İçimdeki Fırtına'nın Fırat' Burak Yamantürk dizi ve kendi hakkında bilinmeyenleri Vatan gazetesine anlattı. İşte Yamantürk'ün açıklamalarından satıbaşları...
Bir dansçı olarak çalışmayı hayal ettiğim birçok sanatçının işinde yer aldım ve onların festivallerine katıldım. Özellikle Pina Bausch’un ölmeden önceki son festivaline katılmak ve o sahneye çıkmak benim için anlatılabilecek bir duygu değil. Oyunculukta daha yolun başındayım ve yapmak istediğim çok şey var.
Fırat bu dizideki kilit adam diyebiliriz. Olup biten bütün olayların içinde mutlaka bir parmağı var. Yani bu rol bir oyuncu için yelpazesi çok geniş ve keyifli bir rol. Bu yüzden ikna olmak için çok düşünmeme gerek kalmadı.
Aşk bence dünyadaki en güçlü duygu. Eğer gerçekten aşıksanız zaten her şeyi göze alırsınız. Bu kontrol edilebilir bir duygu değildir. En azından benim için böyle.
Şöhret algısı insandan insana değişen bir şey. Mesleğimin getirisi olarak kabul ettiğim fakat uğrunda veya karşısında ekstra çaba sarf etmeyi düşünmediğim bir şey benim için.
Özge Özpirinçci ile güzel giden bir ilişkimiz var. Tabii ki her işin bir zorluğu olduğu gibi bu işi yapmanın da zorlukları var. İkimiz de bu işi seviyoruz ve zor tarafları olduğunu biliyoruz. Nasıl etkilendiğimizin ya da nasıl etkilediğimizin farkındayız. Bu yüzden daha kolay oluyor.
İyi yemek yaparım bu konuda mütevazı olamayacağım. Ama bu aralar daha çok sağlıklı beslenmeye ve işlenmiş gıda kullanmamaya özen gösteriyoruz. Misafirlerimize farklıdamak tatlarına uygun kokteyl hazırlamayı çok severim. Mangal yakmak da bana çok keyif verir.
Bu mesleğe başlarken kendimi herhangi bir kategoriye sokmadan tamamen oyunculuk adına kararlar vermeye çalıştım. Jön olmak dediğiniz şey hem oyuncuyu hem de kişinin özel hayatını kısıtlıyor. Bana jön denmesindense oyuncu denmesini tercih ederim. Her işi iyi yapmak benim için önemli o yüzden iyi bir oyuncu olmak da benim için önemli.
