Uluslararası Para Fonu (IMF) eski Türkiye Temsilci Yardımcısı ve İngiliz Barclays Bankası'nın kıdemli analisti Christian Keller, IMF ile Türkiye arasındaki doğrudan görüşmelerin başlatılması kararının ardından, Fon'un Türkiye'ye verebileceği kredi konusunda yaptığı değerlendirmede, Türkiye'nin Fon'dan en az 30, en çok 40 milyar dolar alma ihtimalinin bulunduğunu kaydetti.
Türkiye'nin, IMF'nin yeni borçlanma reformlarından faydalanacağının altını çizen Keller, ancak Türkiye'nin Esnek Kredi Hattı ile Yüksek İhtiyati stand-by'a giriş imkanlarının kısıtlı olduğunu, bu karşın üç yıllık bir standart stand-by'ın daha uygun olacağını ifade etti.
Türkiye'nin, G20 zirvesinde, IMF ile doğrudan görüşmelerin başlatılması için üst düzey bir görüş birliğine vardığını vurgulayan Keller, muhtemelen IMF-Dünya Bankası Bahar dönemi toplantılarının ardından, bir IMF heyetinin Türkiye'ye gelerek çalışmalar yapabileceğini söyledi.
IMF'nin, Türkiye'ye vereceği 30-40 milyar dolarlık kredinin, eskiden olduğu gibi yapısal koşu ve kriter içermeyeceğini, ancak genel finansman dengesi açısından mali koşullar ve hedefler taşıyabileceğini belirten Keller, Türkiye'nin eskiden olduğu borç çevirme sorununun bulunmadığını, daha çok dış finansman sorununun bulunduğunu vurguladı.
Türkiye ile IMF'nin yapacağı yeni stand-by'ın eskilere göre çok daha esnek olacağını belirten Keller, ayrıca bu anlaşmanın ön yüklemeli bir anlaşma olacağını ve bu çerçevede, Türkiye'nin ilk 12 içinde 15-20 milyar dolar krediyi alabileceğini söyledi.
Yeni stand-by'ın Mayıs ayı sonu ya da en geç Haziran ayı başında yürürlüğe girebileceğini vurgulayan Christian Keller, 30-40 milyar dolarlık kredinin geri kalanının da 24 ay içinde kullandırılabileceğini bildirdi.
Keller, alınacak önlemler ve 2009'da, büyüme-mali denge gibi alanlarda yapılacak bazı revizelerle, 2010 ve 2011'de, borcun milli gelire oranının daha da azalacağını kaydetti.
Barclays Bank'ın analisti Keller, Türkiye'nin, kamu harcamalarını kısarak, özellikle de belediyelere yapılan transferleri azaltarak bu yıl dengeli bir faiz dışı fazla hedefini yakalayabileceğini söyledi.
YENİ IMF KREDİSİNİN KULLANIM ALANI SINIRLAMASI OLMAZ
IMF'den alınacak olan kredinin, Fon'un değişen koşulları çerçevesinde artık eskiden olduğu gibi kullanım alanı sınırlaması olmayacağını vurgulayan Keller, gelecek kredinin dış finansman nedeniyle Merkez Bankasına gidebileceğini bildirdi.
IMF'nin, Merkez Bankasına eskiden olduğu gibi Net Uluslararası Rezerv hedeflerinde zorlayıcı olmayacağını ifade eden Keller, kredinin özel sektörün borçlanma imkanlarını da dolaylı olarak rahatlatacağını kaydetti.
LİRADAKİ DEĞER ARTIŞI KISA SÜRELİ OLUR
Christian Keller, IMF kredisiyle birlikte Türk Lirasının kısa vadeli bir şekilde değer kazanmasına rağmen, orta vadede dolar ve avro sepeti karşısında değer kaybedebileceğini belirterek, ABD dolarının yıl sonunda 1,70 Lira civarında seyir edebileceğini belirtti. Keller, Merkez Bankasının güçlü bir Lira ısrarında olmadığını da vurguladı.
- Etiketler :
- Haberler
