IMF: Türkiye'nin en büyük riski...

IMF Birinci Başkan Yardımcısı John Lipsky, Türkiye'nin önündeki en büyük riskin Euro bölgesi borç krizi olduğunu söyledi. Davos'ta CNBC-e'ye konuşan Lipsky, sermaye girişleri konusunda bir yol haritası oluşturmayı değerlendirdiklerini belirtti.

IMF: Türkiye'nin en büyük riski...

IMF Birinci Başkan Yardımcısı John Lipsky, Türkiye'nin dış etkenlerden kaynaklanan risklerle karşı karşıya olduğunu söyledi. Davos'ta CNBC-e'nin sorularını yanıtlayan Lipsky'ye göre, Türkiye için ana risk Avrupa'daki borç krizi.

Lipsky, "Türkiye büyüme açısından çok iyi bir performans sergiledi ve tabii burdaki konu, enflasyon riskiyle büyümeyi dengeleyerek güçlü büyümeye devam etmek. Bu arada çok büyük bir dış açıkla başa çıkarak, sürdürülebilir ve dengeli büyümeyi yaratabilmek. Ancak enerji fiyatları nedeniyle ortaya çıkan fiyat baskılarına ek olarak, başka dış riskler de var. Bu da Avrupa'daki borç krizi. Neyse ki bu konudaki son trendler iyi. Sorunlu Avrupa ülkeleri sorunlarla başa çıkabilmek için harekete geçti hatta dramatik önlemler aldı. Umuyoruz ki bunlar başarılı olacak ve Türkiye için görünüm olumlu kalmaya devam edecek" diye konuştu.

Lipksy, IMF'nin sermaye girişleri konusunda bir yol haritası hazırlamayı planladığını belirterek, "İyi bir mali dengeyi sürdürmek, enflasyon baskısını önlemek ve "büyüme-durgunluk" döngüsüne girmemek, sermaye girişlerini düzenli tutmaya ve kontrol etmeye yardım eder. Aynı zamanda, biz IMF'de sermaye girişleri konusunda bir yol haritası olarak kullanılabilecek yönerge hazırlayabilir miyiz, onu konuşuyoruz. Bu konuyu üyelerimizle görüşeceğiz ve sanıyorum ki G-20 de benzer meseleleri ele alacak" dedi.

“Küresel ekonomide çift dip riski yok; ancak büyüme sorunların tamamını çözecek güçte değil” diyen Lipsky, "Çift dip riski görmüyoruz ama "asla asla demeyin". Ancak bize göre, gerçekleşmesi en muhtemel senaryo, küresel büyümenin nisbi olarak iyi olacağı, ancak tüm sorunları çözmeyeceği yönünde. Hatta bu büyüme yeni sorunlar yaratabilir ve politika değişiklikleri gerektirebilir. Gelişen piyasalarda enflasyon ve aşırı ısınma riskini azaltacak, gelişmiş ülkelerde ise güçlü iç talep ve istihdam yaratacak politikalara ihtiyaç var" değerlendirmesinde bulundu.

Sayfa Yükleniyor...