Haberler - ntv.com.tr 29.12.2021 - 13:29 | Son Güncelleme : 29.12.2021 - 13:50
Sovyetler Birliği, onlarca yıl boyunca uzay çalışmalarında dünyada öncü ülke olarak kendini gösterdi. 1957'de ilk uyduyu fırlattı ve kozmonot Yuri Gagarin 1961 yılında uzaya giden ilk insan oldu. Ancak 1991'de Sovyetler Birliği'nin çöküşünden bu yana, Rusya’nın uzay programı yolsuzluk ve teknik aksiliklerle boğuşuyor.
Uzayın süregelen askerileşmesinin şaşırtıcı bir göstergesi olarak Rusya, 30 yıl önce Sovyetler Birliği'nin çöküşünden bu yanaki en büyük roketini fırlattı. 761 ton ağırlığındaki ve 65 metre uzunluğundaki Angara A-5, dün kuzey Rusya'daki Plesetsk kozmodromundan havalandı.
Diğer taraftan, roketin fırlatılması, Rus yetkililerin NATO’yu 1941'de Rusya'yı işgal eden Alman ordusu Wehrmacht'a benzetmesi ve Ukrayna'daki olası bir çatışmayı 1962'deki Küba füze kriziyle karşılaştırmasının ardından gerçekleşti. Batılı medya, yeni nesil bir roket olan Angara A-5’in fırlatılmasını, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in gövde gösterisi olarak niteledi.
Rusya’nın uzay ajansı Roscosmos tarafından yapılan açıklamada, "Roscosmos askeri-uzay güçlerini ve tüm Rus uzay endüstrisini tebrik ediyor. Fırlatma başarılı bir şekilde gerçekleşti” denildi.
Rusya Savunma Bakanlığı ise "Tüm fırlatma öncesi operasyonlar ve Angara-A5 roketinin fırlatılması düzgün bir şekilde gerçekleşti” denildi.
Bununla birlikte, ağır sınıf Angara roketinin son lansmanı Aralık 2020'de gerçekleşti. Adını Baykal Gölü'nden akan bir Sibirya nehrinden alan Angara roketleri, Sovyetler Birliği'nin çöküşünden sonra inşa edilen ilk yeni roket ailesini oluşturuyor ve 1960'lara dayanan ve son yıllarda bir dizi başarısızlığa uğrayan Proton roketlerinin yerini almak üzere tasarlandı.
Putin, yeni roketlerin Rusya'nın uzay endüstrisini canlandıracağını ve diğer eski Sovyet ülkelerine olan bağımlılığı azaltacağını umuyor.
Yetkililer ise ağır sınıf Angara roketinin, çok zehirli heptil gazı yerine oksijen ve gazyağı ile çalıştığı için öncekilerden daha çevre dostu olduğunu söylüyor.
Rusya ve Ukrayna ilişkileri, Rusya'nın 2014'te Kırım'ı ilhak etmesiyle gerilmişti. Rusya'nın destek verdiği ayrılıkçılarla Ukrayna ordusu arasında Donetsk ve Luhansk bölgelerinde çıkan çatışmalarda 14 binden fazla kişi yaşamını yitirmişti.
Son aylarda ise tatbikatlar ve karşılıklı sert açıkmalarla gerilim giderek yükseliyor. Ukrayna son olarak Donetsk bölgesinde tanklarla tatbikat yaptı. Rusya'yı topraklarına saldırmaması konusunda uyardı.
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmytro Kuleba, "Putin'in kafasında ne olduğunu tahmin etmeye çalışmıyoruz ama şunu iyi anlamalı. Ukrayna'ya saldırının bedeli ağır olur. En iyisi bunu yapmamak" dedi.
Ardından NATO ve Batılı ülkeler de Ukrayna'nın yanında olduklarına dair açıklamalar yaptı.
Aymı zamanda, NATO üye olmayı isteyen Ukrayna bu yıl içinde ABD'den hem mühimmat hem de javelin füzeleri aldı.
Rusya ise 15 Aralık'ta ABD ve NATO'ya ilettiği anlaşma teklifinde, NATO’nun doğuya doğru genişlemesinden vazgeçilmesine dair ABD'den taahhüt istedi.
Rusya, NATO üyesi olmayan bölge ülkelerinde askeri üs kurmaması ve askeri işbirliği yapmaması konusunda Batı'dan garanti istedi.
Rusya'nın teklifinde nükleer silahların ülke dışında konuşlandırılmaması maddesi de yer aldı.
Geleneksel yıl sonu toplantısında "ABD füzeleri kapımızının eşiğinde" diyen Putin, "eylemlerimiz Rusya'nın güvenliğine bağlı olacak" açıklamasını yaptı.
