Hayallerden güç almak mı? Hayallerde kaybolmak mı?
Hayal kurmak, zihnimizin özgürce dolaşabildiği bir alan sunar ve yaratıcılığımızı besler. Kimi zaman da yeni hedefler belirlememize yardımcı olur. Ancak kimi zaman bizi gerçeklikten kopararak, sosyal ilişkilerimizi zayıflatabilir. Klinik Psikolog, Psikoterapist Dr. Yasemin Meriç Kazdal, hayal kurmanın artı ve eksilerini yazdı.

Zaman zaman kendinizi kalabalığın ortasında uzaklara dalmış buluyor musunuz?
Soğuk bir sabahın ortasında, güneşli bir sahilde yürüdüğünüzü düşlediğiniz…
Yorucu bir günün sonunda, gözlerinizi kapatıp bambaşka bir hayatı hayal ettiğiniz oluyor mu?
Hayal kurmak, zihnin en eski ve en doğal kaçış yollarından biri.
Bazen ilham verir, bazen nefes aldırır, bazen de gerçeklikten uzaklaştırır.
Peki hayallerin bize iyi gelen ve bizi zorlayan yüzlerini nasıl ayırt edebiliriz?

ZİHİNSEL BİR MOLA: HAYAL KURMANIN GÜCÜ
Hayal kurmak, özellikle stresli anlarda zihinsel bir mola işlevi görebilir.
Kısa süreliğine de olsa içinde bulunduğumuz zorlayıcı gerçeklikten uzaklaşmak, psikolojik bir tampon görevi görebilir.
Üstelik son yıllarda yapılan araştırmalar, geleceğe dair yapıcı hayaller kurmanın, bilişsel becerileri artırabildiğini gösteriyor.
Hayal kuran bireylerin problem çözme kapasiteleri, yaratıcılıkları ve hedef belirleme becerileri, hayal kurmayanlara oranla daha gelişmiş olabilir. Ancak burada önemli bir ayrım devreye giriyor: Hayal kurmanın türü.
HER HAYAL AYNI DEĞİLDİR: HAYAL KURMA TÜRLERİ
Yapıcı Hayal Kurma:
Geleceğe dair umut içeren, hedeflere odaklanan hayal kurma biçimidir. Tatil planları, kariyer hayalleri ya da bir başarının provasını zihinde yaşamak bu türdendir. Zihni besler, motive eder, yaşam enerjisini artırır.
Kötümser Hayal Kurma:
Kaygı dolu senaryoların tekrar tekrar zihinde canlandırılmasıdır.
Tartışmalar, kayıplar, başarısızlıklar zihni işgal eder. Uzun vadede ruhsal dengeyi bozabilir.
Dikkat Eksikliğine Bağlı Hayal Kurma:
Bilinçli bir şekilde başlamayan, kontrolsüzce gelişen ve çoğu zaman bireyin dikkatini işlevsiz biçimde dağıtan hayallerdir. Bir anda kendinizi bir hikâyenin ortasında bulursunuz ama ne zaman başladınız, nasıl oraya geldiniz bilemezsiniz.
HAYAL KURMAK GÜZELDİR... AMA FAZLASI?
Her şeyde olduğu gibi hayal kurmada da denge önemlidir.
Maladaptive Daydreaming (Uygun Olmayan Hayal Kurma), kişinin günlük yaşamını aksatacak düzeyde, kontrolsüz biçimde hayallere dalmasıyla karakterizedir.
Bu kişiler;
Gerçeklikten uzaklaşır,
Sosyal ilişkilerinde zayıflama yaşar,
İş ve akademik performanslarında düşüş gözlemlenir.
Çoğu zaman çocukluk çağı travmaları, yalnızlık, dikkat eksikliği ve yoğun stres bu tabloya zemin hazırlar.
SON SÖZ: HAYALLER BİZİ TAŞIMALI, TAŞMAMALI
Hayal kurmak; zihnin bir yetisi, kalbin bir ihtiyaçıdır.
Ancak hayallerde yaşamak, gerçek yaşamdan kaçmanın bir biçimine dönüştüğünde, artık bizi beslemek yerine yutabilir.
ŞİMDİ KENDİNİZE SORUN:
Hayallerinizden güç mü alıyorsunuz, yoksa hayallerinizin içinde mi kayboluyorsunuz?
Eğer hayaller gerçekliğinizin önüne geçiyor, hayatınızın işlevselliğini zedeliyorsa, bu bir alarm işareti olabilir.
Psikolojik destek almak, bu durumun arka planındaki dinamikleri fark etmenizi ve hayalleri tekrar yaşamın hizmetine almanızı sağlar.
Unutmayın; hayal etmek yaşatır ama gerçekliğe temas etmeyi bıraktığınızda, hayaller sizi yalnızlaştırabilir.
- Etiketler :
- Haberler -
- Psikoloji
- Ruh Sağlığı
- Hayalperest