kemençe, arp ve perküsyon gibi 16 enstrüman kullanıldı.

Müziğin giriş bölümünde, büyülü hayal dünyası, batı müziğini temsil eden arp ve Türk müziğini temsil eden klasik kemençenin karşılıklı konuşmasıyla tasvir ediliyor. VitrA dünyasının görüntüleri ile birlikte her iki unsur geniş bir yaylı orkestra yazısı ile desteklenip finale kadar birlikte duyuluyor.

Fotoğrafçı: Pawel Fabjanski / Koray Birand

Kampanyanın fotoğraf çekimleri, Pawel Fabjanski ve Koray Birand tarafından ayrı ayrı gerçekleştirildi. Birçok uluslararası projede çalışan Fabjanski, Polonya Ulusal Film Akademisi’nde fotoğrafçılık dersleri veriyor.

Sayfa Yükleniyor...