Haberler - Anadolu Ajansı | 24.05.2022 - 15:11
Bayburt kent merkezine 45 kilometre mesafede, eski adı Baksı olan Bayraktar köyünde, Çoruh Vadisi'ne bakan bir tepenin üzerine ressam ve akademisyen Prof. Dr. Hüsamettin Koçan tarafından kurulan Baksı Müzesi, 2010'da sanatseverlere kapılarını açtı.
Çağdaş ve geleneksel sanatları aynı çatı altında barındıran, atölyelerle yöre insanına eğitim ve istihdam imkanı da sağlayan müze, 2014 Avrupa Konseyi Müze Ödülü'ne ve aynı yıl TBMM Onur Ödülü'ne layık görüldü.
Geleneksel kültürü koruyarak gelecek kuşaklara aktarmak için araştırmalar yaparken kadın istihdamı projeleri, özel yetenekli çocukların tespit ve desteklenmesi gibi çalışmaların da yürütüldüğü müze, kendi adına hazırlanan kokusu, sıra dışı sergileriyle yurt içi ve dışında adından söz ettiriyor.
Baksı Müzesi Kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, müzenin turizm sezonuna çok hızlı başladığını, salgın döneminde verilen arayı kapatmak istediklerini söyledi.
Bu yıl sergi, konser, sempozyum, ödül töreni gibi etkinliklerin yanı sıra çevre bilinci geliştirmek amacıyla 'Çoruh Nehri'ni Sanatla Yıkamak Projesi'ni hayata geçireceklerini belirten Koçan, proje kapsamında Çoruh Nehri'ni, kent sınırları içerinde yer alan yaklaşık 100 kilometrelik bir hat üzerinde öğrencilerle birlikte tarayacaklarını ve çöp toplayacaklarını anlattı.
Koçan, şöyle devam etti:
"Getirip burada depolayacağız ve burada öğrencilerle birlikte onlardan sanat eserleri yapacağız. Öğrencilere burs vereceğiz, bunu konferanslarla destekleyeceğiz. Daha çocuk yaştayken doğanın kirletilmemesi ve korunması gereken bir değer olduğu bilincini toplumda kökleştirmek istiyoruz. Bu sene Bayburt ve Çoruh Nehri, önümüzdeki senelerde başka yerler ve Türkiye'deki bütün akarsuları temizleme ve temiz tutma bilincini yaygınlaştırmak istiyoruz."
Prof. Dr. Koçan, projenin sponsorluğunu uluslararası bir şirketin üstlendiğini belirtti.
Projeyle çevre kirliliğine karşı gerçek anlamda bir gündem oluşturmak istediklerini dile getiren Koçan, "Çoruh Nehri'ni Sanatla Yıkamak Projesi'nin ikinci kısmını İstanbul'a götüreceğiz. Orada bir sempozyum yapacağız. Bu çevre bilincini oluşturma konusunda buradaki örneklerle, dokümanterlerle gidip orada gerçek anlamda bir gündem oluşturmak istiyoruz" diye konuştu.
Müzenin elektrik ve ısınmasının güneş panelleriyle sağlanması için de çalışma başlattıklarına değinen Koçan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Doğanın imkanlarını kullanmak çok temel bir şey. Biz doğayı sadece bozuyoruz. Halbuki doğa bize müthiş zenginlik veriyor. Bunlardan bir tanesi güneş, ötekisi rüzgar, nehir. Bunları çok üretken kullanmalıyız. Buradaki elektrik sistemimizi, ısınmamızı güneş enerjisiyle yapacağız. Bugün görüşmelerimizi yaptık. Önümüzdeki yıl bu projemizi hayata geçirmiş olacağız."
