Sivas katliamında hayatını kaybedenlerin aileleri ve yakınları ile bazı milletvekilleri, sanatçılar, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve vatandaşlar, anma etkinliği için toplandı.
Binlerce kişilik grup, buradan sloganlar atarak eski Madımak Oteli'nin bulunduğu sokağın girişine kadar yürüdü.
Olaylarda yaşamını yitirenlerin aileleri ile milletvekilleri ve anma programı tertip komitesi üyelerinin Bilim ve Kültür Merkezi'ne dönüştürülen eski Madımak Oteli'ne geçişine izin verildi.
Sivas katliamında yaşamını yitirenlerin isimleri tek tek okundu. Gruptakiler isimleri okunanlar için "Burada" diye bağırdı. Daha sonra yaşamını yitirenler için karanfiller bırakıldı.
Hayatını kaybeden şair Metin Altıok'un kızı CHP İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, 22 yıl sonra ilk kez anma törenlerine katıldı.
"unutMADIMAKlımda" yazılı tişörtle anmaya katılan Altıok, otelin önüne karanfil bıraktı.
Altıok, "Bu dava 'biz bitti demeden bitmez' demiştik. 'Kim incinirse incinsin karanlıklar aydınlansın' demiştik. 22 yıl boyunca adaletsiz bir yolda acıyla, ağır bir yükle yürüdük" dedi.
Altıok, 22 yıl boyunca Sivas'a gelemediğini belirterek, şöyle devam etti:
"22 yıldır, gelemediğim her yıl bedenim olmasa da kalbim hep buradaydı. Bu mücadeleyi hep birlikte yürütüyoruz. Sonsuza kadar sürdüreceğiz. Gerçek suçlular bulunana kadar, tüm siyasi faili meçhul cinayetler aydınlatılana kadar, tüm katliamlar adalete kavuşana kadar, Türkiye insanlık suçları yasasına kavuşana kadar, zaman aşımı kaldırılana kadar, mücadelemiz için konuşmaya, söz söylemeye devam edeceğiz. Baskıcı, zulmeden susturanlara karşı direneceğiz ve ülkemiz için hayırlı olacak."
Anma etkinliğine katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan da "Sivas'ın hesabının sorulmadığı, yargılamasının gerçekten arka plandaki failleri ortaya çıkaracak şekilde yapılmadığı sürece bölgede ve dünyada buna benzer katliamlarla karşı karşıya kalabilme tehlikesi her zaman mevcut" diye konuştu.
Otadoğu’da IŞİD ve El Kaide gibi örgütlere dikkat çeken Tezcan, “Benzer provalar, Ortadoğu'da, “Bu topraklara karanlık eller tarihimizin her döneminde kavgayı, kini, zulmü ekmeye çalıştı. Dönem dönem zulüm ekme yarışında Madımak gibi, aydınlarımızın, canlarımızın yakıldığı, karanlık dönemlerin hakim kılınmaya çalışıldığı acı hatıralarımızı yaşadık” dedi.
Ölenleri rahmetle andığını dile getiren Kılıçdaroğlu, "O insanlar öldüler. Alevlerin ateşlerin dumanların arasında ama o alevler bizi daha da aydınlatacak. Yolumuz hep aydınlık olacak hep barış olacak. Buna gönülden inanıyorum, ölenleri de rahmetle anıyorum" şeklinde konuştu.
Acının hale taze olduğunu ifade eden HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ise “Eğer 22 yıl boyunca bu katliamın katilleri yargılansaydı, onlardan hesap sorulsaydı halkımızın ruhunda ve yüreğinde böyle derin acılar kalmazdı" dedi.
"Sivas davasına zaman aşımı kararı verdirip kapattıran ve 'bu karar Türkiye'ye hayırlı uğurlu olsun' diyen siyasi iktidara en büyük cevabı halk, 7 Haziran'da verdi” diyen Yüksekdağ, şöyle konuştu:
"Bu dava böyle kapatılamayacak, unutturulamayacak. Bu davayı yeniden açacak, dündeki bugündeki sorumlularını açığa çıkaracak bir adalet hareketini hep birlikte geliştireceğiz. Bu da bizim 2 Temmuz'daki sözümüz olsun. Bütün ailelere başsağlığı, yitirdiğimiz canlara Allah'tan rahmet diliyorum."
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba da Sivas'taki ateşin halen sönmeden yanmaya devam ettiğini dile getirerek, "Kin almak için değil, öç almak için değil ama toplumsal hafızamızı canlı tutabilmek için 2 Temmuz yas günü ilan edilmelidir. Bu konuda CHP olarak teklif vereceğiz. Toplumsal hafızamız canlı tutulmalı ki bir daha böyle bir vahşet, böyle bir katliam yaşanmasın" diye konuştu.
Sivas katliamında hayatını kaybeden aileler adına konuşan Sivas davasının müdahil avukatlarından CHP Milletvekili Şenal Sarıhan, 22 yıldır canlarının yandığını söyledi.
