İnce bağırsak hastalıklarına kameralı teşhis (Kapsül endoskopi)
İnce bağırsak hastalıklarını teşhis etmek her zaman kolay olmuyor. Çünkü bağırsağın ortasında, doktorların görmekte zorlandığı yaklaşık 6 metre uzunluğunda bir bölüm bulunuyor. Ancak ucunda kamera bulunan hap büyüklüğündeki kapsülün yutulması, ince bağırsak hastalıklarının kolay tespit edilmesine imkan sağlıyor.
Crohn, ülseratif kolit gibi ince bağırsak hastalıklarında teşhis koymak zor olabiliyor. Çünkü üst gastrointestinal sistem endoskopi ile, alt gastrointestinal sistem ise kolonoskopi ile incelenebilirken, orta kısımda doktorların görmekte zorluk yaşadığı yaklaşık 6 metre uzunluğunda ince bağırsak kısmı bulunuyor. Bu kısmın görülmesi için küçük hap şeklinde içine kamera yerleştirilmiş kapsül, hastaların ve doktorların imdadına yetişiyor.
Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Ersoy, kapsül endoskopinin, ince bağırsak mukozasını değerlendirmek için geliştirilmiş non-invaziv görüntüleme yöntemi olduğunu aktardı, sistemin; kapsül, kayıt cihazı ve bilgisayardan oluştuğunu belirtti.
Prof. Ersoy, kapsül endoskopinin teşhis edilemeyen ince bağırsak hastalıklarında öneminin büyük olduğuna vurgu yaparak, ‘‘Sebebi belirlenemeyen gastrointestinal kanama, demir eksikliği anemisi, Crohn hastalığı, İnce bağırsak tümörleri, herediter polipozis sendromları, çölyak hastalığı başta olmak üzere tüm ince bağırsak hastalıklarında, bağırsak mukozasının değerlendirilmesi için kullanılabilir’’ ifadesini kullandı.
NASIL UYGULANIYOR?
İşlem öncesinde hastaya 12 saat açlık ve sıvı diyet uygulandığını ve ilaçlarla bağırsak temizliği yapıldığını kaydeden Ersoy, yöntemin uygulanışı ile ilgili şunları söyledi:
‘‘Hasta kayıt bilgileri bilgisayara giriliyor. Daha sonra kayıt cihazı hasta üzerine bağlanıyor. Daha sonra hasta kapsülü yaklaşık bir bardak su ile içiyor. Böylece işlem başlatılmış oluyor. Hastanın hastanedeki işi bitmiş oluyor. Hasta günlük aktivitelerine dönebiliyor. İşine gidebiliyor, sporunu yapabiliyor. Hastanın işlemden sonra yaklaşık 2 saat sonra su içmesine, 4 saat sonrada yemek yemesine izin veriliyor. Hasta bu esnada hiçbir şey hissetmiyor. Kapsül insan vücudunda ince bağırsak peristaltik hareketleri ile ilerlediğinden normal dışkılama ile atılıyor. Kapsülün pil ömrü 8 saat olduğu ve daha fazla fotoğraf çekemediği için 8 saat sonra kayıt cihazı hastadan çıkarılıyor.’’
Prof. Dr. Osman Ersoy, daha sonra video haline getirilen görüntülerin uzman doktorlar tarafından 2-3 saatlik süre içinde incelenip değerlendirildiğini kaydetti: ‘‘Kanamanın ve ince bağırsak lezyonunun olup olmadığı değerlendirilerek kayıt ediliyor. İnce bağırsak darlığı olan veya darlık şüphesi olan hastalarda, hamilelerde ve kalp pili olan hastalarda yapılmaz. Yutma problemi olan hastalarda ise özel kapsül tutucu endoskoplar ile kapsül mideye bırakılarak işlem gerçekleştirilir.’’
MİDE HASTALIKLARI TANISI İÇİN UYGUN DEĞİL
Kapsül endoskopinin mide hastalıklarının teşhisinde kullanılmadığının altını çizen Ersoy, ‘‘Maalesef kapsül, hastalar tarafından yanlış anlaşılmaktadır. Kapsül endoskopi mide için uygulanmamaktadır. Özellikle sebebi belirlenemeyen gastrointestinal kanamada kapsül endoskopisi yapılmasının şartı, önceden endoskopi ve kolonoskopi işlemlerinin yapılıp kanamanın nedeninin veya yerinin tespit edilememiş olmasıdır’’ dedi.
Kapsül endoskopide SGK geri ödemesi ile ilgili sorun olduğunu belirten Prof. Dr. Osman Ersoy, bunun da en kısa sürede çözümleneceğine inandığını sözlerine ekledi.
- Etiketler :
- Haberler -
- Genel Sağlık