UNCTAD 2017 Dünya Yatırım Raporu açıklandı

UNCTAD Dünya Yatırım Raporu’nun değerlendirmelerine göre son yıllarda Türkiye’nin çektiği UDY’nin yarısına yakını imalat sektörüne geldi. Raporda bunun Türkiye ekonominin sınai yapısının çeşitliliğinden kaynakladığını belirtildi. Raporda ayrıca Türkiye’nin son yıllarda yatırım çekmek için çıkarttığı yeni teşvik paketlerine de vurgu yapılarak, özellikle Ar-Ge alanından verilen teşvikler ve 2017 yılında yabancılara vatandaşlık gibi reformlara dikkat çekildi. Aynı şekilde UNCTAD raporunda yatırımların karşılıklı teşvik edilmesi ve korunması alanında da Türkiye’nin 2017’de yedi anlaşma imzalayarak en aktif ülke olduğu belirtildi.

İstanbul, 08 Haziran 2017 – Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) tarafından açıklanan Dünya Yatırım Raporu’na göre, küresel uluslararası doğrudan yatırımlar (UDY) 2016 yılında %2 oranında düşüş kaydederek 1.75 trilyon dolar seviyesinde gerçekleşti. İngiltere ve ABD’deki büyük montanlı birkaç şirket satın alma ve birleşmeleri küresel UDY’nin daha sert düşmesini engelledi. İngiltere’de SAB Miller’in Belçikalı AB Inbev tarafından 101 milyar dolara satın alınması, ABD’de Allergan’ın İsrailli firma Teva tarafından 39 milyar dolara satın alınması ve yine İngiltere’de ARM Holdings’in Japon Softbank tarafından 32 milyar dolara satın alınması hem İngiltere ve ABD’nin UDY’nin girişlerini ciddi oranda artırdı hem de küresel UDY oranlarının daha sert düşmesini önledi.

UNCTAD 2017 Dünya Yatırım Raporu’na göre, 2016 yılında gelişmiş ülkelerde UDY %5 oranında artarken, gelişmekte olan ülkelerde UDY %14 oranında düşüş kaydetti. Bununla birlikte hem gelişmiş hem de gelişmekte olan birçok ülkede UDY girişleri sert düşüşler kaydetti. 2016 yılında UDY girişleri İrlanda’da %88, Endonezya’da %84, Tayland’da %73, Almanya’da %71, Fransa’da %40, Meksika’da %19, Polonya’da %16, Brezilya’da %9 oranında düştü. 2016 Türkiye’de UDY girişleri ise %30 oranında düşüş kaydetti. UNCTAD Dünya Yatırım Raporu’nun değerlendirmelerine göre son yıllarda Türkiye’nin çektiği UDY’nin yarısına yakını imalat sektörüne geldi. Raporda bunun Türkiye ekonominin sınai yapısının çeşitliliğinden kaynakladığını belirtildi. Raporda ayrıca Türkiye’nin son yıllarda yatırım çekmek için çıkarttığı yeni teşvik paketlerine de vurgu yapılarak, özellikle Ar-Ge alanından verilen teşvikler ve 2017 yılında yabancılara vatandaşlık gibi reformlara dikkat çekildi. Aynı şekilde UNCTAD raporunda yatırımların karşılıklı teşvik edilmesi ve korunması alanında da Türkiye’nin 2017’de yedi anlaşma imzalayarak en aktif ülke olduğu belirtildi.

2016'DA TÜRKİYE’YE GELEN SIFIRDAN DOĞRUDAN YATIRIMLAR %55 ARTTI

Diğer yandan dünyada sıfırdan (greenfield) doğrudan yatırım verilerini derleyen Financial Times bünyesindeki fDiIntelligence’ın hazırlamış olduğu rapora göre küresel sıfırdan doğrudan yatırımlar ise 2016 yılında %6 artışla 776 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Aynı yıl Avrupa’nın çektiği sıfırdan doğrudan yatırımların tutarı%12 oranında düşüş kaydetti. Türkiye, 2016 yılında, %55 artışla 8.8 milyar dolar sıfırdan doğrudan yatırım çekerek Avrupa’nın en fazla sıfırdan doğrudan yatırım çeken altıncı ülkesi oldu. Türkiye’yi Avrupa’da 8.5 milyar dolar ile İspanya, 5.8 milyar dolar ile İrlanda, 4.8 milyar dolar Hollanda ve 4.6 milyar dolar ile Macaristan takip etti.

Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı ve Dünya Yatırım Ajansları Birliği (WAIPA) Başkanı Arda Ermut

Türkiye Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı Başkanı ve Dünya Yatırım Ajansları Birliği (WAIPA) Başkanı Arda Ermut verilere ilişkin değerlendirmesinde şunları kaydetti; “UNCTAD raporundaki veriler gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerin uluslararası doğrudan yatırım çekişlerinde sert düşüşleri de ortaya koymaktadır. Türkiye 2016 yılında bütün olumsuzluklara rağmen 12.3 milyar dolar UDY çekmiştir. 2016 yılı sonuçlarına ilişkin olarak fdiintelligence raporunun ortaya koyduğu üzere ekonomik kalkınmamıza, istihdamımıza ve sanayimize ciddi katkılar sağlayan sıfırdan doğrudan yatırımlarda %55 artış kaydetmiştir. Sıfırdan doğrudan yatırımlar uzun dönemde Türkiye ekonomisini dönüştürerek küresel değer zincirine daha çok entegre olmamızı sağlayacaktır.”

Genç ve büyüyen nüfusu, aynı şekilde güçlü bir direnç ile büyüyen dinamik ekonomisi, ve bölgesel pazarlara muazzam bir erişim imkanı sağlayan stratejik konumu ile Türkiye’nin uluslararası doğrudan yatırımcılar için önemli bir yatırım ülkesi olduğunu belirten Ermut; “Türkiye’nin sahip olduğu birçok avantaja ek olarak siyasi iradenin doğrudan yatırımlara verdiği önem ve bu amaçla yapılan reformlar Türkiye’yi daha da cazip bir hale getirmektedir ve uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye olan güvenini artırmaktadır. Kısa bir süre önce Washington DC’de Sayın Cumhurbaşkanımızın ABD’nin önde gelen şirketlerinin üst yöneticileri ile yapmış olduğu toplantıda bu güven ve güçlü iradeyi çok net bir şekilde gördük” dedi.