Sivas olayları davasının zaman aşımına uğradığını hatırlatan Sarıhan, şunları kaydetti:
"Bu insanlığa karşı bir suçtur ve insanlığa karşı suçlarda zaman aşımı olmaz. Şimdi Anayasa Mahkemesi önünde bunun mücadelesini veriyoruz. Acılar zaman aşımına uğrar mı? Şimdi hepimiz aydınlık yolu açmak için buradayız. Sadece 2 Temmuz'larda her türlü katliamın, insanlığa karşı yapılmış her türlü saldırının karşısında hep birlikte kol kola girmeliyiz. Bu alanda bizi birleştiren acılar mücadele de birleştirmeli ve yolumuzu açmalı. Şu müzeyi bir utanç müzesi, insanlık müzesi yapana kadar ve bu davayı insan haklarına karşı işlenmiş suç olarak nitelendirene kadar, ülkemizde barışı sağlayana kadar mücadeleye davet ediyorum."
Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez ise 22 yıldır hesabın sorulmadığını, bu hesabın Sivaslıların vicdanıyla sorulabileceğini ifade etti.
Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir de hak mücadelesini sadece Aleviler değil, ülkenin aydınlık yüzlerinin, çağdaşların ve tüm halkların vermesi gerektiğini dile getirdi.
Tüm dünyadaki katliamların aydınlık ve bütün insanların kardeşçe yaşayabileceği bir ülke istediklerini vurgulan Demir, mücadeleye sonuna kadar devam edeceklerini söyledi.
Anma programında Avrupa Alevi Birlikleri Federasyonu Genel Başkanı Hüseyin Mat, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Baki Düzgün de konuşma yaptı.
Yapılan konuşmaların ardından semah gösterisi sunuldu.
Daha sonra Bilim ve Kültür Merkezi'ne dönüştürülen eski Madımak Oteli binası ziyaretçilere açıldı.
Bu arada, anı köşesinde iki saldırganın isimlerinin yazılı olmasına tepki gösterenler, eski Madımak Oteli kapısında bekleyerek içeriye kimseyi almadı.
Barut, "Provokatörler maalesef amacına ulaşmış, Sivas'ın alnına kara bir leke çalınmıştır. Çatışma var gibi gösterilmiş, peşin hükümlerle şunu bunu suçlamak, olanı, olayı ortadan kaldırmaz. Ortak değerlerimiz o kadar çoktur ki farklılıklardan hareket ederek birlik ve beraberliğimiz bozulmaya çalışılmıştır" diye konuştu.
Barut, şöyle konuştu: “2 Temmuz 1993 öncesinde sonrasında hoşgörülü, bir arada yaşayan Sivaslıların kan ve gözyaşına mahkum edilmesini nefretle, lanetle kınıyorum. Buradaki yangın, maalesef Sivas'ın geleceğini ateşe verdi. Ne acılar dindi ne de ateş söndü. Bu acı bizim acımızdır.”
Anma etkinliğine HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, CHP Genel Başkan Yardımcıları Bülent Tezcan, Veli Ağbaba, Sezgin Tanrıkulu, Selin Sayek Böke, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu’nun da aralarında bulunduğu binlerce kişi katıldı.
Öte yandan, anma etkinliği nedeniyle kentte geniş güvenlik önlemleri alındı. Çevre iller başta olmak üzere başka şehirlerden takviye polis ekipleri, kente geldi.
Sivas ve başka illerden 2 bin 800 polisin görev yaptığı anma etkinlikleri süresince polis helikopteri tedbir amacıyla kent merkezi üzerinde uçuş yaptı.
Eski Madımak Oteli binasının bulunduğu sokak ile yürüyüşün yapıldığı güzergah, araç trafiğine kapatıldı.
Güzergahtaki çöp konteynerleri ve park halindeki araçlar güvenlik amacıyla kaldırıldı. Bilim ve Kültür Merkezi'nde ve yürüyüş güzergahındaki bazı noktalarda dedektör köpekle arama yapıldı.
Sivas Valisi Zübeyir Kemelek ve Belediye Başkanı Doğan Ürgüp, kamu kurum ve kuruluşlarının müdürleriyle karanfil bıraktı.
2 Temmuz 1993 kara bir gün olarak tarih sayfalarında yer aldı.
Sivas’ta gerçekleştirilen Pir Sultan Abdal Şenlikleri sırasında Madımak Oteli’ne saldırı düzenlenmişti.
Kentte yürüyüş yapan birlerce kişi, sloganlar eşliğinde aydınların kaldığı oteli ateşe vermişti.
Bazı kişilerin olay sırasında benzin bidonları taşıdığı da görüntülere yansımıştı.
Olaylar sırasında Madımak Oteli'nde bulunan aydınlar, saatdlerce kurtarılmayı beklemişti.
Asım Bezirci, Edibe Sulari Nesimi Çimen, Metin Altıok, Asıf Koçak, Behçet Aysan, Muhlis Akarsu ve Hasret Gültekin gibi pek çok yazar ve sanatçının da aralarında bulunduğu 35 kişi yanarak hayatını kaybetmişti.
Yaşamını yitirenler arasında çocuklar da olmuştu.
Darp edilerek itfaiye merdiveninden aşağıya atılan yazar Aziz Nesin’in de yer aldığı 51 kişi ise katliamdan yaralı olarak kurtulmuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu ise "22 sene önce bu bina daha farklıydı ama neredeyse gün boyu alevleri izledim" dedi.
