ntv.com.tr 18.11.2019 - 10:30
Modern hayatın ve küreselleşmenin etkisiyle hızlı hareket edilen, hızlı çalışılan ve hızlı tüketilen bir yaşam tarzına sahip şehirlere alternatif olarak ortaya çıkan Cittaslow felsefesi, insanların birbiriyle iletişim kurduğu, doğaya ve geleneklerine sahip çıkan, teknolojiden faydalanırken bir yandan sürdürülebilir enerjiyle gezegene de saygısını koruyan; en önemlisi de kendi kendine yeten kentleri kapsıyor.
Dünyada giderek yaygınlaşan Cittaslow, yani yavaş kentlerden Türkiye sınırları dahilinde de şu an için 17 tane bulunuyor. Türkiye’nin ilk sakin şehri, İzmir’in Seferihisar ilçesi olmuştu, ardından yaklaşık yetmiş kritere göre değerlendirilip seçilen diğer kentlerle bu sayı arttı.
Hayatı gerçekten zevk alabileceğiniz bir hızda yaşayan Türk Cittaslow’lardan bazılarını Brandlifemag.com editörlerinin derlemesiyle daha yakından tanımaya ve bu özel yerleri görülecekler listenize eklemeye ne dersiniz?
Bolu’nun şirin ilçesi Göynük, yüksek tepeler arasında, akarsuların geçtiği vadilerde, karşılıklı yamaçların tabanına ve eteklerine kurulmuş tipik bir Osmanlı kasabası. Tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerini Osmanlı’dan günümüze dek korumayı başaran Göynük’te geleneksel değerler aslına uygun olarak yaşatılmaya devam ediliyor. Üstelik yaklaşık 700 yıllık bir geçmişe dayanan mimari dokusu da günümüze kadar bozulmadan ulaşmış. Kentin milli mücadelede verdiği desteğin anıtı Zafer Kulesi, 180 yıllık Gürcüler Konağı’dan kent müzesine dönüştürülen Gürcüler Müzesi ve 1331-1335 yılları arasında hamam ile birlikte külliye olarak yaptırılmış Gazi Süleyman Paşa Camii, Göynük’ün görülmeye değer, özel yapıları arasında.
Türkiye’nin en mutlu ilinin, en mutlu ilçesi olarak anılan Gerze, Cittaslow ünvanını 2017 yılında elde etti. Denize doğru uzanan dantel gibi koylara ve uçsuz bucaksız bir yeşile sahip Gerze, sakin bir balıkçı kasabasının dinginliğini sunuyor misafirlerine.
Her Cuma günü köylülerin ürünlerini sergilediği Üretici Pazarı’nda doğal tarım ürünlerini bulabilir, yöresel yiyeceklerin tadına varabilir, ayrıca ahşap oyuncak, model gemi, çini ve peşkir atölyelerini ziyaret edebilirsiniz. Gerze’de ayrıca Yelken Tepe’ye çıkıp yamaç paraşütü yapabilir, Türkiye’deki 400 çeşit kelebek türünün yarısından fazlasının yaşadığı Saklı Köy’ü ve şelalelerini gezebilirsiniz. Gerze’nin en özel yerel lezzetiyse, ilçede avlanan palamut ve torik balıklarından hazırlanan tuzlu balık.
Sakarya sınırları içinde yer alan Taraklı’nın geçmişi Hellenistik döneme dek uzanıyor. Etrafı yüksek dağ ve tepelerle çevrili olan bu şirin kent, beş asırlık çınar ağacı, Yavuz Sultan Selim döneminde inşa edilen Yunuspaşa Camii gibi tarihi değerlerinin yanı sıra termal ve yayla turizmi ile de ünlü.
Azmak kenarındaki çeşit çeşit restoranında taptaze deniz ürünlerinin tadına bakabilirsiniz. Eğer Akyaka’yı yazın ziyaret etmeye karar verirseniz, incecik, sapsarı ve tertemiz kumlu plajında denizle baş başa sakin bir gün de geçirebilir, hatta denizde Akdeniz foklarına rastlayabilirsiniz. Akyaka bahar aylarında ise çeşitli türdeki göçmen kuşlar, leylekler, flamingolar ve pelikanlarla unutulmaz bir kuş gözlem deneyimi sunan bir doğal cennet.
Eğirdir Gölü’nde iki de küçük ada bulunuyor; Can Ada ve Yeşil Ada. Ahşap evleri, dar sokakları ve küçük balıkçı barınağı ile otantik özelliğini koruyan Yeşil Ada, balık lokantaları ve Ayastefanos Kilisesi’yle dikkat çekiyor. Sadece piknik alanı bulunan Can Ada’nın en önemli özelliğiyse Atatürk’ün Eğirdir’i ziyareti sırasında adanın kendisine hediye edilmiş olması.
Türkiye'de şimdiye kadar 17 yer "sakin şehir olarak kabul edildi. Bunlar ise; Muğla Akyaka, Isparta Eğirdir, Çanakkale Gökçeada, Sinop Gerze, Bolu Göynük, Şanlıurfa Halfeti, Bolu Mudurnu, Ordu Perşembe, Artvin Şavşat, İzmir Seferihisar, Sakarya Taraklı, Erzurum Uzundere, Kırklareli Vize, Isparta Yalvaç, Aydın Yenipazar, Muğla Köyceğiz ve Bitlis Ahlat.