Mültecilerin gözünden hayat

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (UNHCR) Türkiye ofisi, Dünya Mülteciler Günü'nde İstanbul’da bir fotoğraf sergisine ev sahipliği yaptı.

Mültecilerin gözünden hayat

2021 yılı sonu itibarıyla savaş, şiddet, zulüm ve insan hakları suiistimalleri nedeniyle yerinden edilmiş insanların sayısı bir önceki yıla göre yüzde 8 artarak ve 10 yıl önceki sayının iki katını aşarak 89,3 milyona ulaştı. Bu sayıya, 27,1 milyon mülteci ve sığınmacı ile çatışmalar nedeniyle ülkeleri içinde yerinden edilmiş 53,2 milyon insan da dahil. O tarihten itibaren II. Dünya Savaşı'ndan bu yana en hızlı ve en büyük zorla yerinden edilme krizlerinden birine neden olan Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ile Afrika'dan Afganistan’a ve ötesine uzanan diğer acil durumlar, bu sayıyı çarpıcı bir dönüm noktası olan 100 milyonun üzerine çekti.

Her yıl, Dünya Mülteciler Günü, dünyanın dört bir yanında birçok ülkede, küresel boyutta dikkatin çatışmalardan kaçan insanların zorlu durumuna çekmesine yardımcı olmak için çeşitli etkinliklerle anılıyor.

Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) Türkiye de, Dünya Mülteciler Günü'nde, Mardin'de yaşayan Türk ve mülteci çocukların çevrelerini kendi objektiflerinden yansıtmak üzere biraraya geldiği bir dizi fotoğraf atölyesinin ürünü olarak ortaya çıkan “Benim Gözümden Hayat” isimli fotoğraf sergisine ev sahipliği yaptı.

İstanbul Atatürk Kültür Merkezi'nde UNHCR Türkiye Temsilcisi Philippe Leclerc'in ev sahipliğinde gerçekleşen serginin açılışına yaklaşık 150 davetli katıldı. UNHCR Türkiye Temsilcisi Philippe Leclerc yaptığı konuşmada, “Bu sergideki fotoğraflar çocukların yaratıcılığını, neşesini ve güzelliğini gözler önüne sererken temel hedefimiz olan çocukların hayatlarını çocuk gibi yaşamalarını sağlamayı aktarıyor. Neleri fotoğraflayabildikleri görmek inanılmaz ve dünyaya onların gözünden bakmak çok heyecan verici. Çatışmalar insanları benzeri görülmemiş bir hızla zorla yerinden ederken bu dikkate değer girişim çok yerinde. Nereden gelirlerse gelsinler, kaçmak zorunda kalan insanlar hoş karşılanmalı. Evrensel olan, güvenli bir yaşama erişme hakkıdır. Sınırlar onlar için açık tutulmalı. Bu çatışmayı kendileri seçmedi. Yaşadıkları zorluğu kendileri seçmedi. Çatışma zamanlarında ayrılıklar meydana gelebilirken, özellikle büyükanne ve büyükbabaları veya kardeşleri de dahil olmak üzere sevdikleriyle birlikte yaşayabilmek için bugün bizim yardımımıza ve desteğimize her zamankinden daha çok ihtiyaçları var” diye konuştu.

NASIL YAPILDI?

UNHCR Türkiye ve Her Yerde Sanat Derneği çatısı altındaki Sirkhane Darkroom tarafından yürütülen “Gezici Darkroom Fotoğrafçılık Projesi” ile 7-17 yaş arası 270 Türk, Suriyeli ve Iraklı çocuğa analog fotoğrafçılık konusunda Mardin’deki atölyelerde temel teknik eğitim verildi.

Sayfa Yükleniyor...