Küresel piyasalarda son durum nedir?

Küresel piyasalarda, geçen hafta hakim olan enflasyon ve resesyon arasında gidip gelen belirsizliklere yeni haftada Çin ekonomisine yönelik artan huzursuzlukların eklenmesiyle negatif seyrin devam ettiği görülüyor.

Küresel piyasalarda son durum nedir?

Geçen hafta küresel çapta açıklanan makroekonomik veriler nispeten olumlu bir tabloya işaret etse de ABD Merkez Bankası'nın (Fed) son toplantısına ilişkin tutanaklar ile Fed yetkililerinin değerlendirmeleri belirsizlikleri artırdı.

Tutanaklarda, enflasyon önemli ölçüde düşene kadar faiz artırımlarının devam edeceği vurgulanırken, sürekli değişen ekonomik çerçevede gereğinden fazla sıkılaşmaya gidilmiş olabileceğine dair risklere işaret edilmesi, ikilem yarattı.

Fed yetkilileri de her ne kadar enflasyonist risklere işaret ederek gelecek toplantıya yönelik ağırlıklı olarak "şahin" mesajlar vermeyi sürdürse de bazılarının henüz karar vermek için zaman olduğunu belirtmesi, faiz artırım büyüklüğüne ilişkin açık kapı bıraktı.

Devam eden belirsizliklerle pay piyasalarında geçen hafta satış ağırlıklı bir seyir izlenirken, yeni haftada Fed yetkililerinin açıklamalarının kritik önem taşıyacağı belirtiliyor. Bu kapsamda perşembe günü başlayacak olan Jackson Hole Ekonomi Politikası Sempozyumu'nda merkez bankası yetkililerinin vereceği mesajlar yakından takip edilecek. Fed Başkanı Jerome Powell da sempozyum kapsamında cuma günü bir konuşma yapacak.

Hafta genelinde makroekonomik veri takviminin de yoğun olması dikkati çekerken, dünya genelinde açıklanacak hizmet sektörü ve imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), Avro Bölgesi'nde Tüketici Güven Endeksi ve Avrupa Merkez Bankası toplantı tutanakları, ABD'de ise revize büyüme ve dayanıklı mal siparişleri yakından takip edilecek.

Yurt içinde ise geçen hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) 100 ban puanlık faiz indirimine gittiği toplantının özeti ile ticari kredi faizlerine yönelik alınan makro ihtiyati tedbirlerin yansımaları, yatırımcıların odağında olacak.


Bu gelişmelerle geçen hafta cuma günü New York borsasında düşüş yaşandı. Dow Jones endeksi yüzde 0,86, S&P 500 endeksi yüzde 1,29 ve Nasdaq endeksi yüzde 2,01 gerilerken, endekslerin haftalık bazdaki kayıpları ortalama yüzde 1,3 düzeyinde gerçekleşti. Endekslerin vadeli işlemlerde yeni haftaya da negatif başladığı görülüyor. ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi, artan belirsizliklerle ay başından bu yana devam eden yükselişini sürdürdü ve yüzde 3'ü test etti. Dolar endeksi ise 108,3 ile 15 Temmuz'dan bu yana en yüksek seviyeyi gördü.

Avrupa genelinde geçen hafta enerji fiyatları ve bu paralelde yükselen enflasyona ilişkin endişelere, nehirlerde azalan su seviyesinin ticarete olumsuz etkileri de eklendi. Resesyon kaygılarının arttığı bölgede, enflasyon verileri de tarihi seviyelerde seyretmeye devam etti. Bu gelişmelerle geçen hafta boyunca dalgalı bir seyir izlenen Avrupa borsalarında, bir önceki hafta kapanışına göre İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,66 değer kazanırken, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 1,82, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,89 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 1,89 geriledi. Avro/dolar paritesi ise küresel çapta dolar talebinin gücünü koruması ile 1,0024 ile bir ayı aşkın sürenin en düşük seviyesini gördü.

Asya tarafında bugün Çin Merkez Bankası, referans kredi faiz oranını 5 baz puan azaltarak yüzde 3,65'e çekti. 5 yıllık referans kredi faiz oranını da 15 baz puan azaltarak yüzde 4,3'e indiren banka, böylelikle emlak piyasası borçlanmalarında maliyeti düşürdü.

Geçen haftadan bu yana ülke merkez bankası tarafından atılan destekleyici adımların, ülke ekonomisindeki problemlere işaret etmesi huzursuzluğu artırırken, yuan dolar karşısında hızla değer kaybederek 23 ayın en düşük seviyesini gördü. Kapanışa yakın Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,6 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,1 artışla, Japonya'da Nikkei 225 endeksi ve Hindistan'da Sensex endeksi yüzde 1 düşüşle seyrediyor.

Sayfa Yükleniyor...