Dr. Michael S. Valdez, dijital detoksu “akıllı telefon, bilgisayar, televizyon gibi mavi ışık yayan tüm dijital cihazlardan uzak durmak” olarak tanımlıyor.
Uzman isim, özellikle sosyal medya ve iş e-postaları gibi zihni yoran içeriklerden uzaklaşmanın, uyku kalitesi ve kaygı üzerinde olumlu etkileri olduğunu belirtiyor. Beynin gevşemesi ve uykuya hazırlanması için bu detoksun yatmadan en az bir-iki saat önce başlatılması öneriliyor.
Dijital detoksun katı kurallar gerektirmediğini ifade eden Dr. Valdez, ''Herkesin yaşam tarzı ve ihtiyaçları farklı. Önemli olan tutarlılık. Geceden önce yalnızca bir saat bile ekranlardan uzak kalmak, pozitif değişimler yaratabilir” diyor.
Dijital detoksun uyku ve ruh sağlığı üzerindeki olumlu etkileri, bilimsel olarak da destekleniyor.
Mavi ışık, melatonin üretimini baskılayarak kaliteli uykuyu engelliyor. Dijital cihazları akşam saatlerinde kullanmayı bırakmak, bu etkiyi azaltarak daha verimli bir uyku sürecine katkı sağlıyor.
Terapist Tim Kleinknecht’e göre, ekranlardan uzak durmak sinir sisteminin dinlenmiş bir duruma geçmesini sağlıyor. Bu da gece boyunca aralıksız uyumayı mümkün kılıyor.
“Stres yaratacak haberleri okumak ve sosyal medyada kendini başkalarıyla kıyaslamak, zihni tetikte tutar'' diyen Kleinknecht, cihazları kapatmanın, zihni yavaşlatmak açısından oldukça faydalı olduğunu söylüyor.
Dijital detoks, günümüzün dijital dünyasında kaygı bozuklukları ve uyku problemleriyle başa çıkmak isteyenler için etkili bir araç olabilir. Özellikle uyumadan önce ekranlardan uzaklaşmak, daha sakin bir zihin ve derin bir uyku için atılabilecek basit ama etkili adımların başında gelir.
