3 belirtiyi 2 yıl görmezden geldiler: Bağırsak kanseri olduğunu öğrendi, 3 ay ömrü kaldı

Julie Butler, 2020’nin başlarında karın ağrısı, şişkinlik ve ani kilo artışı gibi belirtiler yaşamaya başladı. Kendi ifadesine göre herhangi bir diyet veya egzersiz değişikliği yapmamıştı ancak kısa sürede yaklaşık 90 kilo aldı. Aile hekimi, şikayetleri miyomlara bağladı ve hastaya rahminin alınması gerektiğini söyledi.

Ameliyat 2022 Temmuz ayında gerçekleştirildi. Ancak şikayetleri geçmeyince yapılan detaylı kontrollerde bağırsaklarında tıkanıklık tespit edildi ve Julie ikinci bir ameliyata alındı. Operasyon sırasında doktorlar, kadının kalın bağırsağında iki tümör buldu.

“Lenf bezlerime kadar yayılmıştı. Onları da almak zorunda kaldılar,” diyen Julie, sonrasında yapılan biyopsi sonucunda kolon kanseri olduğunu öğrendi. Doktorlar tümörlerin büyük kısmını temizlediklerine inansa da yüzde yüz emin olamadıklarını belirtti.

Zaten iki büyük ameliyat geçirmiş olan Julie, kemoterapiye başlamak için fiziksel olarak yeterince güçlü değildi. Bir yıl sonra yeniden kötüleşen sağlık durumu üzerine yapılan taramaları, kanserin karaciğer, akciğer ve dalağa yayıldığını ortaya koydu. Kanser artık dördüncü evredeydi. Doktorlar, Julie’ye yaşam süresinin sadece birkaç ayla sınırlı olabileceğini söyledi.

"Torunumun büyümesini göremeyecek olmaktan korkuyorum," diyen Julie, kanserin ileri evresiyle mücadelesine kararlılıkla devam ediyor.

Üç farklı kemoterapiye rağmen kanser büyümeye devam etti. NHS (İngiltere Ulusal Sağlık Servisi), dördüncü bir tedaviye başlamak istese de eşi Robert Butler, durumun bir çıkmaza dönüştüğünü söylüyor: “Karaciğeri çok kötü durumda. Kemoterapi işe yaramazsa karaciğer yetmezliğine yol açabilir.”

Butler ailesi şimdi umutlarını Almanya’da uygulanan özel bir tedaviye, bağlamış durumda. Bu teknik, kemoterapiyi doğrudan tümörü besleyen damarlara ileterek kanserin yayılmasını durdurmayı hedefliyor. Ancak Julie’nin karaciğer kanseri primer değil, metastatik olduğu için NHS bu tedaviyi karşılamıyor.

Butler çifti, tedaviyi finanse edebilmek için 40.000 sterlin toplamaya çalışıyor. “Şu anda başka seçeneğimiz yok. Eğer bunu denemezsek Julie ölecek. Bu şansı denemek zorundayız,” diyor eşi Robert.

Julie’nin hikayesi, sadece bireysel bir trajedi değil; aynı zamanda dünya genelinde giderek artan bir sağlık sorununun da göstergesi.

Amerikan Kanser Derneği’nin liderlik ettiği küresel bir araştırmaya göre, 50 yaş altı bireylerde bağırsak kanseri oranı 50 ülkenin 27’sinde artış gösteriyor. İngiltere’de ise bu oran her yıl ortalama %3,6 artarak en hızlı yükseliş gösteren ülkelerden biri haline geldi.

Uzmanlar, aşırı işlenmiş gıdaların bu artışta rol oynadığını düşünüyor. Şarküteri ürünleri, hazır ekmek ve dondurma gibi işlenmiş gıdaların yerine, meyve, sebze ve sağlıklı yağlar içeren diyetlerin tercih edilmesinin hayati öneme sahip olduğu vurgulanıyor.

Her yıl İngiltere’de yaklaşık 44.000 kişiye bağırsak kanseri teşhisi konuyor. Julie Butler’ın mücadelesi ise, erken teşhisin ne kadar kritik olduğunu ve sağlık sistemlerindeki gecikmelerin nelere mal olabileceğini çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.